Anglais | Turc | |||
---|---|---|---|---|
Technical | ||||
Technical | cadmium n. | kadmiyum | ||
Yet, these products contain toxic substances that are harmful to the environment such as lead, cadmium and mercury. Ancak bu ürünler kurşun, kadmiyum ve cıva gibi çevreye zararlı toksik maddeler içermektedir. More Sentences |
||||
Automotive | ||||
Automotive | cadmium n. | kadmiyum | ||
The proposal to substitute lead, mercury, cadmium, etc., is welcomed in principle. Kurşun, cıva, kadmiyum vb. Maddelerin ikame edilmesi önerisi ilke olarak memnuniyetle karşılanmaktadır. More Sentences |
||||
Chemistry | ||||
Chemistry | cadmium n. | kadmiyum | ||
The industry already voluntarily refrains from using cadmium in PVC products today. Endüstri bugün PVC ürünlerinde kadmiyum kullanmaktan gönüllü olarak kaçınmaktadır. More Sentences |
||||
Mining | ||||
Mining | cadmium n. | biraz demir ve az miktarda kadmiyum içeren çinko sülfür | ||
Chemistry | ||||
Chemistry | cadmium n. | kadmiyum (kimyasal simgesi cd) |