saplantılı - Turc Anglais Dictionnaire

saplantılı

Sens de "saplantılı" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 7 résultat(s)

Turc Anglais
General
saplantılı obsessive adj.
This problem is the clash of the idol's and obsessive fan's egos.
Bu sorun, idolün ve saplantılı hayranın egolarının çatışmasıdır.

More Sentences
saplantılı obsessed adj.
He was obsessed with the idea of travelling to exotic locations.
O egzotik yerlere seyahat etme fikrine saplantılıydı.

More Sentences
Psychology
saplantılı obsessive adj.
This problem is the clash of the idol's and obsessive fan's egos.
Bu sorun, idolün ve saplantılı hayranın egolarının çatışmasıdır.

More Sentences
General
saplantılı obsessional adj.
saplantılı all-consuming adj.
Colloquial
saplantılı hang up adj.
Psychology
saplantılı fixated adj.

Sens de "saplantılı" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 35 résultat(s)

Turc Anglais
General
saplantılı kimse crank n.
kızlardan kurulu pop gruplarına saplantılı biçimde hayran olan kimse girl-band geek n.
saplantılı meslek aşkı careerism n.
bir konu üzerinde saplantılı kimse monomaniac n.
saplantılı kimse fanatic n.
bir davaya veya fikre diğer kaygıları bir kenara itecek derecede saplantılı kimse monomaniacal adj.
saplantılı bir şekilde monomaniacally adv.
saplantılı bir şekilde obsessionally adv.
saplantılı bir şekilde obsessively adv.
Phrasals
(birine/bir şeye) saplantılı hung up (on someone or something) adj.
Colloquial
saplantılı düşünce tin hat n.
bilim, teknik, bilgisayar ve edebiyat gibi konular üzerinde saplantılı derecesinde bilgili kişilerin oluşturduğu alt kültür geek n.
Medical
saplantılı şekilde burnuyla oynama rhinotillexomania n.
saplantılı şekilde burnunu karıştırma rhinotillexomania n.
Psychology
saplantılı aşk limerence n.
türkiye ve türklere karşı saplantılı olma turkomania n.
saplantılı düşünce obsessive thought n.
saplantılı kişilik obsessional character n.
saplantılı bağlanma preoccupied attachment n.
saplantılı düşüncelere dalma obsessional brooding n.
saplantılı-zorlantılı kişi obsessive-compulsive person n.
saplantılı-zorlanımlı rahatsızlık obsessive-compulsive disorder n.
saplantılı-zorlanımlı kişilik obsessive-compulsive personality n.
bir konuya saplantılı kimse monomaniac n.
saplantılı kimse obsessive n.
aşırı saplantılı olma obsessiveness n.
aşırı saplantılı olma obsessivity n.
teknolojiye saplantılı derecede meraklı technophilic adj.
Literature
dante ve eserlerine saplantılı olma dantomania n.
Archaic
bir konuya saplantılı kimse monomane n.
Slang
teknolojiye olan saplantılı merak technomania n.
teknolojiye saplantılı derecede meraklı kimse technomaniac n.
saplantılı merak trip n.
bilim, teknik, bilgisayar, edebiyat gibi bir veya birden fazla konu üzerinde bilgili ve aşırı saplantılı olan, zeki, kültürlü, yetenekli ve entelektüel özelliklere sahip sıradışı veya tuhaf kişi geek n.
bilim, teknik, bilgisayar, edebiyat gibi bir veya birden fazla konu üzerinde bilgili ve aşırı saplantılı olan, zeki, kültürlü, yetenekli ve entelektüel özelliklere sahip sıradışı veya tuhaf kişi geke n.