Turc | Anglais | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Common Usage | kaşımak | scratch v. | ||
All summer, I was scratching from the mosquito bites on my body. Bütün yaz boyunca vücudumdaki sivrisinek ısırıkları yüzünden kaşınıp durdum. More Sentences |
||||
General | ||||
General | kaşımak | scratch v. | ||
You should try not to scratch insect bites. Böcek ısırıklarınızı kaşımamaya çalışmalısınız. More Sentences |
||||
General | kaşımak | claw [scotland] v. | ||
General | kaşımak | crache [obsolete] v. | ||
General | kaşımak | cratch [obsolete] v. | ||
General | kaşımak | scrat [dialect] [uk] v. | ||
Phrasals | ||||
Phrasals | kaşımak | scratch at v. |
Turc | Anglais | |
---|---|---|
General | ||
General | kafasını kaşımak | scratch one's head v. |
General | birinin sırtını kaşımak | scratch someone's back v. |
General | sırt kaşımak | backscratch v. |
General | (cildi) kaşımak | scrawp [dialect] v. |
Phrasals | ||
Phrasals | sırtını kaşımak | scratch back v. |
Idioms | ||
Idioms | tırnak kaşımak | stir the pot v. |
Idioms | (biri) kafasını kaşımak | be scratching (one's) head v. |
Idioms | kafasını kaşımak | be scratching your head v. |
Idioms | kafasını kaşımak | scratch your head v. |
Medical | ||
Medical | vücudun kaşımak için uzanılamayan yeri | acnestis n. |