göz önünde bulundurmak - Turc Anglais Dictionnaire

göz önünde bulundurmak

Sens de "göz önünde bulundurmak" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 25 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
göz önünde bulundurmak consider v.
The jury will consider all the facts before they make a judgment.
Jüri bir karara varmadan önce tüm gerçekleri göz önünde bulunduracaktır.

More Sentences
General
göz önünde bulundurmak take into consideration v.
Just as the rapporteur stated, economic and ecological factors must be taken into consideration in this connection.
Raportörün de belirttiği gibi bu bağlamda ekonomik ve ekolojik faktörler göz önünde bulundurulmalıdır.

More Sentences
göz önünde bulundurmak bear in mind v.
We must all bear in mind the increasing volatility of the financial markets.
Hepimiz mali piyasaların artan oynaklığını göz önünde bulundurmalıyız.

More Sentences
Phrasals
göz önünde bulundurmak reckon with v.
In carrying out the plan, you should have reckoned with all possible difficulties.
Planı uygularken olası tüm zorlukları göz önünde bulundurmalıydınız.

More Sentences
Politics
göz önünde bulundurmak consider v.
We should look at the situation fairly and consider the underlying causes.
Duruma adil bir şekilde bakmalı ve altında yatan sebepleri göz önünde bulundurmalıyız.

More Sentences
General
göz önünde bulundurmak conceive v.
göz önünde bulundurmak to show regard to v.
göz önünde bulundurmak take in consideration v.
göz önünde bulundurmak show regard to v.
göz önünde bulundurmak pay regard to v.
göz önünde bulundurmak have in contemplation v.
göz önünde bulundurmak see about a thing v.
göz önünde bulundurmak envision v.
göz önünde bulundurmak mark v.
göz önünde bulundurmak revolve v.
göz önünde bulundurmak impute [obsolete] v.
göz önünde bulundurmak fame v.
göz önünde bulundurmak prepend v.
Phrasals
göz önünde bulundurmak take for v.
göz önünde bulundurmak keep in sight v.
göz önünde bulundurmak figure on v.
Idioms
göz önünde bulundurmak take stock v.
göz önünde bulundurmak be blowing in the wind [us] v.
göz önünde bulundurmak take something on board v.
Archaic
göz önünde bulundurmak poise v.

Sens de "göz önünde bulundurmak" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 29 résultat(s)

Turc Anglais
General
ihtimali göz önünde bulundurmak entertain the possibility v.
sabit bir fiyatla ileride satın alma hakkını göz önünde bulundurmak buy the refusal v.
Phrasals
bir şeyi göz önünde bulundurmak allow something for something v.
önceden göz önünde bulundurmak allow for v.
bir şeyi göz önünde bulundurmak allow something for something v.
önceden göz önünde bulundurmak allow for v.
(birini/bir şeyi) göz önüne almak/göz önünde bulundurmak look at (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) göz önünde bulundurmak reckon with (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) göz önünde bulundurmak think about (someone or something) v.
Colloquial
(bir bilgiyi, tavsiyeyi, talimatı) göz önünde bulundurmak take home v.
… olduğunu göz önünde bulundurmak bear in mind that... expr.
göz önünde bulundurmak gerek ki mark you [old-fashioned] exclam.
Idioms
gelecekte olabilecekleri göz önünde bulundurmak take the longer view v.
gelecekte olabilecekleri göz önünde bulundurmak take the long view v.
bir şeyi göz önünde bulundurmak keep something in sight v.
(birini/bir şeyi) göz önünde bulundurmak bear (someone or something) in mind v.
birini/bir şeyi göz önünde bulundurmak keep somebody/something in mind v.
birini/bir şeyi göz önünde bulundurmak bear somebody/something in mind v.
birini/bir şeyi (biri/bir şey için) göz önünde bulundurmak keep someone or something in mind (for someone or something) v.
tüm olasılıkları göz önünde bulundurmak cover all bases v.
tüm olasılıkları göz önünde bulundurmak/düşünmek/ele almak cover all the bases [us] v.
tüm olasılıkları göz önünde bulundurmak/düşünmek/ele almak cover one's bases [us] v.
(birini/bir şeyi) göz önünde bulundurmak give ear to (someone or something) v.
(bir şeyi) göz önünde bulundurmak keep (something) in sight v.
(birini/bir şeyi) göz önünde bulundurmak take account of (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) göz önünde bulundurmak take into account (someone or something) v.
bir şeyi göz önünde bulundurmak take something into account v.
bir şeyi göz önünde bulundurmak take account of something v.
Slang
ayrıcalıklarını göz önünde bulundurmak check your privilege v.