Turc | Anglais | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | kıtalar | continents n. | ||
Both were obsessed with their own narrow vision of the unification of their continents. Her ikisi de kıtalarının birleşmesine ilişkin kendi dar vizyonlarına takıntılıydı. More Sentences |
||||
General | kıtalar | troops n. | ||
General | kıtalar | numbers [obsolete] n. | ||
Military | ||||
Military | kıtalar | troops n. |
Turc | Anglais | |
---|---|---|
General | ||
General | puslu kıtalar atlası | the atlas of misty continents n. |
General | kıtalar arası | cross-continental adj. |
Marine | ||
Marine | kıtalar arası yolculuklar için kullanılan ingilizce ifade | long-haul adj. |
Literature | ||
Literature | kelimelerine sırayla birer hece veya ölçü birimi eklenen kıtalar yazma | rhopalism n. |
Military | ||
Military | ağır kıtalar arası balistik füze | heavy icbm n. |
Military | bindirilmiş kıtalar | mounted troops n. |
Military | havadan taşınan kıtalar | air transported troops n. |
Military | havadan indirilen kıtalar | air landing troops n. |
Military | kıtalar arası balistik füze | intercontinental ballistic missile n. |
Military | muharip kıtalar | combat troops n. |
Military | muharip kıtalar | combatant troops n. |
Military | özel kıtalar | special troops n. |
Military | taktik kıtalar | tactical troops n. |
Military | abd ordusunda bulunan üç aşamalı kıtalar arası balistik füze | minuteman n. |