play around - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
play around oynamak v.
  • You remember when the Ivory Coast was playing around with money and the hammer fell.
  • Fildişi Sahili'nin parayla oynadığı ve çekicin düştüğü zamanı hatırlıyorsunuz.
  • It's dangerous to play around the fire.
  • Ateş etrafında oynamak tehlikelidir.
  • It's dangerous to play around the fire.
  • Ateşin etrafında oynamak tehlikelidir.
Show More (7)
play around oyalanmak v.
  • Don't play around on your way back home.
  • Eve dönerken oyalanmayın.
  • Don't play around too much after school.
  • Okuldan sonra çok fazla oyalanmayın.
  • Don't play around on your way home.
  • Eve giderken oyalanma.
Show More (1)