Turc - Anglais
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais Phrases
Synonymes
Phrases
Outils
Ressources
A propos de nous
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
Éteindre les lumières
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonymes
Outils
Ressources
A propos de nous
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
EN-TR
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Espagnol - Anglais
Français - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais Phrases
Turc - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Allemand - Anglais
Cacher l'historique
Détails de l'historique
Effacer l'historique
Historique :
clay china
çıkarlarını ön planda tutmak
maintenance period
throw (oneself) at (someone's) head
materials for ocean structures
eğer barış istiyorsan savaşa hazırlan
nominal list
derecho de retención marítimo
dağılan
Historique
Phrases
Sens de
"dağılan"
dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 6 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
General
1
General
dağılan
crumbly
adj.
2
General
dağılan
crumbling
adj.
3
General
dağılan
moldy
adj.
4
General
dağılan
rotten
adj.
5
General
dağılan
diffuse
adj.
Mechanic
6
Mechanic
dağılan
dissipative
adj.
Sens de
"dağılan"
avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 26 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
General
1
General
(saçılan, karıştırılan veya yanlış dağılan) baskı karakteri
pi
n.
2
General
(taşan, karıştırılan veya yanlış dağılan) matbaa harfi
pi
n.
3
General
sürmek (yağlı kolayca dağılan veya yapışkan bir şeyi bir yere)
smear with
v.
4
General
ışınlar şeklinde dağılan
radiate
adj.
5
General
dikkati kolayca dağılan
bird-witted
adj.
6
General
dikkati dağılan
distractable
adj.
Colloquial
7
Colloquial
akan/dağılan göz makyajından dolayı göz çevresinde meydana gelen siyahlık
coon eye(s)
n.
Idioms
8
Idioms
akan/dağılan göz makyajından dolayı göz çevresinde meydana gelen siyahlık
raccoon eyes
n.
9
Idioms
akan/dağılan göz makyajından dolayı göz çevresinde meydana gelen siyahlık
raccoon eye
n.
Politics
10
Politics
babil sürgünü'nden sonra dağılan yahudi kolonilerinin antik filistin'in dışına yerleşmesi
diaspora
n.
11
Politics
1954'te avustralya, britanya, fransa, yeni zelanda, pakistan, filipinler, tayland ve abd tarafından komünizmle mücadele etmek için kurulan ve 1977'de dağılan teşkilat
seato (southeast asia treaty organization)
abrev.
Medical
12
Medical
ağızda dağılan tablet
orally disintegrating tablet
n.
13
Medical
ağızda dağılan tablet
orodispersible tablet
n.
Anatomy
14
Anatomy
bacak ve ayağın iç yan kısımlarındaki deriye dallar şeklinde dağılan uyluk sinirinin bir dalı
nervus saphenus
n.
Pharmaceutics
15
Pharmaceutics
ağızda dağılan tablet
orally disintegrating tablet
n.
16
Pharmaceutics
ağızda dağılan tablet
orodispersible tablet
n.
Physics
17
Physics
tyndall olayında gökyüzünde dağılan mavimsi ışık
tyndall blue
n.
Biochemistry
18
Biochemistry
hücre bölünmesi esnasında kromozom oluşturmak için yoğunlaşmış hücre çekirdeğinden dağılan bir madde
chromatin
n.
Botanic
19
Botanic
tohum, meyve ve benzeri parçaları rüzgarla dağılan bitki
anemochore
n.
20
Botanic
birleşik devletler'in doğusuna dağılan parlak kırmızı renkli yaprakları olan bir çiçek
prairie fire
n.
21
Botanic
su ile dağılan tohumları olan
hydrochoric
adj.
History
22
History
babil sürgünü'nden sonra filistin'in dışına dağılan yahudi kolonilerinin yerleşimi
dispersion
n.
Military
23
Military
geriye dağılan parçalar
base spray
n.
Card
24
Card
kozsuz oynamaya uygun şekilde dengeli dağılan (el)
no-trump
adj.
Archaic
25
Archaic
dağılan şey
strewing
n.
26
Archaic
dağılan şey
strewment
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of dağılan
×
Term Options
Proposer une traduction/Corriger
Français Anglais Dictionnaire
Espagnol Anglais Dictionnaire
Allemand Anglais Dictionnaire
Anglais Synonymes Dictionnaire
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy