liking - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
liking hoşlanma n.
  • Dan immediately took a liking to Linda.
  • Dan hemen Linda'dan hoşlanmaya başladı.
  • Fred took a liking to Jane and they started seeing each other.
  • Fred, Jane'den hoşlandı ve görüşmeye başladılar.
  • It seems that your dog has taken quite a liking to Tom.
  • Görünüşe göre köpeğiniz Tom'dan oldukça hoşlanmış.
Show More (7)
liking sevme n.
  • I cannot help liking him in spite of his many faults.
  • Birçok hatasına rağmen onu sevmekten kendimi alamıyorum.
  • I can't help liking him in spite of his many faults.
  • Birçok hatasına rağmen onu sevmekten kendimi alamıyorum.
  • I cannot help liking him in spite of his many faults.
  • Birçok kusuruna rağmen onu sevmekten kendimi alamıyorum.
Show More (1)
liking zevk n.
  • That isn't to my liking.
  • Zevkime uymuyor.
  • She gave me a necktie which was completely to my liking.
  • O bana tamamen zevkime uygun bir kravat verdi.
Show More (-1)
liking beğeni n.
  • Mary's boss is a bit too tactile for her liking.
  • Mary'nin patronu onun beğenisi için biraz fazla temas meraklısı.
Show More (-2)