| Anglais | Turc | |||
|---|---|---|---|---|
| Common Usage | ||||
| Common Usage | needy adj. | muhtaç | ||
|
It is supplied to the most needy through European Union NGOs, the Red Cross and United Nations Organisations. Avrupa Birliği STK'ları, Kızıl Haç ve Birleşmiş Milletler Örgütleri aracılığıyla en muhtaç kişilere sağlanmaktadır. More Sentences |
||||
| General | ||||
| General | needy n. | yoksullar | ||
|
Tom is kind of needy. Tom biraz yoksul. More Sentences |
||||
| General | needy adj. | fakir | ||
|
We do this to help the needy. Biz bunu fakirlere yardım etmek için yaparız. More Sentences |
||||
| General | needy adj. | muhtaç | ||
|
It is supplied to the most needy through European Union NGOs, the Red Cross and United Nations Organisations. Avrupa Birliği STK'ları, Kızılhaç ve Birleşmiş Milletler Örgütleri aracılığıyla en muhtaç kişilere ulaştırılmaktadır. More Sentences |
||||
| General | needy adj. | ihtiyacı olan | ||
|
God helps the needy. Tanrı ihtiyacı olana yardım eder. More Sentences |
||||
| General | needy adj. | ihtiyaç sahibi | ||
|
We should help the needy. İhtiyaç sahiplerine yardım etmeliyiz. More Sentences |
||||
| General | needy n. | maddi durumu yetersiz kimse | ||
| General | needy n. | muhtaç durumdakiler | ||
| General | needy adj. | varlıksız | ||
| General | needy adj. | düşkün | ||
| General | needy adj. | yoksul | ||
| General | needy adj. | garip | ||
| General | needy adj. | ilgi/alaka/dikkat isteyen/bekleyen | ||
| General | needy adj. | yardım/destek bekleyen | ||
| Anglais | Turc | |||
|---|---|---|---|---|
| General | ||||
| General | the needy n. | yoksullar | ||
|
They've helped the needy. Onlar yoksullara yardım etti. More Sentences |
||||
| General | the needy n. | aceze | ||
| General | national assistance for needy soldier families in turkey n. | muhtaç asker ailelerine yardım | ||
| General | needy people n. | aceze | ||
| General | needy persons n. | muhtaçlar | ||
| General | needy persons n. | muhtacin | ||
| General | needy-indigent person n. | yardıma muhtaç insan | ||
| General | needy pilgrims n. | aceze-i hüccac | ||
| General | become needy v. | muhtaç duruma düşmek | ||
| General | become needy v. | muhtaç hale gelmek | ||
| General | become needy v. | muhtaç hale düşmek | ||
| Politics | ||||
| Politics | temporary assistance for needy families (tanf) n. | (abd) ihtiyaç halindeki aileler için geçici yardım | ||
| Politics | temporary assistance for needy families (tanf) n. | (abd) ihtiyacı olan aileler için geçici yardım | ||
