missile - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
missile füze n.
  • Iraq agreed, among other things, to give up all its weapons of mass destruction and long-range missiles.
  • Irak, diğer hususların yanı sıra, tüm kitle imha silahlarını ve uzun menzilli füzelerini bırakmayı kabul etmiştir.
  • I regretted, too, America's decision to resile so lightly from the Anti-Ballistic Missile Treaty.
  • Amerika'nın Anti-Balistik Füze Anlaşması'ndan bu kadar hafif bir şekilde çekilme kararını ben de esefle karşıladım.
  • Including a large arsenal of missiles within range of the whole of the north of the Jewish state.
  • Buna Yahudi devletinin kuzeyinin tamamının menzilinde bulunan büyük bir füze cephaneliği de dahildir.
Show More (17)