Turc | Anglais | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | sendika üyesi | union member n. | ||
The union members were up in arms. Sendika üyeleri ayaklanmıştı. More Sentences |
||||
Trade/Economic | ||||
Trade/Economic | sendika üyesi | unionist n. |
Turc | Anglais | |
---|---|---|
Trade/Economic | ||
Trade/Economic | sendika üyesi işçileri çalıştıran yer | closed shop n. |
Industry | ||
Industry | çalışanların sıkıntılarını işverenle müzakere etmek üzere çalışanlar tarafından seçilen sendika üyesi | committeeman n. |
Industry | çalışanların sıkıntılarını işverenle müzakere etmek üzere seçtikleri sendika üyesi | shop chairman n. |