dik duran - Turc Anglais Dictionnaire

dik duran

Sens de "dik duran" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 3 résultat(s)

Turc Anglais
General
dik duran standing adj.
She is to be congratulated for standing her ground.
Dik durduğu için kendisini tebrik etmek gerekir.

More Sentences
dik duran upstanding adj.
The upstanding trees provided shade on a sunny day.
Dik duran ağaçlar güneşli bir günde gölge sağlıyordu.

More Sentences
Botanic
dik duran strict adj.

Sens de "dik duran" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 21 résultat(s)

Turc Anglais
General
dik duran şey upright n.
dik duran dikdörtgen şeklinde hanedan arması işareti billet n.
dik duran ağaçların çaplarının ölçüldüğü yükseklik breastheight n.
göz ile nesne arasında görüş hattına dik duran düzlem plan n.
dik duran bağlı ekin demetleri shock n.
dik konumda duran eşya prick [obsolete] n.
dik duran şey stander n.
dik duran şey stand-up n.
dik duran şey stickup n.
(kulaklar) dik duran prick adj.
(yaka) dik duran stand-up adj.
Technical
(mobilyalarda) yanındaki ahşaba dik açıyla duran kaplama kenarlığı crossbanding n.
Computer
dik duran bilgisayar çantası tower n.
genellikle dik duran orta boyutlu kişisel bilgisayar kasası mini-tower n.
Furniture
kaplamanın altında olup kaplamaya dik açılarla duran ahşap katmanı crossband n.
Marine Biology
neredeyse dik duran ağızları ve dikenli yüzgeçleri olan bir tropikal deniz balığı familyası antennariidae n.
neredeyse dik duran ağızları ve dikenli yüzgeçleri olan bir tropikal deniz balığı familyası family antennariidae n.
Zoology
kısmen dik duran (hayvan) semi-upright adj.
Botanic
ipçiklerin tepesinde dik duran başçıklar vertical anthers n.
Forestry
dik duran kuru ağaç kütüğü rampike n.
Archaeology
dik duran iki ayaklı ilkel primat memeliler familyası hominian n.