Anglais | Turc | |||
---|---|---|---|---|
Psychology | ||||
Psychology | manipulative adj. | manipülatif | ||
Secondly, Europe must not remain inert in face of such disturbing manipulative operations. İkincisi Avrupa bu tür rahatsız edici manipülatif operasyonlar karşısında hareketsiz kalmamalıdır. More Sentences |
||||
General | ||||
General | manipulative adj. | elle hareket ettirmeye özgü | ||
General | manipulative adj. | çıkarcı (kimse) | ||
General | manipulative adj. | el becerisine ait | ||
General | manipulative adj. | çıkarcı (davranış) | ||
General | manipulative adj. | hileli | ||
General | manipulative adj. | kendi çıkarları için başkalarını kullanan | ||
Math | ||||
Math | manipulative n. | motor becerilerini geliştirmek ve özellikle matematikteki soyut kavramları anlayabilmek için elle hareket ettirmek veya düzenlemek üzere tasarlanmış çeşitli nesneler |