hazımsızlık - Turc Anglais Dictionnaire

hazımsızlık

Sens de "hazımsızlık" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 9 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
hazımsızlık indigestion n.
I do not wish to run the risk of indigestion before lunch today.
Bugün öğle yemeğinden önce hazımsızlık riski yaşamak istemiyorum.

More Sentences
General
hazımsızlık dyspepsia n.
The spicy meal caused us discomfort and dyspepsia.
Baharatlı yemek bizde rahatsızlık ve hazımsızlık yaptı.

More Sentences
Medical
hazımsızlık dyspepsia n.
The spicy meal caused us discomfort and dyspepsia.
Baharatlı yemek bizde rahatsızlık ve hazımsızlık yaptı.

More Sentences
hazımsızlık indigestion n.
I do not wish to run the risk of indigestion before lunch today.
Bugün öğle yemeğinden önce hazımsızlık riski yaşamak istemiyorum.

More Sentences
General
hazımsızlık digestive troubles n.
hazımsızlık upset n.
hazımsızlık indigestive adj.
Idioms
hazımsızlık sour stomach n.
Medical
hazımsızlık dyspepsy n.

Sens de "hazımsızlık" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 7 résultat(s)

Turc Anglais
General
hazımsızlık çeken kimse dyspeptic n.
hazımsızlık çeken dyspeptic adj.
hazımsızlık çekercesine sinirli atrabilious [rare] adj.
Pathology
yetersiz sindirim veya hazımsızlık ile karakterize bir bozukluk apepsia n.
yetersiz sindirim veya hazımsızlık ile karakterize bir bozukluk apepsy n.
hazımsızlık sebebiyle midede oluşan tanecikli birikinti saburra n.
Pharmaceutics
mide bulantısı, hazımsızlık ve ishali tedavi etmek için kullanılan bir salisilat bismuth subsalicylate n.