Anglais | Turc | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Common Usage | ensure v. | sağlamak | ||
The hospitals ensure everyone's safety. Hastaneler herkesin güvenliğini sağlıyor. More Sentences |
||||
Common Usage | ensure v. | emin olmak | ||
Therefore, I also wanted to ensure that the report highlighted strong elements. Bu nedenle raporun güçlü unsurları vurguladığından da emin olmak istedim. More Sentences |
||||
General | ||||
General | ensure v. | temin etmek | ||
It is an absolute necessity to ensure that our assistance brings the highest added value possible. Yardımlarımızın mümkün olan en yüksek katma değeri sağlamasını temin etmek mutlak bir gerekliliktir. More Sentences |
||||
General | ensure v. | garanti etmek | ||
This treaty ensures peace. Bu antlaşma barışı garanti ediyor. More Sentences |
||||
General | ensure v. | garantilemek | ||
Careful preparations ensure success. Dikkatli hazırlıklar başarıyı garantiler. More Sentences |
||||
Law | ||||
Law | ensure v. | temin etmek | ||
Such a representative could work to ensure that assistance is provided to the Bhutanese refugee camps. Böyle bir temsilci Butanlı mülteci kamplarına yardım sağlanmasını temin etmek üzere çalışabilir. More Sentences |
||||
Common Usage | ||||
Common Usage | ensure v. | sağlama almak | ||
Common Usage | ensure v. | garantiye almak | ||
General | ||||
General | ensure v. | sigorta etmek | ||
General | ensure v. | emniyete almak | ||
General | ensure v. | hüküm altına almak | ||
General | ensure v. | kesinleştirmek | ||
General | ensure v. | korumak | ||
General | ensure v. | olmasını kesinleştirmek | ||
Trade/Economic | ||||
Trade/Economic | ensure v. | garantiye almak | ||
Trade/Economic | ensure v. | teminat altına almak | ||
Law | ||||
Law | ensure v. | sigorta etmek | ||
Technical | ||||
Technical | ensure v. | garantiye almak | ||
Technical | ensure v. | garantiye almak | ||
Technical | ensure v. | sağlamak temin etmek | ||