Anglais | Turc | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Common Usage | saga n. | destan | ||
Unfortunately it is another incident in the ongoing saga of accessing Strasbourg. Ne yazık ki bu olay Strazburg'a erişim konusunda süregelen destanda bir başka olaydır. More Sentences |
||||
General | ||||
General | saga n. | efsane | ||
The Terminator saga also has a television series. Terminatör efsanesinin bir de televizyon dizisi var. More Sentences |
||||
General | saga n. | menkıbe | ||
General | saga n. | bir grubun, mekanın veya sektörün dramatik tarihi | ||
General | saga n. | dramatik olaylar veya bölümler içeren çok uzun hikaye | ||
Literature | ||||
Literature | saga n. | orta çağ'da düz yazı şeklinde yazılmış, izlandalı veya norveçli önemli kimselerin, ailelerin başarılarını ve başlarından geçen olayları konu alan anlatı |
Turc | Anglais | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | sağa | to the right adv. | ||
The most recent Israeli Government reshuffle has resulted in a marked shift to the right. İsrail Hükümeti'nde yapılan son değişiklik, belirgin bir sağa kayışla sonuçlandı. More Sentences |
||||
General | sağa | right adv. | ||
General | sağa | right-hand adv. | ||
General | sağa | dextro pref. |