| Anglais | Turc | |||
|---|---|---|---|---|
| General | ||||
| General | heartland n. | (mecaz) kalp | ||
|
The heartland of the country is known for its agricultural productivity. Ülkenin kalbi tarımsal verimliliğiyle ünlüdür. More Sentences |
||||
| General | heartland n. | bir yerin/kültürün kalbi | ||
| General | heartland n. | bir yerin/kültürün kalbinin attığı yer | ||
| General | heartland n. | amerika'da geleneksel değerlerin baskın olduğu merkezi coğrafi bölge | ||
| General | heartland n. | can damarı | ||
| General | heartland n. | en önemli yer | ||
| General | heartland n. | iç ülke | ||
| General | heartland n. | memleketin taarruzdan korunmuş, ekonomik ve politik bakımdan kendine yeten iç kısımları | ||
| Geography | ||||
| Geography | heartland n. | bir bölgenin en merkezi ya da önemli kısmı | ||
| Anglais | Turc | |
|---|---|---|
| General | ||
| General | heartland of europe n. | avrupa’nın göbeği |
