harcamalar - Turc Anglais Dictionnaire

harcamalar

Sens de "harcamalar" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 11 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
harcamalar expenses n.
This means that high expenses and much bureaucracy are involved in spending these funds.
Bu da bu fonların harcanmasında yüksek harcamalar ve çok fazla bürokrasinin söz konusu olduğu anlamına gelmektedir.

More Sentences
General
harcamalar expenditures n.
This excludes extraordinary earthquake related fiscal expenditures, amounting to about 1%% of GDP.
GSYH’nin yaklaşık %1%’si tutarında olan, depremle ilgili olağanüstü bütçe harcamaları buna dahil değildir.

More Sentences
Trade/Economic
harcamalar expenses n.
Half of the 1999 expenses are recorded under the common agricultural policy.
1999 yılı harcamalarının yarısı ortak tarım politikası kapsamında kaydedilmiştir.

More Sentences
General
harcamalar outlay n.
harcamalar outgoings n.
Trade/Economic
harcamalar consumptions n.
harcamalar disbursements n.
harcamalar outgoes n.
harcamalar outlays n.
harcamalar outlay n.
harcamalar outgoings n.

Sens de "harcamalar" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 56 résultat(s)

Turc Anglais
Politics
sosyal harcamalar social spending n.
You have also said that we must spend better, we want to move towards basic social spending such as education.
Ayrıca daha iyi harcama yapmamız gerektiğini, eğitim gibi temel sosyal harcamalara yönelmek istediğimizi söylediniz.

More Sentences
Military
askeri harcamalar military spending n.
The report therefore recommends that the Member States increase their military spending.
Bu nedenle rapor, Üye Devletlere askeri harcamalarını artırmalarını tavsiye etmektedir.

More Sentences
General
ödenekler ve harcamalar appropriations and expenditures n.
tahsisat ve harcamalar appropriations and expenditures n.
sosyal harcamalar social spendings n.
askeri harcamalar military spendings n.
zorunlu olmayan harcamalar discretionary spending n.
harcamalar açısından ılımlı olma modestness n.
harcamalar açısından uygun olma modestness n.
küçük harcamalar incidentals n.
Proverb
görünmeyen küçük harcamalar zamanla tüm kaynakları/sermayeyi tüketir beware of little expenses; a small leak will sink a great ship
Idioms
kişisel harcamaları için ayrılan şirket hesabından gereksiz ya da düzmece harcamalar yapmak pad one's expense account v.
kişisel harcamaları için ayrılan şirket hesabından gereksiz ya da düzmece harcamalar yapmak pad the expense account v.
Trade/Economic
mülkün kullanımına ilişkin harcamalar carrying charge n.
bağımsız harcamalar autonomous expenditures n.
beklenmedik harcamalar out-of-pocket requirements n.
bağımsız harcamalar autonomous expenditure n.
brüt milli harcamalar gross national expenditure n.
cari harcamalar nonexhaustive expenditure n.
cari harcamalar recurring expenditure n.
çeşitli harcamalar miscellaneous expenditures n.
cari harcamalar current expenditures n.
cari harcamalar current expenditures n.
dondurulmuş harcamalar capitalized expenditures n.
ekonomiyi durgunluktan kurtarmak ve ekonomik faaliyetleri canlandırmak amacıyla devletin piyasaya para pompalayarak satınalma gücünü artırmaya yönelik yaptığı harcamalar pump priming n.
ek harcamalar additional expenses n.
gayri safi milli harcamalar gross national expenditures n.
gayrisafi milli harcamalar gross national expenditure n.
genel harcamalar general expenditures n.
harcamalar üzerinden alınan vergi expenditure tax n.
harcamalar üzerinden alınan vergiler excise tax n.
harcamalar eğrisi outlay curve n.
ihtiyari harcamalar discretionary spending n.
ihtiyari harcamalar fonu discretionary income n.
kesinleşmemiş maliyet veya harcamalar undue cost or effort n.
maliyetler ve harcamalar costs and expenses n.
olağan harcamalar ordinary expenditures n.
otonom harcamalar autonemous spending n.
ön harcamalar preliminary expenses n.
sermaye malı satın almak veya sermaye malının değerini artırmaya yönelik harcamalar capital expenditures n.
sosyal harcamalar social expenditures n.
toplam harcamalar total expenditures n.
toplam ulusal harcamalar national expenditure n.
ufak tefek harcamalar outgoings n.
yapılan harcamalar expenditures made n.
sabit harcamalar fixed costs n.
(üniversitelerde) kitap, yiyecek gibi harcamalar için kullanılabilecek bir ödeme yöntemi flex dollars n.
küçük (harcamalar) incidental adj.
Law
giderler ve harcamalar costs and expenses n.
Politics
askeri harcamalar military expenditures n.
fakirler için olan harcamalar pro-poor spending n.
geriye yönelik olamayan harcamalar non-retroactivity n.
mevcut harcamalar current spending n.
yurtiçi harcamalar domestic spending n.
Computer
zaman ve harcamalar time expenses n.
Education
diğer harcamalar other expenses n.