sympathy - Turc Anglais Dictionnaire

sympathy

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Sens de "sympathy" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 36 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
sympathy n. sempati
We do not need to isolate him, but we must make it clear where Europe's sympathies lie.
Onu izole etmemize gerek yok, ancak Avrupa'nın sempatisinin nerede yattığını açıkça ortaya koymalıyız.

More Sentences
General
sympathy n. acısını paylaşma
I would like to express our full sympathy for Dr Erkel's father.
Dr. Erkel'in babasının acısını paylaştığımızı ifade etmek isterim.

More Sentences
sympathy n. anlayış
Therefore my sympathy, to some extent, is with the rapporteur in being presented with an issue of this complexity.
Bu nedenle sözcünün böylesine karmaşık bir konuyla karşı karşıya kalmasını bir dereceye kadar anlayışla karşılıyorum.

More Sentences
sympathy n. acıma
I don't want your sympathy.
Acımanı istemiyorum.

More Sentences
sympathy n. ilgi
We have a lot of sympathies in common.
Ortak bir sürü ilgimiz var.

More Sentences
sympathy n. sempati
It seems to be difficult to arouse any sympathy from an environmental standpoint.
Çevresel açıdan herhangi bir sempati uyandırmak zor görünüyor.

More Sentences
sympathy n. duygudaşlık
The mayor expressed his sympathy to all the families of the victims.
Belediye başkanı, tüm kurbanların ailelerine duygudaşlığını ifade etti.

More Sentences
sympathy adj. sempati gösteren
Spare me the sympathy.
Bana sempati gösterme.

More Sentences
Trade/Economic
sympathy n. anlayış
You can't expect much sympathy from Tom.
Tom'dan fazla anlayış bekleyemezsin.

More Sentences
Psychology
sympathy n. sempati
Asking people to vote as an expression of sympathy with a united Europe does not work.
İnsanlardan birleşik bir Avrupa'ya duydukları sempatinin bir ifadesi olarak oy kullanmalarını istemek işe yaramıyor.

More Sentences
General
sympathy n. halden anlama
sympathy n. sevgi
sympathy n. şefkat
sympathy n. tesir
sympathy n. iyi niyet
sympathy n. başkalarının duygularını paylaşma
sympathy n. uyum
sympathy n. harmoni
sympathy n. ahenk
sympathy n. uyuşma
sympathy n. yakınlık
sympathy n. empati
sympathy n. yakın ilişki
sympathy n. karşılıklı hassasiyet
sympathy n. karşılıklı yatkınlık
sympathy n. uyumluluk
sympathy n. ahenklilik
sympathy n. sadakatlilik
sympathy n. yakınlık hissi
sympathy n. bağlılık duygusu
sympathy n. titreşim enerjisini iletebilen cisimler arasındaki korelasyon
sympathy adj. yakınlık duyan
Trade/Economic
sympathy n. başkalarının duygularını paylaşma
Psychology
sympathy n. duygudaşlık
Physiology
sympathy n. organlar arası sempatik bağlantı ilişkisi
Philosophy
sympathy n. duygudaşlık

Sens de "sympathy" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 54 résultat(s)

Anglais Turc
General
sympathy card n. taziye kartı
Let's send Tom a sympathy card.
Tom'a bir taziye kartı gönderelim.

More Sentences
feel sympathy v. yakınlık duymak
Tom felt sympathy for Mary.
Tom Mary'ye yakınlık duydu.

More Sentences
sympathy strike n. destek grevi
mock sympathy n. alaycı sempati
mock sympathy n. sahte sempati
look for sympathy and understanding v. anlayış beklemek
expect sympathy v. anlayış beklemek
express one's sympathy for v. anlayıp paylaşmak (görüşü/fikri)
have sympathy for v. desteklemek (görüşü/fikri)
show sympathy v. halden anlamak
have sympathy for v. anlayıp paylaşmak (görüşü/fikri)
have sympathy for v. halini anlamak
gain sympathy v. sempati kazanmak
earn sympathy v. sempati kazanmak
gain sympathy v. sempati toplamak
earn sympathy v. sempati toplamak
attract sympathy v. sempati toplamak
express one's sympathy to v. acısını paylaştığını belirtmek
express one's sympathy to v. taziyede bulunmak
arouse sympathy v. sempati uyandırmak
Phrases
out of sympathy with (someone or something) expr. (birine/bir şeye) karşı duyduğu sempatiden dolayı
out of sympathy with (someone or something) expr. (birine/bir şeye) karşı anlayışından dolayı
out of sympathy with (someone or something) expr. (birine/bir şeye) bağlılığından dolayı
out of sympathy with (someone or something) expr. (birine/bir şeye) bağlılığı nedeniyle
out of sympathy with somebody/something expr. biriyle/bir şeyle aynı fikirde değil
out of sympathy with somebody/something expr. biriyle/bir şeyle uzlaşmış değil
out of sympathy with somebody/something expr. birini/bir şeyi anlamış değil
out of sympathy with somebody/something expr. birine/bir şeye karşı sempati beslemeyen
out of sympathy with somebody/something expr. birine/bir şeye karşı anlayışsız
out of sympathy with somebody/something expr. birinin/bir şeyin destekçisi değil
out of sympathy with somebody/something expr. birini/bir şeyi desteklemeye istekli/gönüllü değil
in sympathy with something expr. bir şeyle beraber
in sympathy with something expr. bir şeye bağlı olarak
in sympathy with something expr. bir şeyle birlikte
Colloquial
please accept my sympathy for your loss expr. başınız sağ olsun
please accept my sympathy for your loss expr. başın sağ olsun
please accept my sympathy for your loss expr. başın sağolsun
please accept my sympathy for your loss expr. başınız sağolsun
Idioms
tea and sympathy n. (bir bardak) çay ve (biraz) anlayış(ın halledemeyeceği birşey yoktur)
play for sympathy v. acındırmak
have a sympathy for one’s plight v. birisinin haline üzülmek
extend one's sympathy v. başsağlığı dilemek
come out in sympathy with v. grevdeki işçilerle dayanışmak için iş bırakma eylemi yapmak
extend one's sympathy to someone v. taziyelerini sunmak
extend sympathy v. başsağlığı dilemek
extend sympathy v. taziyelerini sunmak
Speaking
one's very sincere sympathy expr. derin taziyeler
one's deepest sympathy expr. derin taziyeler
one's very sincere sympathy expr. derin taziyeleri
one's deepest sympathy expr. derin taziyeleri
Trade/Economic
sympathy strike n. sempati grevi
Politics
exchange of sympathy n. karşılıklı anlayış
Computer
sympathy cards n. iyi niyet kartları
Statistics
sympathy effect n. sempati etkisi