b - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

b

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"b" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 6 sonuç

İngilizce Türkçe
General
b i. ingiliz alfabesinin ikinci harfi
Technical
b i. borun simgesi
Physics
b kısalt. on desibel
Biology
b i. b kan grubu
Music
b i. si
b i. si notası

"b" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 427 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
b-girl i. konsomatris
General
vitamin b complex i. b vitamin kompleksi
b/s i. bilanço
team b i. b takımı
bar-b-que i. barbekü
plan b i. yedek plan
plan b i. b planı
b-double i. uzun tır
b.s i. fen fakültesi mezunu
b.sc i. fen fakültesi mezunu
b.a i. edebiyat fakültesi mezunu
b sharp i. si diyez
class b fires i. b sınıfı yangınlar
a is to b as c is to d i. analojik ilişki kuran kalıp
a is to b as c is to d i. c ile d'nin ilişkisi, a ile b'nin ilişkisi gibi
type b i. cana yakın, hoşgörülü ve sakin kişilik tipi
A intersection B i. A kesişim B
b-complex vitamin i. b vitamini kompleksi
susan b. anthony day i. susan b. anthony günü
go into plan b f. b planına geçmek
type b s. cana yakın, hoşgörülü ve sakin kişilik tipine ait
type b s. cana yakın, hoşgörülü ve sakin kişilik tipiyle ilgili
b.c.e zf. milattan önce
b.c zf. m.ö.
b.c zf. milattan önce
w/b (week beginning) kısalt. hafta başı
Phrases
a little from column a, a little from column b expr. hem ondan hem de şundan
a little from column a, a little from column b expr. hem birinden hem ötekinden
it’s one thing to do a, it’s (quite) another (thing) to do b expr. (bir şeyi yapmak) kabul edilebilir ama (diğerini) kabul etmek mümkün değil
it’s one thing to do a, it’s (quite) another (thing) to do b expr. (bir şeyi yapmak) hadi neyse de (diğerinin) mümkünatı yok
a is one thing, b is (quite) another expr. (bir şeyi yapmak) kabul edilebilir ama (diğerini) kabul etmek mümkün değil
a is one thing, b is (quite) another expr. (bir şeyi yapmak) hadi neyse de (diğerinin) mümkünatı yok
battle ends and down goes charles' father (b, e, a, d, g, c and f) expr. (b, e, a, d, g, c ve f) hatırlatması için kullanılan uydurma bir hatırlatma cümlesi
Colloquial
b-word i. bitch kelimesinin sansürlü kullanımı
b-day i. doğum günü
b-ball i. basketbol
b-boy i. erkek rap müzik hayranı
b-boying i. break dans
b. and b (breast and buttock) i. meme göt
b. and b (breast and buttock) i. göt baş
be a toss-up (between a and b) f. iki seçenek de eşit durumda olmak
be a toss-up (between a and b) f. ya o ya da bu olmak
be a toss-up (between a and b) f. iki seçeneğin de yarı yarıya şansı olmak
be a toss-up (between a and b) f. iki seçenek arasında gidip gelmek
it’s one thing to do a, it’s (quite) another (thing) to do b expr. (bir şeyi yapmak) kabul edilebilir ama (diğerini) kabul etmek mümkün değil
it’s one thing to do a, it’s (quite) another (thing) to do b expr. (bir şeyi yapmak) hadi neyse de (diğerinin) mümkünatı yok
it’s one thing to do a, it’s (quite) another (thing) to do b expr. (o) farklı şey (bu) farklı şey
a is one thing, b is (quite) another expr. (bir şeyi yapmak) kabul edilebilir ama (diğerini) kabul etmek mümkün değil
a is one thing, b is (quite) another expr. (bir şeyi yapmak) hadi neyse de (diğerinin) mümkünatı yok
a is one thing, b is (quite) another expr. (o) farklı şey (bu) farklı şey
he/she would just as soon do a (as b) expr. biri için fark etmez
he/she would just as soon do a (as b) expr. biri bir şey de yapabilir başka bir şey de
he/she would just as soon do a (as b) expr. biri bir şey yapmayı da diğeriyle derecede ister
he/she would just as soon do a (as b) expr. bir şey de olur diğeri de
Idioms
the world of difference (between a and b) i. (a ve b arasında) büyük bir fark
the world of difference (between a and b) i. (a ve b arasında) dağlar kadar fark
the world of difference (between a and b) i. (a ve b arasında) epeyce bir fark
the world of difference (between a and b) i. (a ve b arasında) bir hayli fark
the world of difference (between a and b) i. (a ve b arasında) dünya kadar fark
the world of difference (between a and b) i. (a ve b arasında) aşırı fark
a world of difference (between a and b) i. (a ve b arasında) büyük bir fark
a world of difference (between a and b) i. (a ve b arasında) dağlar kadar fark
a world of difference (between a and b) i. (a ve b arasında) epeyce bir fark
a world of difference (between a and b) i. (a ve b arasında) bir hayli fark
a world of difference (between a and b) i. (a ve b arasında) dünya kadar fark
a world of difference (between a and b) i. (a ve b arasında) aşırı fark
a world of difference (between a and b) i. (a ve b arasında) büyük fark
a world of difference (between a and b) i. (a ve b arasında) dünya kadar fark
the world of difference (between a and b) i. (a ve b arasında) büyük fark
the world of difference (between a and b) i. (a ve b arasında) dünya kadar fark
bad blood (between a and b) [old-fashioned] i. (birileri arasında) dargınlık
bad blood (between a and b) [old-fashioned] i. (birileri arasında) düşmanlık
bad blood (between a and b) [old-fashioned] i. (birileri arasında) kin
bad blood (between a and b) [old-fashioned] i. (birileri arasında) öfke
bad blood (between a and b) [old-fashioned] i. (birileri arasında) husumet
bad blood (between a and b) [old-fashioned] i. (birileri arasında) kızgınlık
go from a to b f. bir yerden diğerine seyahat etmek
get from a to b f. bir yerden diğerine seyahat etmek
be torn (between a and b) f. ikilemde kalmak
be torn (between a and b) f. iki arada kalmak
be torn (between a and b) f. iki arada bir derede kalmak
not know b from a battledore f. çok aptal olmak
not know b from a battledore f. çok salak olmak
not know b from a battledore f. hiç bir şeyden anlamamak
not know b from a battledore f. hiç kafası çalışmamak
not know b from a battledore f. cahil
bridge the gap (between a and b) f. (a ile b arasında) köprü görevi görmek
bridge the gap (between a and b) f. (a ile b arasında) iletişim/bağlantı kurmak
bridge the gap (between a and b) f. (a ile b arasında) bir köprü oluşturmak
bridge the gap (between a and b) f. (a ile b arasında) bir geçiş sağlamak
bridge the gap (between a and b) f. (a ile b arasındaki) geçişi sağlamak/kolaylaştırmak
bridge the gulf (between a and b) f. (a ile b arasında) köprü görevi görmek
bridge the gulf (between a and b) f. (a ile b arasında) iletişim/bağlantı kurmak
bridge the gulf (between a and b) f. (a ile b arasında) bir köprü oluşturmak
bridge the gulf (between a and b) f. (a ile b arasında) bir geçiş sağlamak
bridge the gulf (between a and b) f. (a ile b arasındaki) geçişi sağlamak/kolaylaştırmak
build bridges (between a and b/with somebody) f. (a ile b/biriyle arasındaki) ilişkileri güçlendirmek
build bridges (between a and b/with somebody) f. (a ile b/biriyle arasındaki) köprüleri kurmak
drive a wedge between a and b f. (iki kişinin) arasını açmak
drive a wedge between a and b f. (iki kişinin) arasına bariyer koymak
drive a wedge between a and b f. (iki kişinin) arasına set koymak/çekmek
drive a wedge between a and b f. (iki kişinin) arasını bozmak
easy as a, b, c s. tereyağından kıl çeker gibi
easy as a, b, c s. çantada keklik
easy as a, b, c s. işten bile değil
easy as a, b, c s. çok basit
easy as a, b, c s. pek beceri/çaba gerektirmeyen
a for b expr. -e göre
a little from column a, a little from column b expr. biraz şundan biraz bundan
a for b expr. -e kıyasla
a little from column a, a little from column b expr. biraz ondan biraz bundan
when a sneezes, b catches a cold expr. burada rüzgar estiğinde orada fırtına çıkar
when a sneezes, b catches a cold expr. biri hapşırdığında öteki nezle olur
when a sneezes, b catches a cold expr. biri aksırdığında öteki öksürmeye başlar
when a sneezes, b catches a cold expr. birinin başına gelen şeyin başkasını daha da kötü etkilemesi
when a sneezes, b catches a cold expr. bir yerde yaşanan kötü bir durumun başka bir yerde daha büyük sorunlara yol açması
as easy as a, b, c expr. çok kolay
as easy as a, b, c expr. çocuk oyuncağı
scratch a and you’ll find b expr. her a'nın içinde bir b yatar
scratch a and you’ll find b expr. her a'nın içinde bir b saklıdır
scratch a and you’ll find b expr. a'ya biraz yakından bakarsan içinde yatan b'yi göreceksin/görürsün
from a to b expr. a'dan b'ye
from a to b expr. bir yerden diğerine
scratch a and you'll find b expr. (bir şeyi) eşelersen altlarda (başka bir şeyler) bulursun
scratch a and you'll find b expr. (bir şeyi) yakından incelersen büyük ihtimalle altından (başka bir şey) çıkar
scratch a and you'll find b expr. (bir şeyi) eşelersen altından büyük ihtimalle (başka bir şey) çıkar
Trade/Economic
reduced tranche b advance i. azaltılmış b dilimi avansı
type b people i. b tipi insan
type b mutual funds i. b tipi yatırım fonu
type b funds i. b tipi fonlar
b notes i. b tipi adi senetler
tranche b loan i. b dilimi kredi
b-paper i. düşük gelirlilere yüksek faizli kredi
b-paper i. kredi geçmişi olumsuz olan kişilere sağlanan yüksek vadeli krediler
available original tranche b commitment i. kullanılabilir orijinal b dilimi taahhüdü
b/l i. konşimento
an advance under the original tranche b i. orijinal b dilimi kapsamındaki bir avans
original tranche b advance i. orijinal b dilimi avansı
b/e i. poliçe
type b evaluation i. tip b hesaplaması
thru b/l i. tek konşimento
susan b anthony dollar i. bir dolar değerindeki abd doları
doing business as (d/b/a) s. olarak iş gören
w/b (waybill) kısalt. irsaliye
w/b (waybill) kısalt. nakliye senedi
Law
ll.b. i. hukuk fakültesi mezunu
class b drug i. b sınıfı uyuşturucu
class b drug i. (amfetamin dahil) ikincil en tehlikeli madde
Politics
refugee b status i. mülteciler için b statüsü
Insurance
type a-type b funds i. a tipi-b tipi fonlar
Tourism
b and b i. oda kahvaltı
b and b i. pansiyon
b & b (bed and breakfast) i. oda kahvaltılı konaklama tesisi
Technical
b amplifier i. b kuvvetlendiricisi
b-type crankcase i. b harfi şeklinde üst karter
b-amplifier i. b kuvvetlendiricisi
class b oscilloscope i. b sınıfı osiloskop
b-pillar i. b sütunu
b battery i. b bataryası
b eliminator i. b eliminatörü
b-battery i. b bataryası
b-eliminator i. b eliminatörü
b box i. b kutusu
b address i. b adresi
b-stage epoxy resin binder i. b-dereceli epoksi reçine yapıştırıcı
class b modulator i. b sınıfı modülatör
class b amplifier i. b sınıfı amplifikatör
b-battery i. b-batarya
b register i. b yazmacı
b display i. b ekranı
b nar display i. b nar göstergesi
b-register i. b-yazmacı
c/b ratio i. c/b oranı
class b single-mode fibre i. sınıf b tek modlu fiber
Computer
drive b i. b sürücüsü
b channel i. b kanalı
letter b i. b harfi
b box i. b kutusu
b version i. beta sürümü
b/w halftone i. b/w yarımton
column b i. b sütunu
b-wave i. b-dalga
b cyan i. b camgöbeği
b address i. b adresi
b-wave meter i. b-dalga ölçer
b version i. ikincil sürüm
mic usb k/b i. mic usb klavye
solid b/w i. kesin s/b
mic usb k/b m i. mıc usb klavye fare
b/w document i. s/b belge
b/w photo i. s/b fotoğraf
b w grayscale i. siyah beyaz gri ölçek
drive b i. sürücü b
super b i. süper b
type b i. tür b
a/b testing i. a/b testi
b-hopping i. bazı video oyunlarında sürekli zıplama tuşuna basarak ilerleme
a/b testing i. bir internet sayfasının veya uygulamanın iki farklı versiyonunun hangisinin daha iyi çalıştığını öğrenmek amacıyla test yürütme
b w don't show expr. siyah beyaz gösterme
b w automatic expr. siyah beyaz otomatik
b w kısalt. siyah beyaz
Informatics
b version i. beta sürümü
Telecom
node B i. düğüm B
Electric
class b amplifier i. b sınıfı amplifikatör
class b modulator i. b sınıfı modülatör
class b oscilloscope i. b sınıfı osiloskop
b-climinator i. b eliminatörü
recombinant hepatitis b surface antigen i. rekombinant hepatit b yüzey antijeni
class-b amplifier i. b sınıfı amplifikatör
class-b amplifier i. b sınıfı güç yükseltici
class-b amplifier i. b sınıfı yükselteç
Dyeing
amido black green b i. koyu mavimsi yeşil tonda bir boya
Automotive
b terminal mounting nut i. b terminali bağlantı somunu
b-pillar i. b direği
b codes i. b kodları
class b rv i. b sınıfı karavan
fire class b i. b sınıfı yangın
test harness b i. b test kablo demeti
printed circuit board b i. baskılı devre kartı b
b-car i. b sınıfı otomobil
b-shim i. b-şimi
engine ground cablo b i. motor şasileme b kablosu
b pillar i. sütunu
wheel b rake cylinder i. tekerlek fren silindiri
Traffic
class b driving license i. b sınıfı ehliyet
class b driver's license i. B sınıfı sürücü ehliyeti
class b driver's license i. b sınıfı ehliyet
b driving license i. B sınıfı sürücü ehliyeti
class b license i. B sınıfı sürücü ehliyeti
b driving license i. b sınıfı ehliyet
class b driving license i. B sınıfı sürücü ehliyeti
class b license i. b sınıfı ehliyet
b-road [uk] i. tali yol
Aeronautic
b stage i. b kademesi
b scope i. skop b
Medical
group a b hemolytic streptococci i. a grubu b hemolitik streptokoklar
amphenone b i. amfenon b
form-b i. b formu
vitamin b i. b vitamini
b cells i. b hücreleri
group b streptococcal infection i. b grubu streptokok enfeksiyonu
numbers of b cells i. b hücre sayısı
b-cell renal lymphoma i. b hücreli böbrek lenfoması
b wave i. b dalgası
b lymphocyte i. b lenfositler
gc.-b i. beyin natriüretik peptid
b-lymphocytes i. b-lenfositleri
b-type natriuretic peptide i. beyin natriüretik peptid
diffuse large B cell lymphoma i. diffüz büyük B hücreli lenfoma
narrowband uv-b radiation i. dar bant uvb ışını
phosphorylase b kinase deficiency i. fosforilaz b kinaz eksikliği
colonization of haemophilus influenzae type b i. haemophilus influenzae tip b kolonizasyonu
hepatitis b vaccination i. hepatit b aşısı
hepatitis b vaccine i. hepatit b aşısı
program of the hepatitis b virus vaccination i. hepatit b’ye karşı aşılama programı
hepatitis b virus i. hepatit b virüsü
serology of hepatitis b virus i. hepatit b virüsü serolojisi
hepatitis- b virus vaccination i. hepatit-b virüsü aşılaması
patient with hepatitis b virus infection i. hepatit b virus enfeksiyonlu hasta
both anaerobic (type a) and aerobic (type b) lactic acidosis i. hem anaerobik (tip a) hem de aerobik (tip b) laktik asidoz
hepatitis b virus (hbv) infection i. hepatit b virüs (hbv) infeksiyonu
two-dose hepatitis b vaccination i. iki dozluk hepatit b aşısı
chronic active hepatitis b i. kronik aktif hepatit b
chronic hepatitis b i. kronik hepatit b
mediastinal large b-cell lymphoma i. mediyastinal büyük b-hücreli lenfoma
leukotriene b i. lökotrien b
liposomal amphotericin b i. liposomal amphotericin b
b-cell renal lymphoma presenting as a primary renal tumor i. primer böbrek tümörü gibi beliren b-hücreli böbrek lenfoması
recombinant hepatitis-b virus vaccine i. rekombinant hepatit-b virüsü aşısı
cystathionine b-synthase deficiency i. sistation b-sentaz eksikliği
donor site sequela of class iii b vascular anomaly i. verici sahada sınıf iii b vasküler anomaliye bağlı sekel
carcinogenicity of ultraviolet b therapy i. ultraviyole b tedavisinin karsinojenik etkisi
vaginal group b streptococci i. vajinal grup b streptokokları
b-type natriuretic peptide i. -tipi natriüretik peptid
b-scan ultrasonography i. b scan ultrasonografi
hbv (hepatitis b virus) kısalt. hepatit b virüsü
Psychology
type b personality i. b tipi kişilik
b-endorphin i. b-endorfin
Pathology
non-b hepatitis i. hepatit c
non-a, non-b hepatitis i. hepatit c
non-a, non-b hepatitis i. hepatit e
vitamin b deficiency i. b vitamini eksikliği
pneumonia due to streptococcus group b i. streptokokkus grup b’ye bağlı pnömoni
vitamin b deficiency i. vitamin b eksikliği
haemophilia b i. christmas hastalığı
haemophilia b i. hemofili b
haemophilus influenzae type b i. hemophilus influenza tip b
haemophilus influenzae type b i. hib bakterisi
hemophilia b i. konjenital faktör ix eksikliğinden kaynaklanan bir pıhtılaşma bozukluğu
hepatitis b i. hepatit b
hepatitis b i. bir dna virüsünün neden olduğu akut veya kronik viral hepatit türü
hepatitis non-a, non-b i. retrovirüsten veya retrovirüs benzeri ajandan kaynaklanan bir karaciğer hastalığı
influenza b i. influenza b
influenza b i. b tipi influenza
influenza b i. yalnızca insanlarda görülen hafif semptomlu bir grip türü
hib (haemophilus influenzae type b) kısalt. haemophilus influenzae tip b
Pharmaceutics
amphotericin b i. amfoterisin b
amphotericin b i. mantar enfeksiyonlarını tedavi etmekte kullanılan bir antibiyotik
polymyxin b i. polimiksin b
polymyxin b i. en az zehirli polimiksin
Food Engineering
measurement of b-carotene i. b-karotenin ölçülmesi
Statistics
fisher's b-distribution i. fisher b-dağılımı
gram-charlier series type b i. gram-charlier serileri b türü
Physics
lambda-b baryon i. alt lambda baryonu
lambda-b baryon i. bir adet alt kuark içeren, elektriksel olarak nötr durumdaki baryon
uv-b i. morötesi-b ışını
b-meson i. b mezon
b-s meson i. b-s mezon
b-c meson i. pozitif yüklü bir mezon
Chemistry
thioindigo red b i. her iki imino grubunun, kükürt atomları ile değiştirilmesi haricinde kimyasal yapıda olan, indigo benzeri kırmızı bir boya
benzyl violet B i. benzil mor B
methyl violet b i. metil menekşesi
methyl violet b i. pentametil-pararosanilin klorürden oluşup organik pigment yapımında ve biyolojik lekeleme için kullanılan bir boya
Biology
type b i. b kan grubu
group b i. b kan grubu
staphylococcus enterotoxin type b i. stafilakokus enterotoksin bakterisi tarafından üretilen toksin
hepatitis b surface antigen i. avustralya antijeni
hepatitis b surface antigen i. hepatit b yüzey antijeni
b-cell i. b hücresi
b-cell i. b lenfosit
b cell i. b hücresi
b cell i. b lenfosit
staphylococcal enterotoxin b i. stafilokokal enterotoksin b
staphylococcal enterotoxin b i. biyolojik ajan olarak kullanılan bir stafilokokal enterotoksin
seb (staphylococcal enterotoxin b) kısalt. stafilokokal enterotoksin b
seb (staphylococcal enterotoxin b) kısalt. biyolojik ajan olarak kullanılan bir stafilokokal enterotoksin
Biochemistry
b-lymphocyte i. b lenfosit
chlorophyll b i. klorofil b
Astronomy
type b star i. b tipi yıldız
b-type star i. b-tipi yıldız
Agriculture
b horizon i. b horizonu
Tobacco
b/l bill of lading i. konşimento
Education
sc.b. i. dört yıllık üniversite derecesi
b.sc. i. dört yıllık üniversite derecesi
b.sc. i. dört yıllık üniversite diploması
sc.b. i. dört yıllık üniversite diploması
bachelor of science (b.sc.) i. fen derecesi
bachelor of science (b.sc.) i. fen bilimleri mezunu
bachelor of science (b.sc.) i. fen mezunu
bachelor of fine arts (b.f.a) i. güzel sanatlar fakültesi mezunu
b phil (bachelor of philosophy) kısalt. felsefe lisans derecesi
Linguistics
tocharian b i. toharca dilinin doğu lehçesi
Environment
type b quantity i. b tipi miktar
type b package i. b tipi paket
ultraviolet-b radiation i. morötesi-b radyasyonu
Geology
b-axis i. b-ekseni
b horizon i. b zonu
b-type lead i. b-tipi kurşun
b-tectonite i. b-tektonit
b-zone i. b-zonu
b-layer i. b-tabakası
b-subduction i. b-yitimi
b-zone i. toprakta b zonu
b horizon i. toprakta b zonu
b-horizon i. toprakta a horizonunun hemen altında bulunan b horizonu
Military
type b ration i. b tipi rasyon
b trains i. b ağırlıkları
type b mission logistical command i. b tipi lojistik komutanlık
stage b cross-servicing i. b tipi karşılıklı hizmet
missile b i. b füzesi
type b table of organization and equipment i. b tipi teşkilat ve malzeme tablosu
type b ration i. b tipi kumanya
type b strength column i. b tipi personel sütunu
b trains i. sahra ağırlıkları
staphylococcal enterotoxin b i. stafilakokal enterotoksinin biyolojik savaşta uyuşturucu olarak kullanılmış formu
seb (staphylococcal enterotoxin b) kısalt. stafilakokal enterotoksinin biyolojik savaşta uyuşturucu olarak kullanılmış formu
Sport
c & b (caught and bowled) i. kriket oyununda yakalama ve yuvarlama
b-sample i. (doping testinde) b numunesi
Music
b douple flat i. si çift bemol
b douple sharp i. si çift diyez
b-sharp i. si diyez
b-flat clarinet i. standart klarnet
b-side i. (taş plak) b yüzü
r and b i. blues ve caz müzik kombinasyonundan oluşan bir müzik türü
Cinema
b series i. b serisi
b-film i. düşük bütçeli film
b movie i. düşük bütçeli film
b-movie i. düşük bütçeli film
b-roll i. ikincil görüntü
b-list actor i. bilindik film yıldızı
Photography
b-setting i. b ayarı
Slang
b-girl i. break dansçı kız
b-boy i. break dansçı çocuk
b-ball i. basket
b-ball i. basketbol
b.j (blow job) i. oral seks
b.j (blow job) i. oral seks yapma
the b (frisbee) i. frizbi
b and b (breast and buttock) expr. meme göt ortada kadın
b and b (breast and buttock) expr. her yeri ortada kadın
b and b expr. meme göt
b and b expr. göt baş
British Slang
family hold back (f.h.b) i. bir misafir geldiğinde ve evde ikram edilecek herhangi bir şey yoksa aile bireylerinin birbirlerine söylediği bir söz
Modern Slang
a and b the c of d (above and beyond the call of duty) expr. çok iyi
a and b the c of d (above and beyond the call of duty) expr. gerekenin/beklenenin üzerinde ve ötesinde
a and b the c of d (above and beyond the call of duty) expr. gerekenden/beklenenden daha fazla/iyi
Star Wars
a/sf-01 b-wing starfighter i. a/sf-01 b-wing yıldız savaşçısı
administrative sector 44-b i. idari sektör 44-b
b-12 bacta transport i. b-12 bakta nakliyesi
b-4d legion i. b-4d lejyon
b-7 light freighter i. b-7 hafif yük gemisi
b-class x-wing i. b-sınıfı x-wing
b-series battle droid i. b-serisi savaş droidi
b-wing fighter i. b-wing savaşçı
b-wing mark ii i. b-wing model ii
b-wing starfighter i. b-wing yıldız savaşçısı
b-wing/e starfighter i. b-wing/e yıldız savaşçısı
base "b" i. üs "b"
btl-b y-wing fighter-bomber i. btl-b y-wing savaşçı-bombacı
btl-b y-wing starfighter i. btl-b y-wing yıldız savaşçısı
class type b i. sınıf tür b
class-b cargo container i. sınıf b kargo konteyneri
corellian/b-wing ugly i. corellia/b-wing çirkin
count dooku's type b escort shuttle i. kont dooku'nun tip b eskort mekiği
docking bay b-04 i. rıhtım peronu b-04
ef76 nebulon-b escort frigate i. ef76 nebulon-b eskort fırkateyni
jonex mine eight eleven b i. jonex madeni sekiz on bir b
landing pad 7-b i. iniş platformu 7-b
morningstar-b starfighter i. günyıldızı-b yıldız savaşçısı
nebulon-b support refit i. nebulon-b destek refiti
salacious b. crumb i. şehvetli b. kırıntısı
section b-eight i. kısım b-sekiz
section b-five i. kısım b-beş
sector 33. b-881 i. sektör 33. b-881
security hub 62-b i. güvenlik merkezi 62-b
sheathipede-class type b shuttle i. sheathipede-sınıfı tip b mekik
zebulon-b frigate i. nebulon-b fırkateyn