Turc | Anglais | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | ortaya çıkarılmış | dug up (dig up) adj. | ||
Tom hired a private investigator to dig up dirt on his wife and her lover. Tom, karısı ve onun aşığının kirli çamaşırlarını ortaya çıkarmak için özel bir dedektif tuttu. More Sentences |
||||
General | ortaya çıkarılmış | unearthed adj. | ||
General | ortaya çıkarılmış | unbare adj. |