uzay - Turc Anglais Dictionnaire

uzay

Sens de "uzay" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 10 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
uzay space n.
The Commission is proposing to strengthen the foundations of its space activities by developing scientific knowledge.
Komisyon, bilimsel bilgiyi geliştirmek suretiyle uzay faaliyetlerinin temellerini güçlendirmeyi önermektedir.

More Sentences
General
uzay space n.
There is, as such, plenty of work for the space advice group.
Bu bağlamda, uzay danışma grubu için pek çok iş var.

More Sentences
uzay outer space n.
Why should Europe get involved in the far reaches of outer space?
Avrupa neden uzayın en ücra köşelerine kadar müdahil olsun?

More Sentences
Technical
uzay space n.
They use public procurement, without blushing, to encourage their space sector.
Uzay sektörlerini teşvik etmek için yüzleri kızarmadan kamu ihalelerini kullanıyorlar.

More Sentences
Aeronautic
uzay aerospace n.
Leon works for the German Aerospace Center.
Leon, Alman Havacılık ve Uzay Merkezi için çalışıyor.

More Sentences
Math
uzay space n.
Space is the one sector in which international cooperation is particularly important.
Uzay, uluslararası işbirliğinin özellikle önemli olduğu bir sektördür.

More Sentences
General
uzay spaceborne n.
uzay espace [obsolete] n.
uzay roomage n.
uzay roomth n.

Sens de "uzay" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 500 résultat(s)

Turc Anglais
General
uzay uçuşu space flight n.
They were pioneers of space flight.
Onlar uzay uçuşunun öncüleriydi.

More Sentences
uzay yolculuğu space travel n.
Space travel should be given new impetus.
Uzay yolculuğuna yeni bir ivme kazandırılmalıdır.

More Sentences
uzay bilimleri space sciences n.
I support our amendment on space science.
Uzay bilimi konusundaki değişikliğimizi destekliyorum.

More Sentences
uzay aracı spacecraft n.
A Soviet spacecraft reached Venus' atmosphere in 1967, but lost communication with our planet just when it came close.
Bir Sovyet uzay aracı 1967'de Venüs'ün atmosferine ulaştı, ama tam yaklaşırken gezegenimizle iletişimi kaybetti.

More Sentences
uzay mekiği space shuttle n.
These three pandemics have reminded us that the planet is like another Space Shuttle Columbia.
Bu üç salgın bize gezegenin bir başka Columbia Uzay Mekiği gibi olduğunu hatırlattı.

More Sentences
uzay elbisesi spacesuit n.
The astronauts had to use special tools to collect rock samples on the Moon because they could not bend over in their spacesuits.
Astronotlar Ay'da kaya örnekleri toplamak için özel araçlar kullanmak zorunda kaldılar çünkü uzay elbiseleri ile eğilemezlerdi.

More Sentences
uzay gemisi spacecraft n.
Alan Shepard was the first American to pilot a spacecraft.
Alan Shepard bir uzay gemisini kullanan ilk Amerikalıydı.

More Sentences
uzay ve zaman space and time n.
There, our conventional perspectives of space and time strangely change.
Orada, uzay ve zamana dair geleneksel bakış açılarımız tuhaf bir şekilde değişiyor.

More Sentences
uzay gemisi spaceship n.
How much did that spaceship cost?
Bu uzay gemisi kaça mal oldu?

More Sentences
uzay silahları space weapons n.
There has been an announcement about withdrawal from the space weapons treaty.
Uzay silahları anlaşmasından çekilme konusunda bir duyuru yapıldı.

More Sentences
uzay gemisi space ship n.
I could build a space ship that travels really fast.
Çok hızlı hareket eden bir uzay gemisi yapabilirim.

More Sentences
uzay seyahati space travel n.
Space travel is dangerous.
Uzay seyahati tehlikelidir.

More Sentences
uzay yarışı space race n.
The space race was an exciting time in history.
Uzay yarışı tarihte heyecan verici bir dönemdi.

More Sentences
uluslararası uzay istasyonu international space station n.
Have you ever seen the International Space Station?
Uluslararası Uzay İstasyonu'nu hiç gördünüz mü?

More Sentences
uzay turizmi space tourism n.
That would be a huge step forward for space tourism.
Bu, uzay turizmi için büyük bir adım olurdu.

More Sentences
uzay kolonisi space colony n.
Authorities in space colonies encouraged larger families.
Uzay kolonilerinde yetkililer daha büyük aileleri teşvik etti.

More Sentences
uzay sondası orbiter n.
The orbiter successfully captured stunning images of the planet's surface.
Uzay sondası, gezegenin yüzeyinden çarpıcı görüntüler yakalamayı başardı.

More Sentences
Politics
avrupa uzay ajansı european space agency n.
The preparatory work done by the Commission and the European Space Agency deserves high praise.
Komisyon ve Avrupa Uzay Ajansı tarafından yapılan hazırlık çalışmaları büyük övgüyü hak etmektedir.

More Sentences
avrupa uzay ajansı european space agency n.
The European Space Agency is an essential part of European integration.
Avrupa Uzay Ajansı Avrupa entegrasyonunun önemli bir parçasıdır.

More Sentences
Institutes
avrupa uzay ajansı european space agency n.
Rosetta was built by the European Space Agency.
Rosetta, Avrupa Uzay Ajansı tarafından yapılmıştır.

More Sentences
Technical
dış uzay outer space n.
This organism can survive in outer space.
Bu organizma dış uzayda hayatta kalabilir.

More Sentences
uzay-zaman space-time n.
Before space-time, there was nothing.
Uzay-zamandan önce hiçlik vardı.

More Sentences
uzay giysisi spacesuit n.
Cosmonauts wear spacesuits.
Kozmonotlar uzay giysileri giyerler.

More Sentences
uzay aracı spacecraft n.
As propellant blasts out of the rocket in one direction, it pushes the spacecraft in the other.
İtici gaz roket dışına bir yönde patladığı için, o uzay aracını diğer yönde iter.

More Sentences
uzay mekiği space shuttle n.
The space shuttles were designed to go to a space station.
Uzay mekikleri bir uzay istasyonuna gitmek için tasarlandı.

More Sentences
Computer
siber uzay cyberspace n.
While cyberspace is virtual, criminal liability for offences committed there is real.
Siber uzay sanal olsa da, burada işlenen suçlar için cezai sorumluluk gerçektir.

More Sentences
Aeronautic
uzay mühendisi aerospace engineer n.
My neighbour's daughter is an aerospace engineer.
Benim komşumun kızı bir uzay mühendisidir.

More Sentences
Common Usage
(roket/uzay mekiği) fırlatmak launch v.
General
insansız uzay roketi probe n.
uzay aracı space craft n.
uzay roketinin huni şeklindeki ön kısmı nose cone n.
konfigürasyon uzay configuration space n.
uzay incelemeleri space probes n.
yerel dışbükey uzay locally convex space n.
uzay yolculuğu cosmonautics n.
uzay endüstrisi aerospace industries n.
uzay adamı spaceman n.
uzay aracı space vehicle n.
ışık hızından daha hızlı uzay motoru warp drive n.
ekonomide uzay space in economics n.
yerel kompakt uzay locally compact space n.
uzay gemisinin denize inmesi splash down n.
uzay boşluğu outer space n.
uzay araçları space vehicles n.
uzay mühendisi astronautical engineer n.
genelleştirilmiş uzay generalized spaces n.
uzay uçuşu spaceflight n.
uzay aracı spaceship n.
kenetlenme (uzay aracı) docking n.
uzay gemisinin denize düşmesi splash down n.
yerel kompakt topolojik uzay locally compact topological space n.
uzay adamı astronaut n.
yerel yay bağlantılı uzay locally arcwise connected space n.
uzay gemisi kullanma astronavigation n.
ölçülebilir uzay measurable space n.
metriklenebilir uzay metrizable space n.
uzay hukuku space law n.
uzay elbisesi space suit n.
uzay çağı space age n.
uzay kıyısı space coast n.
uzay çatı space frame n.
yerel bağlantılı uzay locally connected space n.
uzay gemisi yakıtı propellant n.
uzay savaşı space warfare n.
uzay optik space optics n.
uzay ortamı space environment n.
uzay psikolojisi space psychology n.
uzay kolonileri space colonies n.
uzay çerçeveli yapılar space frame structures n.
aşırı uzay hyperspace n.
uzay bilimi space science n.
uzay mekiği radarı space shuttle radar n.
uzay uçuş bilgisi astronautics n.
uzay gözlem kubbesi astrodome n.
uzay seyrüseferi celestial navigation n.
doğru-uzay linear space n.
uzay başlığı space-helmet n.
ay'a uzay uçuşu space flight to the moon n.
uzay gemisini uçuran yakıt propellant n.
uzay savaşı space battle n.
uzay savaşı space fight n.
uzay projeleri yönetimi space project management n.
challenger uzay mekiği kazası challenger accident n.
uzay yolculuğu spacetravel n.
uzay yolculuğu spacefaring n.
uzay yolculuğu space-faring n.
insanlı uzay uçuşu human spaceflight n.
insanlı uzay uçuşu manned mission n.
uzay mühendisi space engineer n.
uzay adamı cosmonaut n.
uzay yolculuğu space journey n.
uzay çöplüğü orbital debris n.
uzay çöplüğü space junk n.
uzay çöplüğü space waste n.
uzay çöplüğü space debris n.
uzay boşluğu space vacuum n.
uzay boşluğu vacuum of space n.
nasa'nın mars’taki kutup bölgesini incelemek üzere gönderdiği uzay aracı mars polar lander n.
nasa'nın mars’taki kutup bölgesini incelemek üzere gönderdiği uzay aracı mars surveyor '98 lander n.
uzay yolu hayranı kimse trekker n.
uzay yolu hayranı kimse trekkie n.
uzay elbiseleri space clothes n.
uzay giysisi space clothes n.
uzay giysileri space clothes n.
uzay keşfi space exploration n.
yıldızlararası uzay gemisi interstellar spacecraft n.
yıldızlararası uzay gemisi starship n.
uzay üssü cosmodrome n.
uzay üssü spaceport n.
uzay fotoğrafçılığı space photography n.
uzay seyahati space voyage n.
uzay duygusu sense of space n.
uzay aracı space shuttle n.
sonda (insansız küçük uzay aracı) space probe n.
uzay çağı teknolojisi space age technology n.
uzay topu oyunu spaceball n.
astronomi ve uzay kulübü astronomy and space club n.
uzay madenciliği spacemining n.
uzay mekiği spacecraft n.
uzay kampı space camp n.
kennedy uzay merkezi cape kennedy n.
uzay/mekan algısı spatial sense n.
uzay-zamanda yaşanan varsayımsal bozulma time warp n.
uzay ve zamanda belirli bir noktanın koordinatlarına karşılık gelen karmaşık bir değişken twistor n.
uzay yolculuğu yapan kişi spacefarer n.
(gemi, uçak, uzay aracı) kumanda merkezi brain n.
bir sovyet uzay aracı buran n.
(uzay uçuşunda) çekim alanı sayesinde enerji elde etmek için gezgin bir cisme yakın geçen güzergah gravity-assist n.
uzay aracı veya roketten fırlatılan üçgen paraşüt paraglider n.
gezegenler arası uzay interspace n.
yıldızlar arası uzay interspace n.
hava veya uzay aracının hareketi flying n.
uzay mekiği orbiter n.
uzay aracı orbiter n.
uzay yolculuğu yapma perastadics n.
(uzay veya zamanda) nokta prick [obsolete] n.
uzay aracı space asset n.
uzay ekipmanı space asset n.
(uzay operasında) genç astronot space cadet n.
uzay yolculuğu meraklısı space cadet n.
uzay kuvvetleri space power n.
bir ülkenin uzay alanındaki yetkinliği space power n.
uzay üstünlüğü space superiority n.
bir ülkenin uzay çalışmalarında kurduğu üstünlük space superiority n.
uzay istasyonuna kenetlenmek dock with the space station v.
hava veya uzay aracı kullanmak fly v.
uzay yolculuklarına dair astronautic adj.
uzay yolculuklarına dair astronautical adj.
uzay yolculuğu yapan veya uzaya araç gönderen spacefaring adj.
(uzay araçları vb ile ilgili olarak) içinde insan bulunan manned adj.
üçten fazla uzay boyutunda hyper adj.
uzay örgüsünün en küçük birim hücresine ait veya ilişkin primitive adj.
(uzay aracı, füze) kalkış öncesi prelaunch adj.
basit bağlantılı (uzay) simply connected adj.
uzay çağı ile ilgili space-age adj.
uzay çağına özgü space-age adj.
uzay çağını yansıtan space-age adj.
uzay-zamansal spaciotemporal adj.
uzay bakış açısı ile spaceward adv.
bir nasa uzay aracı pogo (polar orbiting geophysical observatory) abrev.
Phrasals
(uzay aracı) havalanmak blast off v.
(uzay aracı) bir gezegene doğru havalanmak blast off v.
(uzay aracı) havalanmak blast off v.
(uzay aracı) havalanmak blast off v.
Colloquial
para yoksa uzay yolculuğu da yok no bucks, no buck rogers expr.
Idioms
kaptan kirk'ün ilk uzay yolu (star trek) dizisinin başlangıcındaki sözlerinden gelen ifade boldly go where no man has gone before v.
kaptan kirk'ün ilk uzay yolu (star trek) dizisinin başlangıcındaki sözlerinden gelen ifade boldly go where no one has gone before v.
Trade/Economic
uzay proje yönetimi space project management n.
Law
atmosfer dışı uzay extra-atmospheric space n.
uzay hukuku space law n.
uzay hukuku space law n.
uzay yasası outer space law n.
Politics
afet yönetimi ve olağanüstü hallerde müdahale amaçlı uzay kaynaklı bilgi için bm platformu united nations platform for space-based information for disaster management and emergency response n.
asya-pasifik uzay işbirliği örgütü asia-pacific space cooperation organization n.
avrupa uzay araştırma örgütü european space research organisation n.
avrupa uzay araştırmaları örgütü european space research organisation n.
avrupa uzay-havacılık defence and space company n.
havacılık uzay araştırma ve geliştirme danışma grubu advisory group for aerospace research and development n.
uzay ekonomisi space economy n.
uzay veri sistemleri danışma komitesi consultative committee for space data systems n.
uzay tabanlı silahlar space based weapons n.
Institutes
avrupa uzay araştırma ve teknoloji merkezi european space research and technology center n.
avrupa uzay operasyon merkezi european space operations center n.
abd ulusal havacılık uzay dairesi national aeronautics and space administration (nasa) n.
avrupa uzay araştırmaları komitesi committee on space research n.
asya-pasifik uzay işbirliği organizasyonu asia-pasific space cooperation organization n.
avrupa uzay araştırmaları enstitüsü european space research institute n.
hava ve uzay sistemler şube müdürlüğü section of aviation and space systems n.
havacılık ve uzay teknolojileri genel müdürlüğü directorate general of aeronautics and space technologies n.
türk havacılık ve uzay sanayii anonim şirketi turkish aerospace industries incorporation n.
uzay ve insansız sistemler dairesi department of space and unmanned systems n.
uluslararası uzay federasyonu international astronautical federation n.
baykonur uzay üssü baikonur n.
kazakistan'da bir uzay üssü baikonur n.
Industry
uluslararası makinistler ve havacılık ve uzay işçileri sendikası iamaw (international association of machinists and aerospace workers) abrev.
Tourism
uzay gemisinin denize inişi splashdown n.
eğlence amacıyla ücretli uzay seyahati yapan kimse astrotourist n.
Media
uzay operası space opera n.
Technical
uzay aracının ivmelenmesini simüle etmek için insan ve hayvanların içine konulduğu döner cihaz centrifuge n.
rastgele bir düzlem ile üç noktada kesişen kübik uzay eğrisi twisted cubic n.
ayırma (uzay aracı) undocking n.
alüminyum uzay kafesi aluminum space cage n.
afin uzay affine space mat n.
afin uzay affine space n.
akustik uzay acoustic space n.
bağlantılı uzay connected space n.
boru uzay çerçevesi steel tube space frame n.
bir füzenin veya uzay mekiğinin yer çekiminden kurtulup kendiliğinden hareket etmesi için gereken hız escape velocity n.
bir uzay cisminin diğerine çok yaklaşması appulse n.
diferansiyel uzay differential space n.
dünya atmosferi dışındaki uzay aerospace n.
eksiksiz düzgün uzay complete uniform space n.
eskiden beri uzay boşluğunu doldurduğu varsayılan esnek bir madde aether n.
eğrisel uzay curvilinear space n.
galaksiler arası uzay intergalactic space n.
gök cisimlerine gitmek üzere belirli bir rota izleyen uzay aracı flyby n.
gezegenler arası uzay interplanetary space n.
hava-uzay uçuşuna uygulayan elektronik bilimi astrionics n.
hava uzay araçları gantry scaffold n.
havacılık ve uzay mühendisliği aerospace engineering n.
insanlı uzay aracı manned space vehicle n.
insansız uzay roketi probe n.
ilgin uzay affine space n.
karmaşık doğrusal uzay complex vector space n.
Kartezyen uzay Cartesian space n.
karmaşık doğrusal uzay complex linear space n.
kompakt uzay compact space n.
k-uzayı k-space n.
metrik uzay metric space n.
örnek uzay sample space n.
ölü uzay dead space n.
sabit uzay space constant n.
sayılabilir kompakt uzay countably compact space n.
siber uzay cyber space n.
serbest uzay optik haberleşme sistemleri free space optical communication systems n.
tam metrik uzay complete metric space n.
tamamen normal uzay completely normal space n.
tamamen düzgün uzay completely regular space n.
ters uzay reciprocal space n.
uzay-zaman dokusu fabric of space-time n.
uzay yükü space charge n.
uzay tıbbı space medicine n.
uzay faktörü space factor n.
uzay aracı space plane n.
uzay ve zamanda göreceli boyut time and relative dimension in space (tardis) n.
uzay sistemleri space systems n.
uzay savunması space defence n.
uzay araştırma cihazı montajı payload build-up n.
üç eksende dengelenmiş uzay aracı three-axis stabilized spacecraft n.
uzay sabiti space constant n.
uzay kafes sistemi space frame system n.
uzay istasyonu space station n.
uzay uçuşu space flight n.
uzay geometri solid geometry n.
uzay cismi spatial body n.
uzay izlemesi space track n.
uzay-zaman süremi space-time continuum n.
uzay kabini space cabin n.
uzay iletişimi space communication n.
uzay yükü ızgarası space charge grid n.
uzay örgüleri space lattices n.
uzay mühendisliği standartları space engineering standards n.
uzay geometri stereometry n.
uzay aracı yönelme dinamiği spacecraft nonlinear attitude dynamics n.
uzay laboratuvarı space laboratory n.
uzay kapsülü space capsule n.
uzay kafesleri space lattices n.
uzay platformu space platform n.
uzay uydusu space satellite n.
uzay ve zaman büyüklük ve birimleri quantities and units of space and time n.
uzay taklidi odacıklar space simulators n.
uzay seyrüseferi celestial navigation n.
uzay yansıma bakışımı parity n.
uzay seyrüseferi astrogation n.
uzay kalkanları space shields n.
uzay dolmuşu space shuttle n.
uzay arama ve takip sistemi space detection and tracking system n.
uzay/havacılık space/aeronautics n.
uzay vektör modülasyonu space vector modulation n.
üç boyutlu uzay euclidean space n.
uzay mühendisliği space engineering n.
uzay yükü sınırlaması space charge limitation n.
uzay eş değerliği space equivalence n.
üç eksende dengelenmiş uzay aracı 3-axis stabilized spacecraft n.
uzay kümeleri space groups n.
uzay projeleri yönetimi space project management n.
uzay aracı spaceplane n.
uzay araştırma cihazının takılması payload integration n.
uzay sabit referansı space fixed reference n.
uzay çevre şartları space environment n.
uzay eğrisi space curve n.
uzay biyolojisi bioastronautics n.
uzay dalgası sky wave n.
uzay ikaz sistemi spacewarn n.
uzay malzemelerinin perdelenmesi screening of space materials n.
uzay roketi space rocket n.
uzay dalgası space wave n.
uzay araştırma aracı space probe n.
uzay biyolojisi space biology n.
uzay yükü sapıncı space charge aberration n.
uzay gözlem kubbesi astrodome n.
uzay ürünleri güvencesi space product assurance n.
uzay iklimi space weather n.
uzay proje güvencesi space project assurance n.
uzay modelleri space models n.
uzay aracı space probe n.
yaşanabilir/oturulabilir uzay istasyonu habitable space station n.
yarı uzay halfspace n.
(uzay mekiği) sefer uzmanı mission specialist n.
uzay aracı ile dünya arasındaki geçici iletişim kaybı blackout n.
top ile homeomorfik olup iki alt boyutlu topun ürünü olarak görülen topolojik uzay handle n.
uydu iletişiminde sinyalin yer istasyonundan uzay istasyonuna bir kez gidiş dönüşü hop n.
uzay aracının genel yapısının bir parçasını oluşturan bağımsız birim module n.
(uzay aracı) ısı koruyucu heat shield n.
uzay aracı fırlatıcı rocketeer n.
uzay aracı idare eden kimse rocketeer n.
uzay aracı uzmanı rocketeer n.
uzay aracı teknisyeni rocketeer n.
uzay aracı fırlatıcı rocketer n.
uzay aracı idare eden kimse rocketer n.
uzay aracı uzmanı rocketer n.
uzay aracı teknisyeni rocketer n.
sinyalin yeryüzünden uzay aracına giderek başlangıç noktasına geri dönme süresi round-trip light time n.
uzay yelkenlisi solar sail n.
yelkenli uzay aracı solar sail n.
uzay boyutu space of dimension n.
dört boyutlu uzay space of four dimensions n.
üç boyutlu uzay space of three dimensions n.
iki boyutlu uzay space of two dimensions n.
yavaşlatıcısız yapılan (uzay aracının inişi) hard adj.
içinde birden fazla insan bulunan (uzay aracı, uzay istasyonu) multimanned adj.
Computer
akustik uzay acoustic space n.
boş uzay çubuğu free space wand n.
doğrusal uzay linear space n.
metrik ölçevli uzay metric space n.
ölçevli uzay metric space n.
siber uzay çağı cyberspace age n.
uzay radyasyonu space radiation n.
uzay taşı space move n.
uzay bip space beep n.
uzay- astr- pref.
2x uzay 2x spatial expr.
uzay meşgul space busy expr.
Informatics
uzay eğrisi space curve n.
uzay potansiyeli space potential n.
Telecom
boş uzay lazer iletişimi free-space laser communication n.
serbest uzay optik haberleşmesi free space optics n.
uzay araştırma hizmeti space research service n.
uzay radyokomünikasyonu space radiocommunication n.
uzay kesimi space segment n.
uzay iletişim bağlantısı space communication link n.
uzay izleme space tracking n.
uzay filatelisi aerophilately n.
uzay alan tasarımı space domain design n.
Electric
düşük basınçlı gaz içeren tüpün içindeki elektrodun yakınlarında bulunan iyonların oluşturduğu uzay yükü sheath n.
katot ışınlı tüpte uzay yükü bölgesi sheath n.
Construction
uzay çatı sistemi space frame system n.
uzay kümesi space group n.
Lighting
tekdüze türsel uzay uniform colour space n.
Automotive
deniz/hava/uzay aracı craft n.
uzay kafesi space frame n.
uzay kafesi birdcage n.
uzay vagonu space wagon n.
Aeronautic
uzay aracında kapalı alan cabin n.
uzay aracını yavaşlatmak için atmosfer direnci uygulama aerobraking n.
atmosfere yeniden giren uzay aracını yavaşlatan bir tür koruyucu kalkan aeroshell n.
insansız uzay aracı aerobot n.
atmosfer-uzay sahası aerospace n.
havacılık ve uzay teknolojisi aviation and space technology n.
hava-uzay aerospace n.
kontrollü hava uzay controlled airspace n.
uzay seyrüseferi astronavigation n.
uzay platformu space platform n.
uzayda uzay aracı dışındaki faaliyetler extra-vehicular activity n.
uzay gemisi kullanma astronavigation n.
uzay laboratuvarı space laboratory n.
uzay gemileri ve bunların teçhizatlarını imal eden sanayi kolu aerospace industry n.
uzay araştırması space probe n.
uzay ve havacılık aeronautics and space n.
uzay araştırması space research n.
uzay yürüyüşü space walk n.
uzay bilimi astronomy n.
uzay gemisi bird n.
uzay aracının hareket yönüne göre konumu attitude n.
iki veya daha fazla hava-uzay aracının havada çarpışması midair n.
belirli bir görev için hava veya uzay aracı sevk etme mission n.
gövdesindeki aerodinamik kuvvetlerle havalanacak şekilde tasarlanmış kanatsız uzay veya hava aracı lifting body n.
uçak veya uzay aracı kontrol sistemi inertial guidance system n.
uçak veya uzay aracı kontrol sistemi inertial navigation n.
uzay aracının astronotların yaşadığı, istasyonla iletişim kurduğu ve kontrolleri çalıştırdığı kısmı command module n.
uzay gözlem kubbesi dome n.
abd'nin bir uzay araştırma aracı serisi pioneer n.
uzay aracının izlemesi gereken hesaplanmış güzergah corridor n.
uzay aracındaki eş güdümlü evrensel zaman spacecraft event time n.
iptal edilen uzay yolculuğu scrub n.
ertelenen uzay yolculuğu scrub n.
uzay mekiği shuttle n.
ayın yüzeyini inceleyen uzay probu surveyor [us] n.
uzay aracını yavaşlatmak aerobrake v.
uzay aracını yavaşlatmak için atmosfer direnci uygulamak aerobrake v.
(uzay mekiği yörünge aracını) taşıması için bir hava taşıtının arkasına nakletmek mate v.
füze veya uzay aracı fırlatma sırasında geri sayımı durdurmak hold v.
(uçak, roket, uzay aracı) yeni yön arar gibi ileri geri yalpalamak hont v.
(füze veya uzay aracı) yanal eksen etrafında dönmek pitch v.
(hava veya uzay aracını) uçurmak fly v.
(uzay aracı veya uyduyu) geçici yörüngesine oturtmak park v.
uzay boşluğuyla ilgili aerospace adj.
(uzay aracına fazladan itme sağlayan) yardımcı motor ile ilgili posigrade adj.
(yardımcı motor) uzay aracına fazladan itme sağlayan posigrade adj.
elektronik kontrollü (hava veya uzay aracı) fly-by-wire adj.
uzay aracındaki eş güdümlü evrensel zaman scet (spacecraft event time) abrev.
Medical
uzay tıbbı aeromedicine n.
uzay tıbbı aerospace medicine n.
uzay yükü space charge n.
özellikle uzay seyahatiyle ilgili olmak üzere olağandışı stresin insan üzerindeki etkilerini inceleyen tıp disiplini biomedicine n.
Psychology
uzay boşluğu korkusu spacephobia n.
yıldızlarda veya uzay cisimlerine karşı duyulan korku astrophobia n.
beynin uygun vücut hareketi ve uzay algısı için ön şart olan impulslara bilinçsizce uyum sağlaması schema n.
Pathology
uzay tutması space shuttle n.
Optics
iki farklı ancak ilişkili uyarıcının uzay ve/veya zamanda birbirine yakın bir şekilde gösterildiğinde gerçekte olduklarından daha farklı algılanmaları contrast n.
Gastronomy
uzay keki space cake n.
Math
diferansiyellenebilir matematiksel uzay olan lie grubunun uzaydaki fonksiyon grafiklerinin türevlerini içeren hareketini gösteren sabit reciprocant n.
topolojik uzay mathematical space n.
alt uzay ilingesi subspace topology n.
afin uzay affine space n.
ağırlıklı dizisel uzay weighted sequence space n.
alt uzay subspace n.
alt uzay düzgünlüğü subspace uniformity n.
ayrılabilir uzay separable space n.
ayrılmış uzay separated space n.
bağlantısız uzay disconnected space n.
bağlantılı uzay connected space n.
basit bağlantılı uzay simply connected space n.
birimsel uzay unitary space n.
birinci sayılabilir uzay first countable space n.
diferansiyel uzay differential space n.
çözümsel katmanlı uzay analytic manifold n.
doğrusal uzay tabanı basis of a linear space n.
dual uzay dual space n.
durum uzay formu state space form n.
doğrusal uzay vector space n.
düzgen uzay normal space n.
doğrusal uzay linear space n.
durum uzay modeli state space model n.
eksiksiz düzgün uzay complete uniform space n.
eşlek uzay dual space n.
eksiksiz ölçevli uzay complete metric space n.
gerçel doğrusal uzay real vector space n.
homojen topolojik uzay homogeneous topological space n.
homojen uzay homogeneous space n.
ince tabaka kaplı elastik yarım uzay half space coated with thin layer n.
iççarpımlı uzay inner product space n.
izdüşümsel uzay projective space n.
izdüşümsel uzay projective plane n.
karmaşık doğrusal uzay complex linear space n.
karmaşık doğrusal uzay complex vector space n.
karmaşık doğrusal uzay complex-linear space n.
karmaşık katmanlı uzay complex manifold n.
kısmi sıralı doğrusal uzay partially ordered linear space n.
kompakt uzay compact space n.
lineer uzay vector space n.
lineer uzay linear space n.
metriklenebilir uzay metrizable space n.
metrik uzay metric space n.
n boyutlu uzay n-dimensional space n.
normlu doğrusal uzay normed linear space n.
normlu uzay normed space n.
normal uzay normal space n.
normlu doğrusal uzay nörmed linear space n.
normlu doğrusal uzay normed vector space n.
normlu vektör uzay normed vector space n.
n-boyutlu uzay n-dimensional space n.
ölçülebilir uzay measurable space n.
ölçevli uzay metric space n.
öntıkız uzay precompact space n.
ölçevlenebilir uzay metrizable space n.
projektif uzay projective space n.
prekompakt uzay precompact space n.
parakompakt uzay paracompact space n.
sonsuz boyutlu uzay infinite dimensional space n.
sıralı doğrusal uzay ordered linear space n.
semi-simetrik metrik f-konneksiyonlu uzay semi-symmetric metric f connection space n.
sayılabilir tıkız uzay countably compact space n.
semi-simetrik metrik konneksiyonlu uzay space with semi-symmetric metric connection n.
sayılabilir kompakt uzay countably compact space n.
sol doğrusal uzay left vector space n.
soyut uzay abstract space n.
sonlu boyutlu doğrusal uzay finite-dimensional vector space n.
sonlu boyutlu lineer uzay finite-dimensional linear space n.
sonlu boyutlu uzay finite dimensional space n.
türdeş ilingesel uzay homogeneous topological space n.
topolojik uzay topological space n.
tümel düzenli uzay tychonoff space n.
tamamen normal uzay completely normal space n.
tam metrik uzay complete metric space n.
tıkız uzay compact space n.
tümel düzgen uzay completely normal space n.
tammetrik uzay complete metric space n.
tamamen düzgün uzay completely regular space n.
topolojik doğrusal uzay topological linear space n.