equilibrium - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
equilibrium denge n.
  • Nonetheless, we feel that the terrible poverty in this country is not conducive to political equilibrium or compromise.
  • Bununla birlikte bu ülkedeki korkunç yoksulluğun siyasi dengeye veya uzlaşmaya elverişli olmadığını düşünüyoruz.
  • It can and should be fine-tuned, as long as its basic equilibrium is maintained.
  • Temel denge korunduğu sürece bu sistemde ince ayarlar yapılabilir ve yapılmalıdır.
  • We attach special importance to institutional equilibrium.
  • Kurumsal dengeye özel önem veriyoruz.
Show More (0)