Turc - Anglais
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais Phrases
Synonymes
Phrases
Outils
Ressources
A propos de nous
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
Éteindre les lumières
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonymes
Outils
Ressources
A propos de nous
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
EN-TR
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Espagnol - Anglais
Français - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais Phrases
Turc - Anglais
Espagnol - Anglais
Cacher l'historique
Détails de l'historique
Effacer l'historique
Historique :
sis kutusu
ayak üstü bir şeyler yemek
spitze sein
(birini biri/bir şey) hakkında kısaca bilgilendirmek
sık gidilen yer
have a spring in one's step
yayık altı suyu
içinde kalmak
Historique
Phrases
Sens de
"içinde kalmak"
dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 5 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
Phrasals
1
Phrasals
içinde kalmak
remain within (something)
v.
2
Phrasals
içinde kalmak
lie within
v.
3
Phrasals
içinde kalmak
remain on
v.
4
Phrasals
içinde kalmak
remain within
v.
Idioms
5
Idioms
içinde kalmak
engulf in
v.
Sens de
"içinde kalmak"
avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 83 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
General
1
General
hayretler içinde kalmak
be astounded
v.
I
was astounded.
Hayretler içinde kaldım.
More Sentences
2
General
hayretler içinde kalmak
be thunderstruck
v.
Tom
was thunderstruck.
Tom
hayretler içinde kalmıştı.
More Sentences
Phrasals
3
Phrasals
alevler içinde kalmak
go up
v.
All of a sudden, the barn
went up
in flames.
Birdenbire ahır
alevler içinde kaldı.
More Sentences
Idioms
4
Idioms
alevler içinde kalmak
burst into flames
v.
The car turned over and
burst into flames.
Araba ters döndü ve
alevler içinde kaldı.
More Sentences
General
5
General
evin içinde kalmak
stay in
v.
6
General
hayretler içinde kalmak
be lost in amazement
v.
7
General
ter içinde kalmak
sweat buckets
v.
8
General
kan ter içinde kalmak
sweat blood
v.
9
General
ter içinde kalmak (at)
lather
v.
10
General
şaşkınlık içinde kalmak
be struck with consternation
v.
11
General
kanlar içinde kalmak
be drenched in blood
v.
12
General
kan revan içinde kalmak
be drenched in blood
v.
13
General
alevler içinde kalmak
burn into flames
v.
14
General
dehşet içinde kalmak
be horrified
v.
15
General
alevler içinde kalmak
catch fire
v.
16
General
içinde ukde kalmak
feel regretfull about something
v.
17
General
içinde ukde kalmak
regret not
v.
18
General
sınırlar içinde kalmak
hold
v.
Phrasals
19
Phrasals
baştan aşağı bir şeyin içinde olmak/kalmak
welter in something
v.
20
Phrasals
içinde kalmak/durmak
stay within something
v.
21
Phrasals
su/bir sıvı içinde kalmak
drip with (something)
v.
22
Phrasals
su/bir sıvı içinde kalmak
drip with something
v.
23
Phrasals
bir şeyin içinde sabit kalmak
stick in something
v.
24
Phrasals
(bir şeyin/yerin) içinde kalmak/durmak
keep within (something or some place)
v.
25
Phrasals
(bir şeyin/yerin) sınırları içinde kalmak
keep within (something or some place)
v.
26
Phrasals
sıcaktan ter içinde kalmak
melt in
v.
27
Phrasals
yara bere içinde kalmak
bruise up
v.
28
Phrasals
(bir şey) içinde kalmak
burst into (something)
v.
29
Phrasals
(bir şey) içinde kalmak
burst out into (something)
v.
30
Phrasals
(su/bir sıvı) içinde kalmak
drip with
v.
31
Phrasals
(birini/bir şeyi) delip içinde kalmak
penetrate into (someone or something)
v.
32
Phrasals
(bir grubun, kurumun) içinde kalmak
remain in (something or some place)
v.
33
Phrasals
içinde kalmak/durmak
stay within
v.
34
Phrasals
'-in içinde olmak/kalmak
welter in
v.
Colloquial
35
Colloquial
kan ter içinde olmak/kalmak
be all sweaty
v.
Idioms
36
Idioms
çalışmaktan kan ter içinde kalmak
work oneself up into a sweat
v.
37
Idioms
çalışmaktan kan ter içinde kalmak
work oneself up into a lather
v.
38
Idioms
içinde ukde kalmak
have a chip on one's shoulder about
v.
39
Idioms
kan ter içinde kalmak
sweat like a pig
v.
40
Idioms
kan ter içinde kalmak
sweat like a horse
v.
41
Idioms
kan ter içinde kalmak
sweat like a mule
v.
42
Idioms
kan ter içinde kalmak
be sweating up a storm
v.
43
Idioms
kan ter içinde kalmak
sweat like a butcher
v.
44
Idioms
kan ter içinde kalmak
be wringing wet
v.
45
Idioms
kan ter içinde kalmak
sweat blood
v.
46
Idioms
kan ter içinde kalmak
sweat bullets
v.
47
Idioms
kan ter içinde kalmak
be wet with sweat
v.
48
Idioms
kan ter içinde kalmak
be dripping wet
v.
49
Idioms
kan ter içinde kalmak
sweat like a bull
v.
50
Idioms
kan ter içinde kalmak
sweat like a pig
v.
51
Idioms
kan ter içinde kalmak
be sweating like a horse
v.
52
Idioms
kan ter içinde kalmak
be dripping
v.
53
Idioms
kan ter içinde kalmak
be soaking wet
v.
54
Idioms
kan ter içinde kalmak
sweat like a dog
v.
55
Idioms
kan ter içinde kalmak
be sweating like a mule
v.
56
Idioms
kan ter içinde kalmak
sweat like a hog
v.
57
Idioms
kan ter içinde kalmak
sweat profusely
v.
58
Idioms
kan ter içinde kalmak
be wringing wet with sweat
v.
59
Idioms
kan ter içinde kalmak
sweat like hell
v.
60
Idioms
kan ter içinde kalmak
sweat like horse
v.
61
Idioms
kan ter içinde kalmak
be drenched
v.
62
Idioms
kan ter içinde kalmak
be pouring
v.
63
Idioms
kan ter içinde kalmak
be soaked with sweat
v.
64
Idioms
kan ter içinde kalmak
be sweating a lot
v.
65
Idioms
kan ter içinde kalmak
sweat like a race horse
v.
66
Idioms
kan ter içinde kalmak
sweat like a trooper
v.
67
Idioms
kan ter içinde kalmak
sweat like an ox
v.
68
Idioms
kan ter içinde kalmak
sweat like the devil
v.
69
Idioms
kan ter içinde kalmak
be drenched with sweat
v.
70
Idioms
kan ter içinde kalmak
be dripping with sweat
v.
71
Idioms
kan ter içinde kalmak
be melting
v.
72
Idioms
kan ter içinde kalmak
sweat like mad
v.
73
Idioms
kan ter içinde kalmak
be sweating bullets
v.
74
Idioms
kan ter içinde kalmak
be worn to a shadow
v.
75
Idioms
hayretler içinde kalmak
make (someone's) jaw drop
v.
76
Idioms
uzun süre kullanılmamaktan toz içinde kalmak
catch dust
v.
77
Idioms
uzun süre kullanılmamaktan toz içinde kalmak
collect dust
v.
78
Idioms
uzun süre kullanılmamaktan toz içinde kalmak
gather dust
v.
79
Idioms
ter içinde kalmak
be in a sweat
v.
80
Idioms
boğazına/gırtlağına kadar (bir şeyin) içinde olmak/kalmak
be up to (one's) chin in (something)
v.
81
Idioms
boğazına/gırtlağına kadar bir şeyin içinde olmak/kalmak
be up to your ears in something
v.
82
Idioms
alevler içinde kalmak
burst into flame
v.
83
Idioms
içinde ukde kalmak
have a chip on your shoulder
v.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of içinde kalmak
×
Term Options
Proposer une traduction/Corriger
Français Anglais Dictionnaire
Espagnol Anglais Dictionnaire
Allemand Anglais Dictionnaire
Anglais Synonymes Dictionnaire
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy