Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | önceden ayarlanmış | fixed s. | ||
This contest is fixed. Bu yarışma önceden ayarlanmış. More Sentences |
||||
Genel | önceden ayarlanmış | forepossessed s. | ||
Genel | önceden ayarlanmış | forepromised s. | ||
Technical | ||||
Teknik | önceden ayarlanmış | preset s. | ||
Teknik | önceden ayarlanmış | pre-set s. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | önceden ayarlanmış cihazı çalıştıran düğme | preset i. |
Colloquial | ||
Konuşma Dili | önceden ayarlanmış planları/işleri olmak | have something doing f. |
Konuşma Dili | önceden ayarlanmış planları/işleri olmak | have something on f. |
Technical | ||
Teknik | önceden ayarlanmış vektör | preset vector i. |
Electric | ||
Elektrik | önceden ayarlanmış kondansatör | pre-set capacitor i. |
Slang | ||
Argo | önceden ayarlanmış yayın akışı | software i. |