Geçmiş

(bir şeyin) farkına varmak

"(bir şeyin) farkına varmak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 4 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Phrasals
1	Öbek Fiiller	(bir şeyin) farkına varmak	tumble to (something) [obsolete] f.
2	Öbek Fiiller	(bir şeyin) farkına varmak	wake up to (something) f.
Idioms
3	Deyim	(bir şeyin) farkına varmak	glom on (something) f.
4	Deyim	(bir şeyin) farkına varmak	glom onto (something) f.

"(bir şeyin) farkına varmak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 25 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Phrasals
1	Öbek Fiiller	ummadığı bir anda (bir şeyin) farkına varmak	fall upon (someone or something) f.
2	Öbek Fiiller	ummadığı bir anda (bir şeyin) farkına varmak	fall on (someone or something) f.
3	Öbek Fiiller	biri hakkında şok edici bir şeyin farkına varmak	find someone out f.
4	Öbek Fiiller	birinin/bir şeyin farkına varmak	hit upon someone or something f.
5	Öbek Fiiller	birinin/bir şeyin farkına varmak	hit on someone or something f.
6	Öbek Fiiller	birinin/bir şeyin bir şey olduğunun farkına varmak	recognize someone or something for something f.
7	Öbek Fiiller	birinin/bir şeyin ne çeşit biri/bir şey olduğunun farkına varmak	recognize someone or something for something f.
8	Öbek Fiiller	aniden (bir şeyin) farkına varmak	fall on (someone or something) f.
9	Öbek Fiiller	aniden (bir şeyin) farkına varmak	fall onto (someone or something) f.
10	Öbek Fiiller	uyanıp (bir şeyin) farkına varmak	wake (up) to (something) f.
11	Öbek Fiiller	uyanıp (bir şeyin) farkına varmak	waken to (something) f.
Colloquial
12	Konuşma Dili	(önemli bir şeyin) farkına varmak üzere olmak	be on to (something) f.
13	Konuşma Dili	(birinin/bir şeyin) farkına varmak	get wise (to someone or something) f.
Idioms
14	Deyim	bir şeyin farkına varmak	join (up) the dots f.
15	Deyim	(bir şeyin) gerçek değerinin/öneminin farkına varmak	have (something) in perspective f.
16	Deyim	(bir şeyin) ciddiyetinin farkına varmak	have (something) in perspective f.
17	Deyim	(birinin/bir şeyin) farkına varmak	take a bead on (someone or something) f.
18	Deyim	(birinin/bir şeyin) farkına varmak	be hip to (someone or something) f.
19	Deyim	(birinin/bir şeyin) farkında olmak/farkına varmak	be wise to (someone or something) f.
20	Deyim	(birinin/bir şeyin) farkında olmak/farkına varmak	be/get wise to somebody/something f.
21	Deyim	(birinin/bir şeyin) farkına varmak	become hip to (someone or something) f.
22	Deyim	biri bir şeyin farkına varmak	come home to someone f.
23	Deyim	(birinin/bir şeyin) farkına varmak	open (one's) eyes to (someone or something) f.
24	Deyim	(birinin/bir şeyin) farkına varmak	take note (of someone or something) f.
25	Deyim	(birinin/bir şeyin) farkına varmak	take notice (of someone or something) f.