| 1 |
blow off |
uçurmak |
v. |
|
- His hat blew off.
- Şapkası uçtu.
- The papers blew off.
- Kağıtlar uçtu.
- She had her hat blown off yesterday.
- Dün şapkasını uçurdu.
- He had his hat blown off by the strong wind.
- Güçlü rüzgar yüzünden şapkasını uçurdu.
- My hat blew off.
- Şapkam uçtu.
- He had his hat blown off by the strong wind.
- Şiddetli rüzgar şapkasını uçurdu.
- I had my hat blown off by the wind.
- Rüzgar şapkamı uçurdu.
- Tom's hat blew off.
- Tom'un şapkası uçtu.
Show More (5)
|
| 2 |
blow off |
havaya uçurmak |
v. |
|
- It was such a powerful explosion that the roof was blown off.
- O kadar güçlü bir patlamaydı ki çatı havaya uçtu.
- Such was the explosion that the roof was blown off.
- Öyle bir patlama oldu ki çatı havaya uçtu.
Show More (-1)
|
| 3 |
blow off |
yüzüstü bırakmak |
v. |
|
- Pretty nice for a guy you've blown off twice.
- İki kez yüzüstü bıraktığın bir adama göre oldukça iyi.
Show More (-2)
|
| 4 |
blow off |
patlamak |
v. |
|
- The roof was blown off by the explosion.
- Çatı patlamayla uçtu.
Show More (-2)
|
| 5 |
blow off |
havaya savurmak |
v. |
|
- Part of our roof was blown off in last night's storm.
- Dün gece fırtınada çatımızın bir kısmı havaya savruldu.
Show More (-2)
|
