güvenle

Sens de "güvenle" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 16 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	güvenle	securely adv.
Please make sure that your seat belt is securely fastened. Emniyet kemerinizin güvenle bağlanmış olduğundan emin olun. More Sentences
2	General	güvenle	confidently adv.
We can confidently expect them to keep moving smoothly and quickly. Onların sorunsuz ve hızlı bir şekilde ilerlemeye devam etmelerini güvenle bekleyebiliriz. More Sentences
3	General	güvenle	in safe adv.
4	General	güvenle	crousely adv.
5	General	güvenle	on trust adv.
6	General	güvenle	trustfully adv.
7	General	güvenle	confidingly adv.
8	General	güvenle	trustingly adv.
9	General	güvenle	safe adv.
10	General	güvenle	dependably adv.
11	General	güvenle	on faith adv.
12	General	güvenle	constantly [obsolete] adv.
13	General	güvenle	fiducially adv.
14	General	güvenle	sicker [scotland] adv.
15	General	güvenle	siker adv.
16	General	güvenle	surely adv.

Sens de "güvenle" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 24 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	arabanın güvenle kenara çekilebileceği yer	drive-off n.
2	General	güvenle yaşamak	live in safety v.
3	General	geleceğe güvenle bakmak	look to future with confidence v.
4	General	(geleceğe) güvenle bakmak	look to the future with confidence v.
5	General	geleceğe güvenle bakmak	be confident about the future v.
6	General	güvenle bakmak	look confidently v.
7	General	yola güvenle çıkmak	confidently set forth v.
8	General	güvenle yola çıkmak	confidently set forth v.
9	General	güvenle planlamak	count v.
10	General	ileriyi güvenle tahmin etmek	presume v.
11	General	güvenle korunmuş	warded adj.
12	General	kendine güvenle dolmuş	bucked up adj.
Idioms
13	Idioms	-i bilmenin verdiği güvenle	safe in the knowledge that... expr.
Trade/Economic
14	Trade/Economic	güvenle oy verme	voting trust n.
Technical
15	Technical	güvenle taşınabilir yük	safe load n.
16	Technical	işlemin güvenle izlenmesi	safe monitoring of the process n.
17	Technical	güvenle uçulabilir	airworthy adj.
Marine
18	Marine	dekompresyon sürecinin güvenle gerçekleşmesi için dalgıcın çeşitli derinliklerde durup dinlenme aşam	decompression tables n.
19	Marine	nehirden güvenle geçebilme	riverworthiness n.
20	Marine	geminin güvenle taşıyabileceği azami yelken miktarı	press of canvas n.
21	Marine	geminin güvenle taşıyabileceği azami yelken miktarı	press of sail n.
22	Marine	nehri güvenle geçebilen (tekne)	riverworthy adj.
Breeding
23	Breeding	güvenle muhafaza etmek	fank v.
Baseball
24	Baseball	kaleye güvenle ulaşmış	on adj.