1 |
karma |
karma |
n. |
|
- Karma is a natural, impersonal law of moral cause and effect.
- Karma doğal, kişisel olmayan bir ahlaki neden-sonuç yasasıdır.
- The burden of karma must come down on humankind in the form of the cover of darkness.
- Karmanın yükü insanlığın üzerine karanlık bir örtü şeklinde inmelidir.
- I don't believe in karma.
- Karmaya inanmam.
- I don't believe in karma.
- Ben karmaya inanmam.
- That's bad karma.
- Bu kötü karma.
- Karma is a nasty little bitch!
- Karma çok kötü bir kaltak!
- Sami started to believe in karma.
- Sami karmaya inanmaya başladı.
Show More (4)
|
2 |
mixed |
karma |
adj. |
|
- Hitherto impromptu experiments with mixed patrols have yielded excellent results.
- Şimdiye kadar karma devriyelerle yapılan doğaçlama deneyler mükemmel sonuçlar vermiştir.
- The present crisis only underlines the fragility of that sea and the key stocks in its mixed fishery.
- Mevcut kriz sadece bu denizin ve karma balıkçılığındaki kilit rezervlerin kırılganlığının altını çizmektedir.
- Looking at the legal framework and recent precedents, a mixed committee is a fair compromise.
- Yasal çerçeveye ve yakın zamandaki emsal kararlara bakıldığında karma bir komite adil bir uzlaşmadır.
- Firstly, the Commission must take greater account of mixed fisheries which are impacted by recovery plans.
- İlk olarak Komisyon, kurtarma planlarından etkilenen karma balıkçılığı daha fazla dikkate almalıdır.
- When will monasteries and convents be forced to be mixed?
- Manastırlar ve manastırlar ne zaman karma olmaya zorlanacak?
- Great to be here tonight in this explosion of mixed martial arts.
- Karma dövüş tekniklerinin bir araya geldiği bu gecede, burada olmak harika bir duygu.
Show More (3)
|
3 |
hybrid |
karma |
adj. |
|
- I find the Commission's amendment proposing a hybrid method particularly commendable.
- Komisyon'un karma bir yöntem öneren değişikliğini özellikle takdire şayan buluyorum.
Show More (-2)
|