incisive - Turc Anglais Dictionnaire

incisive

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Sens de "incisive" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 16 résultat(s)

Anglais Turc
General
incisive adj. keskin
Prime Minister, I welcome this frank, incisive, active start to our cooperation and the friendly atmosphere too.
Sayın Başbakan, işbirliğimizin bu samimi, keskin, aktif başlangıcını ve dostane atmosferi memnuniyetle karşılıyorum.

More Sentences
incisive adj. isabetli
Prime Minister, I welcome this frank, incisive, active start to our cooperation and the friendly atmosphere too.
Sayın Başbakan, işbirliğimizin bu samimi, isabetli, faal başlangıcını ve dostane atmosferi memnuniyetle karşılıyorum.

More Sentences
incisive adj. kesici
incisive adj. acı
incisive adj. dokunaklı
incisive adj. zeki
incisive adj. zekice
incisive adj. sivri
incisive adj. soruna doğrudan eğilen
incisive adj. direkt
incisive adj. sert
Medical
incisive adj. insisiv
Dentistry
incisive adj. kesici dişlere ait
incisive adj. kesici dişlerle ilgili
incisive adj. kesici dişlerin yanında bulunan
Zoology
incisive adj. keskin uçlu

Sens de "incisive" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 3 résultat(s)

Anglais Turc
General
incisive glance n. delici bakış
incisive glance n. keskin bakış
Medical
incisive bone n. keserdiş kemiği