yaşlandıkça - Turc Anglais Dictionnaire

yaşlandıkça

Sens de "yaşlandıkça" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 2 résultat(s)

Turc Anglais
General
yaşlandıkça in after life adv.
Phrases
yaşlandıkça as she grew older expr.

Sens de "yaşlandıkça" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 6 résultat(s)

Turc Anglais
General
yaşlandıkça oluşan alın çevresindeki çizgi(ler) worry line n.
yaşlandıkça çenesi düşme leresis n.
nüfus yaşlandıkça as the population ages adv.
Botanic
yaşlandıkça üzerinde kahverengi lekeler oluşan büyük beyaz bir mantar white matsutake n.
Modern Slang
gençken yakışıklı/güzel olan bir oyuncunun yaşlandıkça şişmanlayıp çirkinleşmesi alec baldwin syndrome n.
yaşlandıkça/yıllandıkça güzelleşmiş aged like fine wine adj.