Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | üzerine kadar | up onto ed. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | (birinin/bir şeyin) üzerine kadar çıkmak/uzamak | jut out over (someone or something) f. |
Öbek Fiiller | (birinin/bir şeyin) üzerine kadar genişlemek/yetişmek | jut out over (someone or something) f. |
Öbek Fiiller | bir şeyin üzerine kadar ilerlemek/hareket etmek | stop on something f. |
Idioms | ||
Deyim | o kadar terbiyesizliğin, yüzsüzlüğün üzerine bir de | of all the cheek things to do expr. |
Deyim | o kadar terbiyesizliğin, yüzsüzlüğün üzerine bir de | of all the nerve things to do expr. |
Deyim | o kadar aptallığın üzerine bir de | of all the stupid things to do expr. |
Law | ||
Hukuk | 1857'ye kadar londra'da kamu hukuku üzerine çalışan bir avukatlar topluluğu | doctors' commons i. |