cesaret etmek

Sens de "cesaret etmek" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 15 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	cesaret etmek	venture v.
The average citizen will not venture into certain areas of our big cities after dusk. Ortalama bir vatandaş büyük şehirlerimizin belirli bölgelerine akşam karanlığından sonra girmeye cesaret edemez. More Sentences
2	General	cesaret etmek	dare v.
Will the European Union dare to demand the immediate end of this unjust, illegal and dangerous war? Avrupa Birliği bu haksız, yasa dışı ve tehlikeli savaşın derhal sona erdirilmesini talep etmeye cesaret edebilecek mi? More Sentences
3	General	cesaret etmek	make bold v.
4	General	cesaret etmek	durst v.
5	General	cesaret etmek	make bold to v.
6	General	cesaret etmek	take the liberty v.
7	General	cesaret etmek	hazard v.
8	General	cesaret etmek	adventure v.
9	General	cesaret etmek	aunter [obsolete] v.
10	General	cesaret etmek	mint [scotland] v.
11	General	cesaret etmek	oss [dialect] [uk] v.
12	General	cesaret etmek	osse [dialect] [uk] v.
13	General	cesaret etmek	have the courage to v.
14	General	cesaret etmek	skate v.
Idioms
15	Idioms	cesaret etmek	get the guts v.

Sens de "cesaret etmek" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 12 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	-meye cesaret etmek	temp to v.
2	General	söylemeye cesaret etmek	adventure v.
Phrasals
3	Phrasals	bir şeye cesaret etmek	get off v.
Idioms
4	Idioms	(bir şey yapmaya) cesaret/cüret etmek	have the brass face to (do something) v.
5	Idioms	(bir şey yapmaya) cesaret/cüret etmek	have the face to (do something) v.
6	Idioms	bir şeyi yapmaya cesaret etmek	have the brass balls to do something v.
7	Idioms	bir şeyi yapmaya cesaret etmek	have the brass neck to do something v.
8	Idioms	bir şeyi yapmaya cesaret etmek	have the brass to do something v.
9	Idioms	(kaba/mantıksız/yakışıksız bir şeyi yapmaya) cesaret etmek	have the gall to do something v.
10	Idioms	karmaşık, yabancı, yoğun bir şeye başlamaya cesaret etmek	jump off the deep end v.
11	Idioms	bir şeyi yapmaya cesaret etmek	have the neck to do something v.
12	Idioms	bir şeyi yapmaya cesaret etmek	have the nerve to do something v.