(bir şeyi) yüksek - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

(bir şeyi) yüksek



"(bir şeyi) yüksek" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç

Türkçe İngilizce
Idioms
(bir şeyi) yüksek rich in (something) s.

"(bir şeyi) yüksek" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 16 sonuç

Türkçe İngilizce
General
(bir şeyi) yüksek sesle söylemek outsay f.
Phrasals
birdenbire/aniden yüksek sesle (bir şeyi) dile getirmek burst out with (something) f.
birdenbire/aniden yüksek sesle (bir şeyi) dile getirmek burst out with something f.
bir şeyi yüksek sesle okumak read something out f.
bir şeyi piyanoyla yüksek sesle/gürültülü bir şekilde çalmak pound something out f.
birini/bir şeyi yüksek bir yerden bırakmak/aşağı atmak drop someone or something from something f.
bir şeyi yüksek bir yerde bırakmak leave something up f.
Idioms
(birini ya da bir şeyi) yüksek bir mertebeye yerleştirmek set a great deal by (someone or something) [obsolete] f.
(bir şeyi) en yüksek noktada bırakmak/bitirmek finish (something) on a high note f.
(bir şeyi) yüksek sesle ilan etmek shout (something) from the housetop f.
(bir şeyi) yüksek sesle ilan etmek shout (something) from the housetops f.
bir şeyi yüksek sesle ilan etmek shout something from the housetops/rooftops f.
(bir şeyi/bir şeyi yapmayı) başarma şansı çok yüksek olmak be in with a shout (of something/of doing something) f.
(bir şeyi) kazanma/yapma şansı çok yüksek olmak be in with a shout (of something/of doing something) f.
(bir şeyi) bir üst/daha yüksek seviyeye taşımak bring (something) to the next level f.
yüksek/büyük olasılıkla (bir şeyi) kaybetmek stand to lose (something) f.