| Anglais | Turc | |||
|---|---|---|---|---|
| General | ||||
| General | workaholic n. | işkolik | ||
|
You're a workaholic at such an advanced stage that your intimacy skills have withered away to almost nothing. O kadar ağır düzeyde işkoliksiniz ki, yakınlık kurma becerileriniz neredeyse sıfıra indi. More Sentences |
||||
| General | workaholic n. | sürekli ve takıntılı bir şekilde çalışma ihtiyacı duyan kimse | ||
| Anglais | Turc | |
|---|---|---|
| General | ||
| General | be a workaholic v. | işkolik olmak |
