idam etmek - Turc Anglais Dictionnaire

idam etmek

Sens de "idam etmek" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 8 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
idam etmek execute v.
So they know his conviction is unsafe, but he could still be executed.
Yani mahkumiyetinin güvenli olmadığını biliyorlar ama yine de idam edilebilir.

More Sentences
General
idam etmek hang v.
He was hanged for murder.
O, cinayetten idam edildi.

More Sentences
idam etmek put to death v.
Tom was put to death finally.
Tom nihayet idam edildi.

More Sentences
idam etmek gibbet v.
idam etmek dispatch v.
idam etmek do to death v.
idam etmek mortify [obsolete] v.
idam etmek dislive [obsolete] v.

Sens de "idam etmek" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 26 résultat(s)

Turc Anglais
General
giyotinle idam etmek guillotine v.
The criminal was sentenced to be guillotined for his crime.
Suçlunun işlediği suçtan dolayı giyotinle idam edilmesine karar verildi.

More Sentences
elektrikli sandalyede idam etmek electrocute v.
boğarak idam etmek garrote v.
giyotin ile idam etmek guillotine v.
boğarak idam etmek garotte v.
elektrikli sandalyede idam etmek fry v.
boğarak idam etmek garrotte v.
birini idam etmek put someone to death v.
elektrikle idam etmek electrocute v.
asarak idam etmek execute by hanging v.
asarak idam etmek hang v.
asarak idam etmek nub [obsolete] v.
tekerleğe bağlayıp çekerek idam etmek break upon a wheel v.
asarak idam etmek top v.
kazığa vurarak idam etmek empale v.
yakarak idam etmek için etrafını çalı çırpıyla çevrelemek faggot v.
yakarak idam etmek için etrafını çalı çırpıyla çevrelemek fagot v.
Colloquial
elektrikli sandalyede idam etmek burn v.
Idioms
elektrikli sandalyede idam etmek give (someone) the chair [us/south africa] v.
elektrikli sandalye ile idam etmek give (someone) the chair [us/south africa] v.
elektrikli sandalyede idam etmek give (one) the chair v.
(birini) idam etmek put (one) to death v.
Law
asarak idam etmek hang v.
elektrikli sandalyeyle idam etmek electrocute v.
idam kararını iptal etmek vacate a death sentence v.
Archaic
asarak idam etmek stretch v.