Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
un impulso
Geçmiş
İngilizce
Türkçe
1
plaster
alçı
n.
Otherwise, I should have been at home with my leg in
plaster.
Aksi takdirde evde bacağım
alçıda
olmalıydım.
On Christmas day, Tom still had his right leg in
plaster.
Noel günü Tom'un sağ bacağı hâlâ
alçıdaydı.
He saw a small
plaster
on her left knee.
Sol dizinde küçük bir
alçı
gördü.
Show More (0)
2
plaster
sıva
n.
Their job is to coat the walls with
plaster.
Onların işi duvarları
sıva
ile örtmektir.
The walls are white
plaster.
Duvarlar beyaz
sıva.
Their job is to coat the walls with
plaster.
Onların işi duvarları
sıva
ile kaplamaktır.
Show More (0)