expansive

HistoriquePhrases

Sens de "expansive" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 23 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
General

1	General	expansive adj.	geniş
The stabilisers are playing a role, they are allowing this expansive policy to take place. Dengeleyiciler bir rol oynamakta ve bu geniş kapsamlı politikanın gerçekleşmesine izin vermektedir. More Sentences
2	General	expansive adj.	genişleme
We need to be expansive. Genişlememiz gerekiyor. More Sentences
3	General	expansive adj.	taşkın
When you travel abroad, you feel very expansive, and it's easy to overspend in a mood like that. Yurt dışına seyahat ettiğinizde taşkın bir ruh haliniz olur ve böyle bir ruh hali içinde aşırı harcama yapmak kolaydır. More Sentences
4	General	expansive adj.	yayılan
5	General	expansive adj.	coşkun
6	General	expansive adj.	açılan
7	General	expansive adj.	engin
8	General	expansive adj.	ateşli
9	General	expansive adj.	açık sözlü
10	General	expansive adj.	açık
11	General	expansive adj.	içten
12	General	expansive adj.	genişleyen
13	General	expansive adj.	samimi
14	General	expansive adj.	yaygın
15	General	expansive adj.	büyük
16	General	expansive adj.	arkadaşça
17	General	expansive adj.	açık yürekli
18	General	expansive adj.	içten insan
19	General	expansive adj.	(geniş) kapsamlı
20	General	expansive adj.	devasa

21	General	expansive adj.	kocaman
Technical

22	Technical	expansive adj.	genleşen
Ottoman Turkish

23	Ottoman Turkish	expansive adj.	şümullü