censorship - Turc Anglais Dictionnaire

censorship

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Sens de "censorship" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 11 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
censorship n. sansür
We can only achieve this in practice if censorship through violence is abolished.
Bunu pratikte ancak şiddet yoluyla sansür kaldırılırsa başarabiliriz.

More Sentences
General
censorship n. sansür
This leads to more censorship and less freedom of the press and freedom of speech.
Bu da daha fazla sansüre ve daha az basın ve ifade özgürlüğüne yol açmaktadır.

More Sentences
Trade/Economic
censorship n. sansür
Government censorship of foreign publications is rare.
Yabancı yayınlara yönelik hükümet sansürü nadirdir.

More Sentences
Computer
censorship n. sansür
So we do not need complex censorship and filtering systems in programmes.
Dolayısıyla programlarda karmaşık sansür ve filtreleme sistemlerine ihtiyacımız yok.

More Sentences
General
censorship n. sıkıdenetim
censorship n. sansür işleri
censorship n. denetim
censorship n. kınama
censorship n. sansürlük
censorship n. sansürcülük
Media
censorship n. yayından kaldırma

Sens de "censorship" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 25 résultat(s)

Anglais Turc
General
armed forces censorship n. silahlı kuvvetler sansürü
censorship mechanism n. sansür mekanizması
strict censorship n. sıkı sansür
Law
subjected to censorship adj. sansüre maruz kalmış
Politics
national censorship n. abd sınırları dahilindeki iletişim kanallarının sivil otoritelerce incelenmesi ve kontrolü
national censorship n. milli sansür
self-censorship n. oto sansür
subject the communication to censorship v. haberleşmeyi sansüre tabi tutmak
Computer
internet censorship n. internet sansürü
no more censorship expr. sansüre son
Military
military censorship n. askeri sansür
press censorship n. basın sansürü
unit censorship n. birlik sansürü
primary censorship n. esas sansür
base censorship n. esas sansür
prisoner of war censorship n. harp esirlerine uygulanan sansür
field press censorship n. sahra basın sansürü
armed forces censorship n. silahlı kuvvetler sansürü
civil censorship n. sivil sansür
primary censorship n. temel sansür
secondary censorship n. tali sansür
armed forces censorship n. silahlı kuvvetlerde bulunan kişiler arasında iletişimi kısıtlayan askeri sansür
field press censorship n. (abd'de) silahlı kuvvetlerin yetki alanındaki tüm haberlerin tabi olduğu güvenlik incelemesi
Theatre
dramatic censorship n. oyun yasaklanması
Cinema
municipal censorship n. belediye sansürü