win-win - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
win-win kazan-kazan n.
  • The Single Market is a win-win game, not a zero-sum game.
  • Tek Pazar bir kazan-kazan oyunudur, sıfır toplamlı bir oyun değil.
  • The Single Market is a win-win game, not a zero-sum game.
  • Tek Pazar sıfır toplamlı bir oyun değil, bir kazan-kazan oyunudur.
  • It's a win-win situation.
  • Bu bir kazan-kazan durumu.
Show More (0)
win-win iki tarafın da kazançlı çıktığı adj.
  • The negotiation resulted in a win-win agreement.
  • Müzakere, iki tarafın da kazançlı çıktığı bir anlaşmayla sonuçlandı.
Show More (-2)