|
- Has anyone got a clue what it is like to lamb a flock of sheep day and night?
- Gece gündüz bir koyun sürüsünü gütmenin nasıl bir şey olduğu hakkında bir fikri olan var mı?
- God led Israel through the wilderness by an Angel, who was constantly with them by day and night.
- Tanrı çöl boyunca İsraillilere, gece gündüz onlarla olan bir Melek aracılığı ile kılavuzluk etti.
- God led Israel through the wilderness by an Angel, who was constantly with them by day and night.
- Tanrı İsrail'i çölde, gece gündüz sürekli onlarla birlikte olan bir Melek aracılığıyla yönlendirdi.
- God led Israel through the wilderness by an Angel, who was constantly with them by day and night.
- Tanrı, gece gündüz sürekli onlarla birlikte olan bir Melek aracılığıyla İsrail'i çölden geçirdi.
- I think of her day and night.
- Gece gündüz onu düşünüyorum.
- Tom is on the go day and night.
- Tom gece gündüz hareket halinde.
- Hundreds of unemployed men sleep there day and night.
- Yüzlerce işsiz adam gece gündüz orada uyuyor.
- He had to work hard day and night.
- Gece gündüz çok çalışmak zorundaydı.
- He works day and night to provide for his family.
- Ailesini geçindirmek için gece gündüz çalışıyor.
- I think about it day and night.
- Gece gündüz onu düşünüyorum.
- They worked hard day and night.
- Onlar gece gündüz çok çalıştılar.
- She's practicing the piano day and night.
- Gece gündüz piyano çalışıyor.
- Tom worked day and night.
- Tom gece gündüz çalıştı.
- If you work day and night, you will lose your health.
- Eğer gece gündüz çalışırsanız, sağlığınızı kaybedersiniz.
- In the old man's store, they worked day and night.
- Yaşlı adamın dükkanında gece gündüz çalışıyorlardı.
- Tom was busy day and night.
- Tom gece gündüz meşguldü.
- Tom worked day and night.
- Tom, gece gündüz çalıştı.
- He studied day and night with a view to becoming a lawyer.
- Avukat olmak için gece gündüz çalıştı.
- Until several years ago, I thought about nothing but work all day and night.
- Birkaç yıl öncesine kadar gece gündüz çalışmaktan başka bir şey düşünmezdim.
- He was working day and night.
- O, gece gündüz çalışıyordu.
- A lot of cars speed by on this expressway day and night.
- Bu otoyolda gece gündüz bir sürü araba hızla geçiyor.
- They continued the experiment day and night.
- Deneye gece gündüz devam ettiler.
- He worked day and night so that his family could live in comfort.
- Ailesinin rahat yaşayabilmesi için gece gündüz çalıştı.
- A lot of cars speed by on this expressway day and night.
- Bir sürü araba bu yolda gece gündüz hız yapıyor.
- If you work day and night, you will lose your health.
- Gece gündüz iş yaparsan sağlığını yitirirsin.
- They continued the experiment day and night.
- Onlar deneye gece gündüz devam ettiler.
- I think about it day and night.
- Gece gündüz bunu düşünüyorum.
- He was working day and night.
- Gece gündüz çalışıyordu.
- He doesn't read books, but when it comes to television, he watches it day and night.
- Kitap okumaz ama televizyon söz konusu olduğunda gece gündüz izler.
- I can walk day and night.
- Gece gündüz yürüyebilirim.
- He studies day and night.
- Gece gündüz ders çalışır.
- In the old man's store, they worked day and night.
- Onlar, yaşlı adamın dükkanında gece gündüz çalıştılar.
- They worked hard day and night.
- Gece gündüz çok çalıştılar.
- He studied day and night in order to possibly become a lawyer.
- Muhtemelen avukat olabilmek için gece gündüz çalıştı.
Show More (31)
|
