unite - Turc Anglais Dictionnaire

unite

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Sens de "unite" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 19 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
unite v. birleşmek
The European Parliament must unite and throw its political weight behind the European Commission.
Avrupa Parlamentosu birleşmeli ve siyasi ağırlığını Avrupa Komisyonu'nun arkasına koymalıdır.

More Sentences
unite v. birleştirmek
We must unite our efforts to isolate Cuba politically.
Küba'yı siyasi olarak izole etmek için çabalarımızı birleştirmeliyiz.

More Sentences
General
unite v. birlik olmak
It provokes outrage and reaction, so we must be united, we must be determined and we must be vigilant.
Öfke ve tepkiye neden oluyor; bu nedenle birlik olmalı, kararlı olmalı ve uyanık olmalıyız.

More Sentences
unite v. birleştirmek
To unite all the citizens of Europe, we must create true harmony between the States and between the peoples.
Tüm Avrupa vatandaşlarını birleştirmek için, Devletler ve halklar arasında gerçek bir uyum yaratmalıyız.

More Sentences
unite v. birleşmek
For example, will the opposition succeed in uniting behind one candidate?
Örneğin muhalefet tek bir adayın arkasında birleşmeyi başarabilecek mi?

More Sentences
Technical
unite v. birleştirmek
We are in favour of uniting the whole continent and doing away with the borders fragmenting it.
Biz tüm kıtayı birleştirmekten ve onu parçalayan sınırları ortadan kaldırmaktan yanayız.

More Sentences
General
unite v. raptetmek
unite v. kavuşturmak
unite v. kaynaşmak
unite v. evlendirmek
unite v. nikahlanmak
unite v. evlenmek
unite v. bağlamak
unite v. bitişmek
unite v. kombinasyon halinde göstermek
unite v. kombine halde sahip olmak
unite v. yapıştırmak
unite v. birlikte hareket etmek
Star Wars
unite expr. birleş

Sens de "unite" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 9 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
ünite unit n.
For example the completion of Unit 2 at Cernovoda is fully justified by the Phare study of August 2001.
Örneğin Cernovoda'daki 2. Ünitenin tamamlanması, Ağustos 2001 tarihli Phare çalışması ile tamamen doğrulanmıştır.

More Sentences
General
ünite unit n.
I must mention the Kozlodvy nuclear power plant and in particular the closure dates for units 3 and 4.
Kozlodvy nükleer santralinden ve özellikle de 3. ve 4. ünitelerin kapatılma tarihlerinden bahsetmeliyim.

More Sentences
Technical
ünite unit
I must mention the Kozlodvy nuclear power plant and in particular the closure dates for units 3 and 4.
Kozlodvy nükleer santralinden ve özellikle de 3. ve 4. ünitelerin kapanış tarihlerinden bahsetmeliyim.

More Sentences
General
ünite cell n.
ünite unity n.
ünite consolidation n.
ünite unitary adj.
Medical
ünite pint n.
Archaic
ünite unitude n.

Sens de "unite" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 45 résultat(s)

Anglais Turc
General
unite with v. birleştirmek
So human dignity must be protected from the time the male sperm is united with the female egg.
Dolayısıyla insan onuru, erkek sperminin kadın yumurtasıyla birleştiği andan itibaren korunmalıdır.

More Sentences
Phrasals
unite in (someone or something) v. (birinde/bir şeyde) birleşmek
The calamitous division of Europe is being overcome, and Europe is being united in peace and freedom.
Avrupa'nın felaket getiren bölünmüşlüğü aşılıyor ve Avrupa barış ve özgürlük içinde birleşiyor.

More Sentences
unite against (someone or something) v. (birine/bir şeye) karşı birleşmek
Hence, the Bush regime is even more dangerous and nations need to unite against it.
Bu nedenle Bush rejimi daha da tehlikelidir ve ulusların ona karşı birleşmesi gerekmektedir.

More Sentences
General
unite under a single flag v. bir bayrak altında toplamak
unite under one flag v. bir bayrak altında toplamak
unite forces v. güçlerini birleştirmek
be unable to unite v. birlik olamamak
unite with v. birleşmek
unite/gather under a single flag v. bir/tek bayrak altında toplamak
unite/gather under one flag v. bir/tek bayrak altında toplamak
co-unite v. birleştirmek
co-unite adj. sıkıca birleşmiş
Phrasals
unite together v. birleştirmek
unite together v. bir araya getirmek
unite together v. birleşmek
unite for something v. bir şey için birleşmek
unite against v. -e karşı birleşmek
unite in (someone or something) v. (birinde/bir şeyde) birlik olmak
unite in (someone or something) v. (birinde/bir şeyde) bir araya gelmek
unite in (someone or something) v. (birilerini/bir şeyleri) bir şeyde birleştirmek
unite in (someone or something) v. (birilerini/bir şeyleri) bir birlik altında bir araya getirmek
unite in (someone or something) v. (birilerini/bir şeyleri) bir ortaklıkta bir araya getirmek/birleştirmek
unite someone in something v. birilerini bir şeyde birleştirmek
unite someone in something v. birilerini bir birlik altında bir araya getirmek
unite someone in something v. birilerini bir ortaklıkta bir araya getirmek/birleştirmek
unite someone in something v. birilerini evlendirmek
unite in something v. bir şeyde birleşmek
unite in something v. bir şeyde bir araya gelmek
unite into (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) birlik olmak
unite into (someone or something) v. (birine/bir şeye) katılmak
unite into (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) bir şey altında bir araya gelmek
unite into (something) v. (bir şeyde) bütünleştirmek
unite into (something) v. (bir şey) altında bütünleştirmek/bir araya getirmek
unite into (something) v. (bir şey) altında toplamak
unite someone or something into something v. birilerini/bir şeyleri bir şey altında birleştirmek
unite against (someone or something) v. (birine/bir şeye) karşı birleştirmek
unite for (someone or something) v. (biri/bir şey) için birleşmek
unite with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) birleşmek
unite with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) birleştirmek
Phrases
workers of all lands, unite! expr. dünyanın bütün işçileri, birleşin!
Speaking
may god unite you again! expr. allah kavuştursun!
let us all unite expr. hadi hepimiz birlik olalım
let us all unite expr. hadi hepimiz birleşelim
Apiculture
unite colonies v. kolonileri birleştirmek
Star Wars
jedi unite for peace n. jedi barış için birleş