Turc | Anglais | |||
---|---|---|---|---|
Idioms | ||||
Idioms | sıkı pazarlık | a hard bargain n. | ||
You drive a hard bargain. Sıkı pazarlık yapıyorsun. More Sentences |
||||
General | ||||
General | sıkı pazarlık | hard bargain n. | ||
General | sıkı pazarlık | horse trade n. | ||
General | sıkı pazarlık | horse-trade n. | ||
Colloquial | ||||
Colloquial | sıkı pazarlık | horse trading n. | ||
Colloquial | sıkı pazarlık | horse-trading n. | ||
Trade/Economic | ||||
Trade/Economic | sıkı pazarlık | hose trading n. |
Turc | Anglais | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | sıkı pazarlık yapan kimse | higgler n. | ||
General | sıkı pazarlık eden kimse | chafferer n. | ||
General | sıkı pazarlık etmek | haggle v. | ||
General | sıkı pazarlık yapmak | higgle v. | ||
General | sıkı bir pazarlık yaparak fiyatı çok indirmek | drive a hard bargain v. | ||
General | sıkı bir pazarlık sonucu birçok şey elde etmek | drive a hard bargain v. | ||
General | sıkı pazarlık yapmak | drive a hard bargain v. | ||
General | sıkı pazarlık yapmak | horse-trade v. | ||
General | sıkı pazarlık yapmak | prig [scotland] v. | ||
Trade/Economic | ||||
Trade/Economic | sıkı pazarlık yapmak | haggle v. | ||
Trade/Economic | sıkı pazarlık yapmak | huckster v. | ||
Law | ||||
Law | sıkı pazarlık etme | badger n. | ||
Slang | ||||
Slang | sıkı pazarlık yapmak | jew v. | ||