percent - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
percent yüzde n.
  • Fifty-seven percent of Erasmus students had considerable difficulties financing their stay abroad.
  • Erasmus öğrencilerinin yüzde 57'si yurtdışında kaldıkları süreyi finanse etmekte önemli zorluklar yaşadı.
  • Forty-six percent of companies expect the proportion of their cross-border sales to increase with harmonisation.
  • Şirketlerin yüzde 46'sı uyumlaştırma ile birlikte sınır ötesi satışlarının oranının artmasını beklemektedir.
  • These days, the European Environmental Agency notes that thirty percent of Europeans suffer from noise pollution.
  • Bugünlerde Avrupa Çevre Ajansı, Avrupalıların yüzde otuzunun gürültü kirliliğinden muzdarip olduğunu belirtiyor.
Show More (195)
percent % n.
  • The tropical rainforests, located in a narrow region near the equator, are disappearing so fast that by the year 2000 eighty percent of them may be gone.
  • Ekvatora yakın dar bir bölgede bulunan, tropik yağmur ormanları o kadar hızlı yok oluyorlar ki 2000 yılına kadar onların % 80 yok olabilir.
Show More (-2)