gümrük birliği

Sens de "gümrük birliği" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 6 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
Trade/Economic
1	Trade/Economic	gümrük birliği	customs unions n.
Negotiations are underway for the extension of the Customs Union to services and public procurement. Gümrük Birliği’nin hizmetlere ve kamu alımlarına teşmil edilmesi için görüşmeler yapılmaktadır. More Sentences
2	Trade/Economic	gümrük birliği	tariff union n.
3	Trade/Economic	gümrük birliği	customs union n.
4	Trade/Economic	gümrük birliği	customs union n.
5	Trade/Economic	gümrük birliği	zollverein n.
Law
6	Law	gümrük birliği	customs union n.

Sens de "gümrük birliği" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 15 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	gümrük birliği müzakere süreci	customs union negotiation process n.
Trade/Economic
2	Trade/Economic	gümrük birliği kararı	customs union decision n.
3	Trade/Economic	gümrük birliği ortak komitesi	customs union joint committee n.
4	Trade/Economic	gümrük birliği anlaşması	customs union agreement n.
Politics
5	Politics	avrupa birliği gümrük bölgesi	customs territory of the community n.
6	Politics	güney afrika gümrük birliği	sacu n.
7	Politics	güney afrika gümrük birliği	south african customs union n.
8	Politics	gümrük birliği ve türkiye	the costums union and turkey n.
9	Politics	merkezi afrika ekonomik ve gümrük birliği	central african customs and economic union n.
10	Politics	vergilendirme ve gümrük birliği	taxation and customs union n.
11	Politics	vergilendirme ve gümrük birliği genel müdürlüğü	directorate-general for taxation and customs union n.
Institutes
12	Institutes	güney afrika gümrük birliği	south african customs union (sacu) n.
13	Institutes	türkiye-at gümrük birliği ortak komitesi	ec-turkey customs union joint committee n.
14	Institutes	alman gümrük birliği	zollverein n.
15	Institutes	alman gümrük birliği	german customs union n.