çıtır - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

çıtır



"çıtır" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 6 sonuç

Türkçe İngilizce
Colloquial
çıtır chickster i.
Idioms
çıtır a bit of crackling [old-fashioned] i.
Slang
çıtır backfisch i.
çıtır chick i.
çıtır jailbait i.
British Slang
çıtır jail bait i.

"çıtır" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 46 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
çıtır çıtır crisp s.
çıtır çıtır crunchy s.
çıtır çıtır crispy s.
General
çıtır çıtırlık crunchiness i.
çıtır çıtırlık crispiness i.
çıtır çikolata crisp chocolate i.
ince çıtır kraker biscuit [uk] i.
ballı çıtır şeker honey crisp i.
ekmek kırıntıları ile kaplanıp üstten ızgarayla veya fırında eritip çıtır hale getirilmiş yemeğin üstünde oluşan kahverengi kabuk gratin i.
çıtır çıtır yemek crunch f.
çıtır çıtır croquat s.
çıtır çıtır short s.
çıtır çıtır scrunchie s.
çıtır çıtır scrunchy s.
çıtır çıtır crunchily zf.
çıtır çıtır bir şekilde crispily zf.
Phrasals
çıtır çıtır/kıtır kıtır ezmek chip up f.
Phrases
çıtır çıtır with a crackling sound expr.
Colloquial
çıtır sevgili bulan cradle-robber i.
Idioms
çıtır sevgili bulmak rob the cradle f.
çıtır eş bulmak rob the cradle f.
çıtır gibi giyinmek (yaşlı kadın) be mutton dressed as lamb f.
çıtır gibi giyinmek (yaşlı kadın) be mutton dressed (up) as lamb [uk] f.
orada adamı çıtır çıtır yerler it's a jungle out there expr.
Gastronomy
yiyecekleri kızartmadan önce çıtır hale getirmek için üzerine kaplanan kızartılmış ekmek kırıntıları raspings i.
sosa bulanarak kızartılmış çıtır tavuk veya balık parçası nugget i.
çıtır balık crispy fish i.
çıtır parmak tavuk chicken tenders i.
çıtır parmak tavuk chicken fingers i.
çıtır parmak tavuk chicken strips i.
çıtır balık crisp fish i.
kahverengi ve çıtır çıtır olana kadar tavada kızartılan patates dilimleri home fries i.
ince, yuvarlak ve çıtır bir hint ekmeği poppadom i.
ince, yuvarlak ve çıtır bir hint ekmeği poppadum i.
çıtır şey scrump [dialect] [uk] i.
(özellikle üst malzeme olarak) ufalanmış çıtır domuz pastırması, ekmek gibi karışımı crumbles i.
tereyağlı ekmek kırıntıları veya rendelenmiş peynirler kaplayıp üzeri çıtır çıtır olana kadar pişirmek gratinate f.
ekmek kırıntıları ile kaplanıp üstten ızgarayla veya fırında eritip çıtır hale getirilmiş gratinated (au gratin) s.
(tereyağlı ekmek kırıntıları, rendelenmiş peynir gibi malzemeler ile) çıtır kaplı gratine s.
(tereyağlı ekmek kırıntıları, rendelenmiş peynir gibi malzemeler ile) çıtır kaplı gratinee s.
Botanic
uzun ince başı ve çıtır yaprakları olan bir marul cos i.
Tobacco
çıtır çıtır crisp-brittle s.
Slang
çıtır çıtır şey crispy critter i.
çıtır kadın wren i.
çıtır kimse snack i.
British Slang
çıtır gibi giyinmiş yaşlı kadın mutton dressed as lamb i.