|
Catégorie |
Turc |
Anglais |
|
General |
|
1 |
General |
(süreçte) birbiriyle bağlantılı oluşma |
cline n.
|
|
The professor explained the cline of genetic variations.
Dersin hocası genetik varyasyonların birbiriyle bağlantılı oluşumunu açıkladı.
More Sentences
|
2 |
General |
bağlantılı olmak |
be linked v.
|
|
It is a prevalent belief, according to a nationwide poll in the United States, that Muslims are linked with terrorism.
ABD'de ülke çapındaki bir ankete göre Müslümanların terörle bağlantılı olduğu yaygın bir inançtır.
More Sentences
|
3 |
General |
bağlantılı olmak |
interconnect v.
|
|
Here we are dealing with familiar topics, of which there are, in essence, four, all of them closely interconnected.
Burada, özünde dört tane olan ve hepsi birbiriyle yakından bağlantılı olan tanıdık konularla uğraşıyoruz.
More Sentences
|
4 |
General |
bağlantılı olarak değerlendirmek |
set v.
|
|
The message of this play should be set against the current political chaos over Brexit.
Bu oyunun mesajı, Brexit'le ilgili mevcut siyasi kaosla bağlantılı olarak değerlendirilmelidir.
More Sentences
|
5 |
General |
yakından bağlantılı |
bound adj.
|
|
We have to deal with three issues that are closely bound up with each other.
Birbiriyle yakından bağlantılı olan üç konuyu ele almak zorundayız.
More Sentences
|
Phrasals |
|
6 |
Phrasals |
(biriyle/bir şeyle) bağlantılı olmak |
link to (someone or something) v.
|
|
Responsibility and duties must be linked to rights and eligibility.
Sorumluluk ve görevler, haklar ve uygunluk ile bağlantılı olmalıdır.
More Sentences
|
Phrases |
|
7 |
Phrases |
ile bağlantılı olarak |
in connection with expr.
|
|
However, a resolution of this type has already been made previously, in connection with the Auto-Oil decision.
Bununla birlikte bu tür bir karar daha önce Araç Yağı kararı ile bağlantılı olarak alınmıştır.
More Sentences
|
8 |
Phrases |
(bir şeyle) bağlantılı olarak |
in relation to (something) expr.
|
|
A number of you discussed this in relation to long-term action.
Bazılarınız bu konuyu uzun vadeli eylemlerle bağlantılı olarak tartıştı.
More Sentences
|
General |
|
9 |
General |
yerel bağlantılı küme |
locally connected set n.
|
|
10 |
General |
bağlantılı pazarlama |
relationship marketing n.
|
|
11 |
General |
birbiriyle bağlantılı olma |
interrelatedness n.
|
|
12 |
General |
çoğunlukla latin ülkelerinde belirli aziz ve dini kişiliklerle bağlantılı resmi tatiller |
fiesta n.
|
|
13 |
General |
yerel yay bağlantılı uzay |
locally arcwise connected space n.
|
|
|
14 |
General |
bağlantılı sefer |
connection n.
|
|
15 |
General |
yerel bağlantılı uzay |
locally connected space n.
|
|
16 |
General |
bağlantılı veri tabanları |
relational databases n.
|
|
17 |
General |
uyuşturucuyla bağlantılı şiddet |
drug-related violence n.
|
|
18 |
General |
seks bağlantılı |
x-linkage n.
|
|
19 |
General |
bağlantılı olma |
associableness n.
|
|
20 |
General |
bağlantılı olma |
associability n.
|
|
21 |
General |
geriye dönük/geçmişle bağlantılı psikoloji |
backward psychology n.
|
|
22 |
General |
bağlantılı sefer |
connexion n.
|
|
23 |
General |
birbiriyle bağlantılı ya da birbirine benzeyen insanların ya da şeylerin oluşturduğu grup |
constellation n.
|
|
24 |
General |
parçaları zincir gibi birbiri ile bağlantılı ilerleyen iş |
chainwork n.
|
|
25 |
General |
belirli bir yerde doğmuş veya büyümüş olan kadın için o yerle bağlantılı olarak kullanılan ifade |
native daughter n.
|
|
26 |
General |
belirli bir yerde doğmuş veya büyümüş olan erkek için o yerle bağlantılı olarak kullanılan ifade |
native son n.
|
|
27 |
General |
bağlantılı olan kimse/şey |
relater n.
|
|
28 |
General |
hepsi belirli bir mesele veya iş ile bağlantılı olan şey |
the whole concern n.
|
|
29 |
General |
bağlantılı veya yakından ilişkili üç öğeden oluşan küme |
trefoil n.
|
|
30 |
General |
bağlantılı olmama |
unrelatedness n.
|
|
31 |
General |
uyumsuz gibi görünen başka bir unsurla bağlantılı olduğu düşünülen şey |
blood brother n.
|
|
32 |
General |
(özellikle santeria diniyle bağlantılı olarak) bitki ve dinsel ürünlerin satıldığı dükkan |
botanica n.
|
|
33 |
General |
iki veya daha fazla bağlantılı yüzük |
gemel ring n.
|
|
34 |
General |
cinayet gibi suçlarla bağlantılı olmaları sebebiyle önem verilen nesneler |
murderabilia n.
|
|
35 |
General |
at yarışıyla bağlantılı kimseler |
connection [uk] n.
|
|
36 |
General |
bağlantılı olay |
connex [obsolete] n.
|
|
37 |
General |
başka bir şeyle bağlantılı olan şey |
concomitance n.
|
|
38 |
General |
birbiriyle bağlantılı şekilde birbiriyle var olma |
concomitancy n.
|
|
39 |
General |
bağlantılı şekilde bulunma |
concomitancy n.
|
|
40 |
General |
(bütün olarak ele alınan) bağlantılı öğeler grubu |
package n.
|
|
41 |
General |
hazır bilgisayar programı ile bağlantılı yazılım koleksiyonu |
package n.
|
|
42 |
General |
(özellikle tıpta veya sanatta) yakından bağlantılı beş şeyin kombinasyonu |
pentalogy n.
|
|
43 |
General |
yakından bağlantılı unsur |
first cousin n.
|
|
44 |
General |
bir dizi bağlantılı daireden oluşan apartman |
rooms n.
|
|
45 |
General |
yüzey üzerinde birbiriyle bağlantılı unsurlar |
superficies n.
|
|
46 |
General |
bağlantılı hareket |
synkinesis n.
|
|
47 |
General |
bağlantılı düzen |
syntax n.
|
|
48 |
General |
bağlantılı olmak |
cohere v.
|
|
49 |
General |
bağlantılı olmak |
correlate v.
|
|
50 |
General |
bağlantılı olmak (belirli bir seferle) |
connect with v.
|
|
51 |
General |
bağlantılı olmak |
communicate v.
|
|
52 |
General |
doğrudan bağlantılı olmak |
be directly related to v.
|
|
53 |
General |
doğrudan bağlantılı olmak |
be directly associated with v.
|
|
|
54 |
General |
doğrudan bağlantılı olmak |
be directly linked to v.
|
|
55 |
General |
doğrudan bağlantılı olmak |
be directly connected to v.
|
|
56 |
General |
bağlantılı olmak |
be connected with v.
|
|
57 |
General |
bağlantılı olmak |
associate with v.
|
|
58 |
General |
bağlantılı olmak |
connect with v.
|
|
59 |
General |
bağlantılı olmak |
correlate v.
|
|
60 |
General |
bağlantılı olmak |
keep v.
|
|
61 |
General |
bağlantılı olmak |
belong v.
|
|
62 |
General |
bağlantılı olmak |
hitch v.
|
|
63 |
General |
bağlantılı olmak |
corelate [uk] v.
|
|
64 |
General |
bağlantılı olarak anlamak |
set v.
|
|
65 |
General |
sosyal bağlantılı |
socially connected adj.
|
|
66 |
General |
içten bağlantılı |
endocentric adj.
|
|
67 |
General |
bağlantılı olabilen |
associable adj.
|
|
68 |
General |
stresle bağlantılı |
stress related adj.
|
|
69 |
General |
yaşla bağlantılı |
age-related adj.
|
|
70 |
General |
zaman bağlantılı |
time-related adj.
|
|
71 |
General |
ters bağlantılı |
back coupled adj.
|
|
72 |
General |
yaklaşımla bağlantılı |
approach-related adj.
|
|
73 |
General |
en iyi bağlantılı |
best-connected adj.
|
|
74 |
General |
empatiyle bağlantılı |
empathic adj.
|
|
75 |
General |
bağlantılı olmayan |
unconcerning adj.
|
|
76 |
General |
ayrılmaz bir şekilde bağlantılı |
inextricably linked with adj.
|
|
77 |
General |
bağlantılı olmayan |
unrelative adj.
|
|
78 |
General |
içmeyle bağlantılı |
bibitory adj.
|
|
79 |
General |
onunla bağlantılı |
her adj.
|
|
80 |
General |
kötü şans ile bağlantılı |
hoodoo adj.
|
|
81 |
General |
pek bağlantılı olmayan |
desultory adj.
|
|
82 |
General |
bağlantılı olmayı bırakan |
dismissive adj.
|
|
83 |
General |
doğal olarak bağlantılı |
incident adj.
|
|
84 |
General |
… ile bağlantılı |
its adj.
|
|
85 |
General |
emeklilik ile bağlantılı |
pensionable adj.
|
|
86 |
General |
sindirim sularının etkimesiyle bağlantılı |
peptic adj.
|
|
87 |
General |
düşmanlıkla bağlantılı |
feudal adj.
|
|
88 |
General |
yakından bağlantılı |
siamese adj.
|
|
89 |
General |
gezegenlerle bağlantılı |
sidereal adj.
|
|
90 |
General |
basit bağlantılı (uzay) |
simply connected adj.
|
|
91 |
General |
türünün diğer örnekleriyle bağlantılı olmayan |
free-standing adj.
|
|
92 |
General |
(tanrı/tanrısal sembol olarak) güneş ile bağlantılı |
solar adj.
|
|
93 |
General |
bağlantılı olarak |
correlatively adv.
|
|
94 |
General |
bağlantılı olarak |
engagedly adv.
|
|
95 |
General |
bağlantılı olarak |
relatedly adv.
|
|
96 |
General |
işe bağlı stres ile bağlantılı olarak |
in association with work-related stress adv.
|
|
97 |
General |
bağlantılı olarak |
adjunctly adv.
|
|
98 |
General |
bağlantılı bir şekilde |
relationally adv.
|
|
99 |
General |
dünyayla bağlantılı olarak |
terrestrially adv.
|
|
100 |
General |
atmosferle bağlantılı olarak |
terrestrially adv.
|
|
101 |
General |
yakından bağlantılı bir şekilde |
close adv.
|
|
102 |
General |
doğrudan bağlantılı olarak |
presently [obsolete] adv.
|
|
103 |
General |
bağlantılı olarak |
in conjunction with prep.
|
|
104 |
General |
ile bağlantılı |
in association with prep.
|
|
105 |
General |
ile bağlantılı |
(with) regard to prep.
|
|
106 |
General |
ile bağlantılı olarak |
in relation of prep.
|
|
107 |
General |
bununla bağlantılı olarak |
in relation to prep.
|
|
108 |
General |
bununla bağlantılı olarak |
regarding this prep.
|
|
109 |
General |
bununla bağlantılı olarak |
in conjunction with prep.
|
|
110 |
General |
bununla bağlantılı olarak |
related to prep.
|
|
111 |
General |
ile bağlantılı |
apropos of prep.
|
|
112 |
General |
bağlantılı olmadan |
without prep.
|
|
113 |
General |
kimle bağlantılı |
whose pron.
|
|
114 |
General |
kimlerle bağlantılı |
whose pron.
|
|
115 |
General |
hindistan veya doğu hint adaları ile bağlantılı anlamı veren ön ek |
ind- pref.
|
|
116 |
General |
indus nehri ile bağlantılı anlamı veren ön ek |
ind- pref.
|
|
117 |
General |
serum bağlantılı anlamına gelen ön ek |
sero- pref.
|
|
118 |
General |
bağlantılı anlamı veren son ek |
-atory suf.
|
|
119 |
General |
… ile bağlantılı anlamına gelen son ek |
-ial suf.
|
|
120 |
General |
… ile bağlantılı kişi anlamına gelen son ek |
-ier suf.
|
|
121 |
General |
bir şey ile bağlantılı faaliyet anlamına gelen son ek |
-ing suf.
|
|
122 |
General |
bir şey ile bağlantılı süreç anlamına gelen son ek |
-ing suf.
|
|
Phrasals |
|
123 |
Phrasals |
bulunduğun alanla bağlantılı başka bir alana geçip başarılı olmak |
cross over v.
|
|
124 |
Phrasals |
ile bağlantılı olmak |
tie into v.
|
|
125 |
Phrasals |
biriyle/bir şeyle yakından bağlantılı |
wired into someone or something v.
|
|
126 |
Phrasals |
(bir şeyle) ilintili/bağlantılı olmak |
correlate with (something) v.
|
|
127 |
Phrasals |
(bir şeyle) bağlantılı olmak |
tie into (something) v.
|
|
128 |
Phrasals |
(bir şeyi bir şeyle) bağlantılı olarak kullanmak |
use (something) with (something) v.
|
|
Phrases |
|
129 |
Phrases |
bununla bağlantılı olarak |
in connection with this expr.
|
|
130 |
Phrases |
(biriyle/bir şeyle) bağlantılı olarak |
in conjunction with (someone or something) expr.
|
|
131 |
Phrases |
(biriyle/bir şeyle) bağlantılı |
in reference to (someone or something) expr.
|
|
132 |
Phrases |
(biriyle/bir şeyle) bağlantılı |
in regard to (someone or something) expr.
|
|
133 |
Phrases |
(biriyle/bir şeyle) bağlantılı |
in respect of (someone or something) expr.
|
|
134 |
Phrases |
(biriyle/bir şeyle) bağlantılı |
in respect to (someone or something) expr.
|
|
135 |
Phrases |
ile bağlantılı |
to do with expr.
|
|
136 |
Phrases |
(biriyle/bir şeyle) bağlantılı olarak |
with reference to (someone or something) expr.
|
|
Colloquial |
|
137 |
Colloquial |
birbiriyle bağlantılı iki kişi |
bedfellows n.
|
|
138 |
Colloquial |
(özellikle suç soruşturması sırasında ortaya çıkan) bir dizi bağlantılı finansal işlem ve takas |
money trail n.
|
|
139 |
Colloquial |
biriyle/bir şeyle bağlantılı olmak |
be/have to do with somebody/something v.
|
|
140 |
Colloquial |
birbirinden faklı gibi görünen ama bağlantılı iki şey olmak |
be opposite sides of the same coin v.
|
|
141 |
Colloquial |
(sosyal) bağlantılı |
plugged-in adj.
|
|
142 |
Colloquial |
uyuşturucuyla bağlantılı |
plugged in adj.
|
|
143 |
Colloquial |
ile yakından bağlantılı |
wired into adj.
|
|
Idioms |
|
144 |
Idioms |
birbiriyle bağlantılı çok sayıda grubu tanımlamak için kullanılan terim |
blanket term n.
|
|
145 |
Idioms |
içeriden bağlantılı eylem |
an inside job n.
|
|
146 |
Idioms |
içeriden bağlantılı eylem |
inside job n.
|
|
147 |
Idioms |
bağlantılı çalışmak |
work hand in hand v.
|
|
148 |
Idioms |
(bir şeyle) yakından bağlantılı ilerlemek |
go hand in hand (with something) v.
|
|
Trade/Economic |
|
149 |
Trade/Economic |
(yatırım gibi unsurlar) ilişkili veya bağlantılı olmama |
noncorrelation n.
|
|
150 |
Trade/Economic |
bağlantılı masraf |
connected expense n.
|
|
151 |
Trade/Economic |
bağlantılı olmayan yabancılar |
nonaffiliated foreigners n.
|
|
152 |
Trade/Economic |
bağlantılı kredi |
connected lending n.
|
|
153 |
Trade/Economic |
bu sözleşme sonucu ya da bu sözleşme ile bağlantılı olarak doğacak/doğan tüm anlaşmazlıklar |
all disputes arising out of or in connection with this contract n.
|
|
154 |
Trade/Economic |
hisse senedi bağlantılı tahvil piyasası |
equity-linked market n.
|
|
155 |
Trade/Economic |
iş bağlantılı mesleki eğitimde avrupa yöntemleri |
vocational training and apprenticeship n.
|
|
156 |
Trade/Economic |
iştirak menfaatleriyle bağlantılı diğer kuruluşlardaki alacak hesapları |
amounts receivable from other enterprises linked by participating interests n.
|
|
157 |
Trade/Economic |
iş bağlantılı mesleki eğitimde avrupa uygulamaları |
vocational training and apprenticeship n.
|
|
158 |
Trade/Economic |
iştirak menfaatleriyle bağlantılı diğer kuruluşlardaki yatırımlar |
investments in other enterprises linked by participating interests n.
|
|
159 |
Trade/Economic |
satışla bağlantılı faaliyetler |
sales-related activities n.
|
|
160 |
Trade/Economic |
üretimle bağlantılı direkt ödemeler |
coupled direct payments n.
|
|
161 |
Trade/Economic |
bağlantılı maliyet |
bonding cost n.
|
|
162 |
Trade/Economic |
doğrudan altın metalinin değeriyle bağlantılı para standardı |
gold n.
|
|
163 |
Trade/Economic |
gelir ile bağlantılı |
income-related adj.
|
|
164 |
Trade/Economic |
iş ile bağlantılı |
job-related adj.
|
|
165 |
Trade/Economic |
taleple bağlantılı |
demand-related adj.
|
|
166 |
Trade/Economic |
bağlantılı üretim sekansıyla ilgili |
in-line adj.
|
|
167 |
Trade/Economic |
batamayacak kadar iyi bağlantılı |
too interconnected to fail expr.
|
|
168 |
Trade/Economic |
batamayacak kadar iyi bağlantılı |
too well connected to fail expr.
|
|
Law |
|
169 |
Law |
bağlantılı haklar |
related rights n.
|
|
170 |
Law |
bağlantılı suçlar |
connected offences n.
|
|
171 |
Law |
bağlantılı haklar kuralı |
correlative rights rule n.
|
|
172 |
Law |
ticaretle bağlantılı fikri mülkiyet hakları anlaşması |
agreement on trade-related aspects of intellectual property rights (trips) n.
|
|
173 |
Law |
ticaretle bağlantılı fikri mülkiyet hakları anlaşması |
agreement on trade-related aspects of intellectual property rights (trips) n.
|
|
174 |
Law |
araziyle yakından bağlantılı olabilecek şeylerin hakları |
heritable rights [scotland] n.
|
|
175 |
Law |
(kuzey irlanda'da) terörizmle bağlantılı davalara bakan mahkeme |
diplock court n.
|
|
176 |
Law |
bağlantılı haklar |
allied rights n.
|
|
177 |
Law |
bağlantılı hak sahibi |
related right holder adj.
|
|
178 |
Law |
çete bağlantılı |
gang related adj.
|
|
179 |
Law |
bir şeyle doğrudan bağlantılı olan |
incident adj.
|
|
180 |
Law |
birbirleriyle bağlantılı olup süresi birlikte doğan (kira sözleşmeleri) |
conterminous adj.
|
|
Politics |
|
181 |
Politics |
1995 yılında libya'da kurulan ve el kaide ile bağlantılı bir terör örgütü |
al-jama'a al-islamiyyah al-muqatilah bi-libya n.
|
|
182 |
Politics |
1995 yılında libya'da kurulan ve el kaide ile bağlantılı bir terör örgütü |
libyan fighting group n.
|
|
183 |
Politics |
1995 yılında libya'da kurulan ve el kaide ile bağlantılı bir terör örgütü |
libyan islamic fighting group n.
|
|
184 |
Politics |
1995 yılında libya'da kurulan ve el kaide ile bağlantılı bir terör örgütü |
libyan islamic group n.
|
|
185 |
Politics |
1995 yılında libya'da kurulan ve el kaide ile bağlantılı bir terör örgütü |
fig n.
|
|
186 |
Politics |
bağlantılı bankacılık hizmeti şirketi |
ancillary banking services undertaking n.
|
|
187 |
Politics |
bağlantılı riskler |
contingent risks n.
|
|
188 |
Politics |
bağlantılı müşterilerden oluşan grup |
group of connected clients n.
|
|
189 |
Politics |
fikri mülkiyetlerin ticaretle bağlantılı yönleri |
agreement on trade related aspects of n.
|
|
190 |
Politics |
ticaretle bağlantılı fikri mülkiyet hakları anlaşması |
trade-related aspects of intellectual property rights n.
|
|
191 |
Politics |
üretimle bağlantılı gönüllü destek |
voluntary coupled support n.
|
|
192 |
Politics |
el kaide ile bağlantılı bir terör örgütü |
ji n.
|
|
193 |
Politics |
el kaide örgütü ile bağlantılı olduğu düşünülen, kürtlerden oluşan bir islami terör örgütü |
jund-ul-islam n.
|
|
194 |
Politics |
el kaide örgütü ile bağlantılı olduğu düşünülen, kürtlerden oluşan bir islami terör örgütü |
soldiers of god n.
|
|
195 |
Politics |
irredenta statüsündeki bölgenin etnik veya tarihi bağlantılı olduğu ülke tarafından kontrol edilmesi gerektiğini savunan doktrin |
irridentism n.
|
|
196 |
Politics |
(birleşik krallık'ta) 1917'de kurulan kooperatif hareketi destekleyip işçi partisi ile bağlantılı olan bir siyasi parti |
cooperative party n.
|
|
197 |
Politics |
kara propagandayla bağlantılı |
black adj.
|
|
Institutes |
|
198 |
Institutes |
avrupa araştırmaları için bağlantılı ağlar |
associated networks for european research n.
|
|
199 |
Institutes |
bağlantılı hak sahibi fonogram yapımcıları meslek birliği (müyap) |
turkish phonographic industry society n.
|
|
200 |
Institutes |
fikri mülkiyetlerin ticaretle bağlantılı yönleri hakkındaki anlaşma |
agreement on trade related aspects of intellectual property n.
|
|
Insurance |
|
201 |
Insurance |
hisse senedi bağlantılı poliçe |
equity-linked policy n.
|
|
Tourism |
|
202 |
Tourism |
bağlantılı bilet |
connection ticket n.
|
|
Advertising |
|
203 |
Advertising |
belirli bir konu/durum ile bağlantılı reklam |
tie-in n.
|
|
Technical |
|
204 |
Technical |
diferansiyel termometre ile bağlantılı telefon kullanan taşınabilir teletermometre |
thermophone n.
|
|
205 |
Technical |
bağlantılı bağıntı |
connected relation n.
|
|
206 |
Technical |
bağlantılı devreler |
coupled circuits n.
|
|
207 |
Technical |
bağlantılı transistör |
junction transistor n.
|
|
208 |
Technical |
bağlantılı uzay |
connected space n.
|
|
209 |
Technical |
bağlantılı doğrultucu |
junction rectifier n.
|
|
210 |
Technical |
bağlantılı metin dili |
hypertext markup language n.
|
|
211 |
Technical |
bağlantılı toplam |
connected sum n.
|
|
212 |
Technical |
bağlantılı gözeneklilik |
connected porosity n.
|
|
213 |
Technical |
bağlantılı çifte direk |
h-pole n.
|
|
214 |
Technical |
bağlantılı küme |
connected set n.
|
|
215 |
Technical |
bağlantılı devre |
coupled circuit n.
|
|
216 |
Technical |
bileşik bağlantılı transistor |
compound connected transistor n.
|
|
217 |
Technical |
bulon bağlantılı yapım |
bolted construction n.
|
|
218 |
Technical |
bileşik bağlantılı transistör |
compound connected transistor n.
|
|
219 |
Technical |
çokgen bağlantılı devre |
mesh connected device n.
|
|
220 |
Technical |
çok bağlantılı liste |
multilinked list n.
|
|
221 |
Technical |
civata bağlantılı ağız bıçağı |
bolt on cutting edge n.
|
|
222 |
Technical |
cıvata bağlantılı çelik raflar |
steel bolted shelving n.
|
|
223 |
Technical |
civata bağlantılı adaptör |
bolt on adapter n.
|
|
224 |
Technical |
darbeli delmede kullanılan konik bağlantılı matkap |
drill rods with tapered connection for percussive drilling n.
|
|
225 |
Technical |
direnç bağlantılı yükselteç |
resistance-coupled amplifier n.
|
|
226 |
Technical |
doğrudan bağlantılı foto voltaj pompalama sistemi |
direct coupled photovoltaic pumping system n.
|
|
227 |
Technical |
direkt bağlantılı tulumba |
direct acting pump n.
|
|
228 |
Technical |
ergitme bağlantılı polietilen sistem |
fusion jointing polyethylene system n.
|
|
229 |
Technical |
geçiş bağlantılı esnek rijit çok tabakalı baskılı devre levhaları |
flex-rigid multilayer printed boards with through connections n.
|
|
230 |
Technical |
flanş bağlantılı vana |
valve with flange connection n.
|
|
231 |
Technical |
geçiş bağlantılı bulunan esnek çok tabakalı baskılı devre levhaları |
flexible multilayer printed boards with through connections n.
|
|
232 |
Technical |
geçiş bağlantılı bulunan esnek rijit çift yüzlü baskılı devre levhaları |
flex-rigid double sided printed boards with through connections n.
|
|
233 |
Technical |
internet bağlantılı cep telefonu |
internet-enabled mobile phone n.
|
|
234 |
Technical |
ilgili/bağlantılı aksesuarlar |
associated accessories n.
|
|
235 |
Technical |
kızak bağlantılı sıra tipi yakıt enjeksiyon pompası |
cradle-mounted in line fuel injection pump n.
|
|
236 |
Technical |
konik traşlı cam bağlantılı kaynatma balon |
boiling flaks with conical ground joints n.
|
|
237 |
Technical |
mekanik bağlantılı ekleme parçaları |
mechanical joint fittings n.
|
|
238 |
Technical |
metalik halka bağlantılı conta |
metallic ring joint gasket n.
|
|
239 |
Technical |
şaftlı bağlantılı çalıştırma |
propeller shaft drive n.
|
|
240 |
Technical |
serbest bağlantılı vantilatör |
freely slipping fan n.
|
|
241 |
Technical |
serbest bağlantılı zincir |
freely jointed chain n.
|
|
242 |
Technical |
seri bağlantılı fare |
bus mouse n.
|
|
243 |
Technical |
sıkıca bağlantılı ikiz |
tightly coupled twin n.
|
|
244 |
Technical |
seri bağlantılı dirençler |
resistors in series n.
|
|
245 |
Technical |
sıkıca bağlantılı sistemler |
tightly coupled systems n.
|
|
246 |
Technical |
şebeke bağlantılı sistem |
grid-tie system n.
|
|
247 |
Technical |
telsiz bağlantılı kamera |
radio television camera n.
|
|
248 |
Technical |
üçgen bağlantılı |
delta connected n.
|
|
249 |
Technical |
vapur bağlantılı tren |
boat train n.
|
|
250 |
Technical |
yandan bağlantılı köprü tipi vinç |
side connected crane n.
|
|
251 |
Technical |
yıldız bağlantılı devre |
star connected device n.
|
|
252 |
Technical |
(birbiriyle) bağlantılı boru tesisatı (sistemi) |
interconnecting piping n.
|
|
253 |
Technical |
yıldız bağlantılı |
star connected n.
|
|
254 |
Technical |
(ikizlenmiş ferroelektrik kristalde) tek tip polarizasyon gösteren bağlantılı bölge |
domain n.
|
|
255 |
Technical |
bağlantılı istif yapmak |
cross tie v.
|
|
256 |
Technical |
doğrudan bağlantılı |
lock-up clutch adj.
|
|
257 |
Technical |
direkt bağlantılı |
direct action adj.
|
|
258 |
Technical |
kelepçe bağlantılı |
ring-joint gasket adj.
|
|
259 |
Technical |
pim bağlantılı |
pinned adj.
|
|
260 |
Technical |
şebekeye bağlantılı |
on-grid adj.
|
|
261 |
Technical |
sökülebilir bağlantılı |
detachable adj.
|
|
262 |
Technical |
tabandan bağlantılı |
base-mounted adj.
|
|
263 |
Technical |
yakın bağlantılı |
close-coupled adj.
|
|
264 |
Technical |
çift bağlantılı |
siamese adj.
|
|
Computer |
|
265 |
Computer |
ağ bağlantılı iletişim |
networked communication n.
|
|
266 |
Computer |
bağlantılı görünüm |
online layout n.
|
|
267 |
Computer |
bağlantılı biçemler |
linked styles n.
|
|
268 |
Computer |
bağlantılı metin |
linked text n.
|
|
269 |
Computer |
bağlantılı başlıklar |
linked headings n.
|
|
270 |
Computer |
bağlantılı tüm tablolar |
linked whole tables n.
|
|
271 |
Computer |
bağlantılı grafik |
linked graphic n.
|
|
272 |
Computer |
bağlantılı belge |
linked document n.
|
|
273 |
Computer |
bağlantılı bileşen |
connected component n.
|
|
274 |
Computer |
bağlantılı devre |
connected network n.
|
|
275 |
Computer |
bağlantılı nesne |
linked object n.
|
|
276 |
Computer |
bağlantılı dosyalar |
linked files n.
|
|
277 |
Computer |
bağlantılı nesnesi |
linked object n.
|
|
278 |
Computer |
bağlantılı sunucu |
linked server n.
|
|
279 |
Computer |
çok bağlantılı hat |
multidrop line n.
|
|
280 |
Computer |
çokgen bağlantılı devre |
mesh-connected device n.
|
|
281 |
Computer |
çok bağlantılı hat |
multi-drop line n.
|
|
282 |
Computer |
çokgen bağlantılı devre |
mesh connected device n.
|
|
283 |
Computer |
çok bağlantılı liste |
multilinked list n.
|
|
284 |
Computer |
çok bağlantılı hat |
multipoint line n.
|
|
285 |
Computer |
dizisel bağlantılı fare |
serial mouse n.
|
|
286 |
Computer |
fiziksel bağlantılı mantık |
hardwired logic n.
|
|
287 |
Computer |
internet bağlantılı sohbet |
internet relay chat n.
|
|
288 |
Computer |
seri dizisel bağlantılı fare |
bus mouse n.
|
|
289 |
Computer |
sıkıca bağlantılı ikiz |
tightly coupled twin n.
|
|
290 |
Computer |
seri bağlantılı fare |
serial mouse n.
|
|
291 |
Computer |
sıkıca bağlantılı sistemler |
tightly coupled systems n.
|
|
292 |
Computer |
üçgen bağlantılı devre |
delta connected device n.
|
|
293 |
Computer |
yıldız-bağlantılı devre |
star-connected device n.
|
|
294 |
Computer |
tek birim olarak çalışan birbiriyle bağlantılı ve dengeli bilgisayar seti |
metacomputer n.
|
|
295 |
Computer |
ağ bağlantılı bilgisayarlar |
workgroup n.
|
|
296 |
Computer |
metni ve multimedyayı yapılandırmak ve belgeler arasına bağlantılı metin bağları yerleştirmek için kullanılan bir biçimleme dili |
html n.
|
|
297 |
Computer |
fiziksel bağlantılı |
hardwired adj.
|
|
298 |
Computer |
dünya çapında ağ ile bağlantılı |
webbed adj.
|
|
299 |
Computer |
bağlantılı dosyaları ekle |
include linked files expr.
|
|
300 |
Computer |
ile bağlantılı |
link to expr.
|
|
301 |
Computer |
katıştırılmış veya bağlantılı nesneyi etkinleştirir |
activates embedded or linked object expr.
|
|
Informatics |
|
302 |
Informatics |
bağlantılı metin aktarım protokolu |
hypertext transfer protocol n.
|
|
303 |
Informatics |
bağlantılı metin bağı |
hypertext link n.
|
|
304 |
Informatics |
bağlantılı metinde atlama |
hypertext jump n.
|
|
305 |
Informatics |
bağlantılı metin işaretleme dili |
hypertext markup language n.
|
|
306 |
Informatics |
dizisel bağlantılı fare |
serial mouse n.
|
|
307 |
Informatics |
tam bağlantılı ağ |
fully connected network n.
|
|
308 |
Informatics |
tek bağlantılı liste |
singly linked list n.
|
|
309 |
Informatics |
yıldız-bağlantılı devre |
star-connected device n.
|
|
310 |
Informatics |
fiziksel bağlantılı |
hardwired adj.
|
|
311 |
Informatics |
telsiz bağlantılı |
mobile adj.
|
|
Telecom |
|
312 |
Telecom |
altağ bağlantılı koruma |
subnetwork connection protection n.
|
|
313 |
Telecom |
bağlantılı metin işaretleme dili |
hypertext markup language (HTML) n.
|
|
314 |
Telecom |
bağlantılı metinde atlama |
hypertext jump n.
|
|
315 |
Telecom |
bağlantılı metin bağı |
hypertext link n.
|
|
316 |
Telecom |
bağlantılı metin aktarım protokolü |
hypertext transfer protocol (HTTP) n.
|
|
317 |
Telecom |
donanım bağlantılı mantık |
hardwired logic n.
|
|
318 |
Telecom |
güvenli bağlantılı metin aktarım protokolü |
hypertext transfer protocol secure (HTTPS) n.
|
|
319 |
Telecom |
hızlı bağlantılı devre anahtarlaması |
fast connect circuit switching n.
|
|
320 |
Telecom |
hızlı bağlantılı devre anahtarlama |
rapid-connect circuit switching n.
|
|
321 |
Telecom |
ortam ötesi bağlantılı ortam |
hypermedia n.
|
|
322 |
Telecom |
seri bağlantılı internet protokolü |
serial line internet protocol n.
|
|
323 |
Telecom |
seri bağlantılı fare |
serial mouse n.
|
|
324 |
Telecom |
tam bağlantılı şebeke |
full connected network n.
|
|
325 |
Telecom |
tekrarlamalı yıldız bağlantılı sistem |
retransmissive star n.
|
|
326 |
Telecom |
tam bağlantılı şebeke |
fully connected network n.
|
|
327 |
Telecom |
tam bağlantılı ağ |
fully connected network n.
|
|
328 |
Telecom |
kablosuz sinyalleri almakta alıcı aparat ile bağlantılı kullanılan bir cihaz |
anticoherer n.
|
|
329 |
Telecom |
hat bağlantılı |
link-attached adj.
|
|
330 |
Telecom |
fiziksel bağlantılı |
hardwired adj.
|
|
331 |
Telecom |
fiziksel bağlantılı |
hard wired adj.
|
|
332 |
Telecom |
seri bağlantılı |
series connection adj.
|
|
333 |
Telecom |
tel bağlantılı |
hard wired adj.
|
|
Electric |
|
334 |
Electric |
bağlantılı transistör |
electronic transistor n.
|
|
335 |
Electric |
bağlantılı devreler |
coupled circuits n.
|
|
336 |
Electric |
bağlantılı devre |
connected network n.
|
|
337 |
Electric |
bileşik bağlantılı transistor |
compound connected transistor n.
|
|
338 |
Electric |
seri bağlantılı dirençler |
resistors in series n.
|
|
339 |
Electric |
üç fazlı yıldız bağlantılı devrenin bir kolundan geçen akım |
y current n.
|
|
340 |
Electric |
(çok fazlı sistemde) her bir fazın ucunun bir sonrakine temas ederek bir halka oluşturup her birleşim noktasının bir terminalle bağlantılı olduğu düzenek |
mesh connection n.
|
|
341 |
Electric |
paralel bağlantılı trafo |
parallel transformer n.
|
|
342 |
Electric |
iletken bağlantılı (elektrik devresi) |
direct-coupled adj.
|
|
Mechanic |
|
343 |
Mechanic |
doğrudan bağlantılı (kayış) |
direct-coupled adj.
|
|
344 |
Mechanic |
doğrudan bağlantılı (dişli düzeneği) |
direct-coupled adj.
|
|
Television |
|
345 |
Television |
telsiz bağlantılı kamera |
radio television camera n.
|
|
Architecture |
|
346 |
Architecture |
duvarla bağlantılı ve çıkıntı yapan sütun |
attached column n.
|
|
Construction |
|
347 |
Construction |
bağlantılı istiflenebilir sistem |
bond stackable system n.
|
|
348 |
Construction |
fiziksel bağlantılı |
hard-wired adj.
|
|
Automotive |
|
349 |
Automotive |
bağlantılı araç |
connected car n.
|
|
350 |
Automotive |
bağlantılı-elektrikli ve paylaşımlı otonom araçlar |
connected, automated vehicles electrified and shared (caves) n.
|
|
351 |
Automotive |
çok bağlantılı kablolama |
multi-drop wiring n.
|
|
352 |
Automotive |
motora bağlantılı dinamik damperler |
engine-mounted dynamic dampers n.
|
|
353 |
Automotive |
otonom bağlantılı elektrikli ve paylaşımlı araç |
automated connected electric and shared vehicle (aces) n.
|
|
354 |
Automotive |
paralel bağlantılı devre |
parallel circuit n.
|
|
Traffic |
|
355 |
Traffic |
hızla bağlantılı çarpışma |
speed-related crash n.
|
|
356 |
Traffic |
yol veya patikanın yanı ile bağlantılı |
wayside adj.
|
|
Aeronautic |
|
357 |
Aeronautic |
bağlantılı uçuş |
connection flight n.
|
|
358 |
Aeronautic |
bağlantılı odalar |
connecting rooms n.
|
|
359 |
Aeronautic |
bağlantılı uçuşa yetişememe |
misconnection n.
|
|
360 |
Aeronautic |
bağlantılı sefer |
connecting service n.
|
|
361 |
Aeronautic |
bağlantılı uçuş |
connecting flight n.
|
|
362 |
Aeronautic |
dişliyle bağlantılı pervane |
geared propeller n.
|
|
363 |
Aeronautic |
bağlantılı uçuşa yetişememek |
misconnect v.
|
|
Marine |
|
364 |
Marine |
bağlantılı kabinler |
communicating cabins n.
|
|
365 |
Marine |
basınç bağlantılı denklemler için yarı-kapalı yöntem |
semi-implicit method for pressure linked equations n.
|
|
366 |
Marine |
bağlantılı odaların yolcu gemisindeki eşdeğeri |
communicating cabins n.
|
|
Mining |
|
367 |
Mining |
opalle bağlantılı mineral |
opaline n.
|
|
Medical |
|
368 |
Medical |
aids ile bağlantılı fırsatçı enfeksiyonlar |
aids-related opportunistic infections n.
|
|
369 |
Medical |
seks bağlantılı hastalık |
x-linked disease n.
|
|
370 |
Medical |
göbeğin ve bağlantılı tümörün cerrahi olarak çıkarılması |
omphalectomy n.
|
|
371 |
Medical |
kalp rahatsızlıklarıyla bağlantılı kısa ve tiz bir kalp sesi |
click n.
|
|
372 |
Medical |
(organı veya vücut parçasını) cerrahi prosedürlerde daha erişilebilir hale getirmek için bağlantılı yapılardan ayırmak |
mobilise v.
|
|
373 |
Medical |
(organı veya vücut parçasını) cerrahi prosedürlerde daha erişilebilir hale getirmek için bağlantılı yapılardan ayırmak |
mobilize v.
|
|
374 |
Medical |
(organı veya vücut parçasını) cerrahi prosedürlerde daha erişilebilir hale getirmek için bağlantılı yapılardan ayırmak |
mobilise v.
|
|
375 |
Medical |
böbrek ile bağlantılı |
nephric adj.
|
|
376 |
Medical |
çift bağlantılı |
double-junction adj.
|
|
377 |
Medical |
n bağlantılı |
n-linked adj.
|
|
378 |
Medical |
salgı bezi bağlantılı |
adeno-associated adj.
|
|
Anatomy |
|
379 |
Anatomy |
beyin zarı ve bağlantılı kısımlar |
neencephalon n.
|
|
380 |
Anatomy |
beyin zarı ve bağlantılı kısımlar |
neoencephalon n.
|
|
381 |
Anatomy |
duyu veya motor sistem ile doğrudan bağlantılı olmadığı düşünülen korteks |
associative cortex n.
|
|
382 |
Anatomy |
beyindeki duygusal davranışla işlevsel olarak bağlantılı sinir yapıları sistemi |
visceral brain n.
|
|
383 |
Anatomy |
beyindeki duygusal davranışla işlevsel olarak bağlantılı sinir yapıları sistemi |
limbic brain n.
|
|
384 |
Anatomy |
birçok balıkta işitsel kapsülün ön tarafında bulunan ve sfenoid kemikle bağlantılı veya ona bitişik olan kemik veya kıkırdak |
sphenotic n.
|
|
385 |
Anatomy |
birçok balıkta işitsel kapsülün ön tarafında bulunan ve sfenoid kemikle bağlantılı kemik |
sphenotic bone n.
|
|
386 |
Anatomy |
hem burun hem de ağızla bağlantılı |
nasobuccal adj.
|
|
387 |
Anatomy |
gözyaşı bezleri ve burun ile bağlantılı |
nasolachrymal adj.
|
|
388 |
Anatomy |
hem türbinal hem de nazal kemiklerle bağlantılı veya yakınında |
nasoturbinal adj.
|
|
389 |
Anatomy |
aşık kemiği ile bağlantılı |
trochleary adj.
|
|
390 |
Anatomy |
gırtlaktaki kepçemsi kıkırdak ve bağlantılı bölümlerle ilgili |
arytenoidal adj.
|
|
391 |
Anatomy |
epiglotis ile bağlantılı |
epiglottic adj.
|
|
392 |
Anatomy |
kaval kemiğiyle bağlantılı anlamı veren ön ek |
tibio- pref.
|
|
393 |
Anatomy |
kulak zarıyla bağlantılı anlamı veren ön ek |
tympan- pref.
|
|
394 |
Anatomy |
kulak zarıyla bağlantılı anlamı veren ön ek |
tympano- pref.
|
|
395 |
Anatomy |
uterusla bağlantılı anlamı veren ön ek |
utro- pref.
|
|
396 |
Anatomy |
kafatasının yan kemikleri ile bağlantılı anlamını veren bir ön ek |
parieto- pref.
|
|
397 |
Anatomy |
kafatasının paryetal bölümleri ile bağlantılı anlamını veren bir ön ek |
parieto- pref.
|
|
Psychology |
|
398 |
Psychology |
ayakla bağlantılı eşyalardan duyulan korku |
podophobia n.
|
|
399 |
Psychology |
bağlantılı öğrenme |
associative learning n.
|
|
400 |
Psychology |
bağlantılı tepki |
associated reaction n.
|
|
401 |
Psychology |
cinsiyet bağlantılı |
sex linkage n.
|
|
402 |
Psychology |
beynin veya sinir sisteminin hareket ile bağlantılı bölümü |
motorium n.
|
|
403 |
Psychology |
kişinin varlığının düşünmesiyle bağlantılı olduğunu ileri süren bir felsefi ilke |
cogito n.
|
|
404 |
Psychology |
bağlantılı hatırlatıcı |
link mnemonic adj.
|
|
Dentistry |
|
405 |
Dentistry |
hassas bağlantılı protez |
precision attachment denture n.
|
|
Physiology |
|
406 |
Physiology |
vücudun dış yüzeyi ile bağlantılı |
epiperipheral adj.
|
|
Pathology |
|
407 |
Pathology |
damar içi pıhtı oluşumu ile bağlantılı damar iltihabı |
thrombophlebitis n.
|
|
408 |
Pathology |
enfeksiyonla bağlantılı hemofagositik sendrom |
infection-associated haemophagocytic syndrome n.
|
|
409 |
Pathology |
kan ile bağlantılı bağışıklık sistemi bozukluklarının incelenmesi |
immunohematology n.
|
|
410 |
Pathology |
bağışıklık sistemi ile bağlantılı patoloji |
immunopathology n.
|
|
411 |
Pathology |
diyabetle bağlantılı obezite |
diabesity n.
|
|
412 |
Pathology |
akciğerlerde bağ doku oluşumuyla bağlantılı bir hastalık |
fibroid phthisis n.
|
|
413 |
Pathology |
akciğerlerde fibröz doku oluşumuyla bağlantılı bir hastalık |
fibroid phthists n.
|
|
414 |
Pathology |
geylikle bağlantılı bağışıklık yetmezliği |
grid (gay-related immunodeficiency) [obsolete] abrev.
|
|
Veterinary |
|
415 |
Veterinary |
atlarda topuk kemiğini veya bağlantılı kısımları etkileyen bir hastalık |
navicular disease n.
|
|
Gastronomy |
|
416 |
Gastronomy |
özellikle latin amerika'da protein eksikliğiyle bağlantılı hastalıkları önlemek için kullanılan ucuz ve yüksek proteinli bir gıda |
incaparina n.
|
|
Math |
|
417 |
Math |
basit bağlantılı uzay |
simply connected space n.
|
|
418 |
Math |
bağlantılı uzay |
connected space n.
|
|
419 |
Math |
basit bağlantılı bölge |
simply connected region n.
|
|
420 |
Math |
bağlantılı küme |
connected set n.
|
|
421 |
Math |
bağlantılı toplam |
connected sum n.
|
|
422 |
Math |
bağlantılı bileşen |
connected component n.
|
|
423 |
Math |
bağlantılı bağıntı |
connected relation n.
|
|
424 |
Math |
yerel bağlantılı küme |
locally connected set n.
|
|
425 |
Math |
yerel bağlantılı uzay |
locally connected space n.
|
|
426 |
Math |
yerel yay bağlantılı uzay |
locally arcwise connected space n.
|
|
427 |
Math |
en az iki elamanı bulunan kompakt ve bağlantılı küme |
continuum n.
|
|
428 |
Math |
bir dizi bağlantılı noktanın belirli kurallar çerçevesinde komşularıyla etkileşimde olduğu çeşitli matematiksel modellere verilen ad |
sandpile n.
|
|
429 |
Math |
bağlantılı iki değişken arasındaki ilişkiyi gözeterek bir değişkene sabit bir değer vermek |
partial out v.
|
|
Geometry |
|
430 |
Geometry |
yüzeyden ayrılmaksızın herhangi bir noktasından diğerine geçmenin mümkün olduğu şekilde bağlantılı yüzey |
nappe n.
|
|
Logic |
|
431 |
Logic |
(önerme) mantıksal olarak bağlantılı olmayan |
independent adj.
|
|
Physics |
|
432 |
Physics |
kuvvet ve kuvvete dik bağlantılı düzlemden oluşan fiziksel sistem |
wrench n.
|
|
433 |
Physics |
yoğunluğu azalan, birbiriyle bağlantılı spektrum hattı dizisi |
decrement n.
|
|
Chemistry |
|
434 |
Chemistry |
pentadekanla bağlantılı (asit) |
pentadecatoic adj.
|
|
435 |
Chemistry |
molekülünde (yakın bağlantılı olduğu bileşikten) daha az oksijen içeren anlamına gelen ön ek |
deoxy- pref.
|
|
436 |
Chemistry |
molekülünde (yakın bağlantılı olduğu bileşikten) daha az oksijen içeren anlamına gelen ön ek |
desoxy- pref.
|
|
437 |
Chemistry |
benzer isimli belirli bir bileşik ile bağlantılı kimyasal bileşik anlamı veren son ek |
-ein suf.
|
|
Biology |
|
438 |
Biology |
yüksek gözenek bağlantılı doku iskelesi |
highly interconnected porous tissue scaffold n.
|
|
439 |
Biology |
vücuttaki eritrositler ve bağlantılı dokular |
erythron n.
|
|
440 |
Biology |
birbiriyle fark edilebilir şekilde bağlantılı organizma grubu |
gens n.
|
|
441 |
Biology |
organizma grubunu çaprazlamayı engelleyecek şekilde bağlantılı formlardan ayırma |
isolation n.
|
|
442 |
Biology |
canlı bir birimle bağlantılı olan |
morphotic adj.
|
|
443 |
Biology |
morfolojik çerçeve ile bağlantılı olan |
morphotic adj.
|
|
444 |
Biology |
sistronla bağlantılı |
cistronic adj.
|
|
445 |
Biology |
(plasenta) anne ve cenin parçaları bağlantılı olup birbirine karışmamış olan |
indeciduate adj.
|
|
446 |
Biology |
senkronik dil bilgisi ile bağlantılı |
synchronical adj.
|
|
Biochemistry |
|
447 |
Biochemistry |
peptonla bağlantılı madde |
peptonoid n.
|
|
Marine Biology |
|
448 |
Marine Biology |
ophidiidae familyası ile bağlantılı, genel olarak derin deniz balıklarından oluşan bir familya |
brotulidae n.
|
|
449 |
Marine Biology |
ophidiidae familyası ile bağlantılı, genel olarak derin deniz balıklarından oluşan bir familya |
family brotulidae n.
|
|
Astronomy |
|
450 |
Astronomy |
gezegenlerle bağlantılı |
sidereous adj.
|
|
Zoology |
|
451 |
Zoology |
tenrekleri ve soyu tükenmiş olan bağlantılı türleri içeren familya |
tenrecidae n.
|
|
452 |
Zoology |
güney amerika'ya özgü, grisonla bağlantılı bir hayvan |
huron n.
|
|
453 |
Zoology |
lingsang ile bağlantılı bir afrika memeli hayvanı |
linsang n.
|
|
454 |
Zoology |
çinçilya ile yakından bağlantılı çeşitli tünel kazıcı güney amerika kemirgenlerine verilen ad |
chinchillone n.
|
|
455 |
Zoology |
çinçilya ile yakından bağlantılı çeşitli tünel kazıcı güney amerika kemirgenlerine verilen ad |
viscache n.
|
|
456 |
Zoology |
çinçilya ile yakından bağlantılı çeşitli tünel kazıcı güney amerika kemirgenlerine verilen ad |
biscacha n.
|
|
Botanic |
|
457 |
Botanic |
çok acı kabuğu olan, okaliptüsle bağlantılı çalımsı küçük bir avustralya ağacı |
bitterbark n.
|
|
458 |
Botanic |
çok acı kabuğu olan, okaliptüsle bağlantılı çalımsı küçük bir avustralya ağacı |
native quince n.
|
|
459 |
Botanic |
çok acı kabuğu olan, okaliptüsle bağlantılı çalımsı küçük bir avustralya ağacı |
petalostigma quadriloculare n.
|
|
460 |
Botanic |
bodur kestaneyle bağlantılı çalımsı bir ağaç |
chinquapin n.
|
|
461 |
Botanic |
taç yaprakları bağlantılı olmayan |
eleuthero-petalous adj.
|
|
Social Sciences |
|
462 |
Social Sciences |
kitle iletişim araçları ile bağlantılı olup geniş kitlelere yayılan sanatsal ve entelektüel kültür |
masscult n.
|
|
463 |
Social Sciences |
italyan mafyası ile bağlantılı kimse |
paesan n.
|
|
464 |
Social Sciences |
tarihsel olayları birbiriyle bağlantılı ele alan |
pragmatic adj.
|
|
Education |
|
465 |
Education |
iş bağlantılı eğitim |
work-linked training n.
|
|
Literature |
|
466 |
Literature |
birbiriyle bağlantılı bir dize serisinin açılış dizesi |
hokku n.
|
|
467 |
Literature |
bağlantılı dize |
linked verse n.
|
|
468 |
Literature |
farklı metinlerle bağlantılı edebi metin |
intertext n.
|
|
469 |
Literature |
bağlantılı çift |
syzygy n.
|
|
Linguistics |
|
470 |
Linguistics |
bağlantılı konuşma |
connected speech n.
|
|
471 |
Linguistics |
bağlantılı dil |
agglutinating language n.
|
|
472 |
Linguistics |
bağlantılı diller |
agglutinated languages n.
|
|
473 |
Linguistics |
sözdizimsel olarak bağlantılı olmayan ve birbirine yakın iki kelime arasındaki gramer uyumu |
attraction n.
|
|
History |
|
474 |
History |
(eski mısır'da) altındaki mumya odası ile bağlantılı olan, düz bir çatısı olan yanları eğimli dikdörtgen şeklindeki mezar yapısı |
mastaba n.
|
|
475 |
History |
(eski mısır'da) altındaki mumya odası ile bağlantılı olan, düz bir çatısı olan yanları eğimli dikdörtgen şeklindeki mezar yapısı |
mastabah n.
|
|
Religious |
|
476 |
Religious |
incil'in düzenlenerek bağlantılı ve ahenkli tek bir anlatı haline getirilmiş hali |
diatessaron n.
|
|
477 |
Religious |
çok akıllı/bilge (incil'de bahsi geçen Solomon (david'in oğlu ve antik israil kralı) figürü ile bağlantılı olarak) |
solomonic adj.
|
|
Philosophy |
|
478 |
Philosophy |
gerçekliği oluşturan tüm ilişkilerin içsel ve birbiriyle bağlantılı olduğu doktrini |
theory of internal relations n.
|
|
Environment |
|
479 |
Environment |
bağlantılı nehir |
braided river n.
|
|
480 |
Environment |
yüksekliğin artması ile bağlantılı olarak ısıdaki düşme oranı |
adiabatic lapse rate n.
|
|
Geography |
|
481 |
Geography |
ontario ve michigan arasında, huron gölü ve erie gölü ile bağlantılı olan göl |
lake saint clair n.
|
|
482 |
Geography |
ontario ve michigan arasında, huron gölü ve erie gölü ile bağlantılı olan göl |
lake st. clair n.
|
|
Meteorology |
|
483 |
Meteorology |
elektronik olarak bağlantılı, kıyı tabanlı meteorolojik ve oşinografik üretim tesisleri topluluğu |
meteorological and oceanographic forecast center n.
|
|
484 |
Meteorology |
fırtınalarla bağlantılı atmosferik bir optik fenomen |
gnome n.
|
|
485 |
Meteorology |
elektronik olarak bağlantılı, kıyı tabanlı meteorolojik ve oşinografik üretim tesisleri topluluğu |
mfc (meteorological and oceanographic forecast center) abrev.
|
|
Military |
|
486 |
Military |
savaş gemilerinin ve malzemelerinin yapım onarımı için gereken tüm unsurlarla bağlantılı olan askeri liman |
naval dock n.
|
|
487 |
Military |
bağlantılı yük atma usulü |
controlled pattern n.
|
|
488 |
Military |
birbiri ile bağlantılı mayın grubu |
girandole n.
|
|
489 |
Military |
hedef ve mevzi bölgelerindeki noktaların birimlerle bağlantılı yatay ve dikey yerleşke şeması |
common control (artillery) n.
|
|
Sport |
|
490 |
Sport |
west ham united takımı ile bağlantılı kimse |
hammer n.
|
|
491 |
Sport |
ingiltere'de yeovil town futbol kulübüyle bağlantılı kimse |
glover n.
|
|
492 |
Sport |
robins olarak bilinen spor takımıyla bağlantılı kimse |
robin n.
|
|
493 |
Sport |
rovers isimli spor takımı ile bağlantılı kimse |
rover n.
|
|
494 |
Sport |
blackburn rovers fc futbol takımı ile bağlantılı kimse |
rover n.
|
|
Football |
|
495 |
Football |
sheffield united futbol kulübü ile bağlantılı kimse |
blade n.
|
|
496 |
Football |
luton town futbol kulübü ile bağlantılı kimse |
hatter n.
|
|
497 |
Football |
ingiliz queens park rangers futbol kulübü ile bağlantılı kimse |
hoop n.
|
|
498 |
Football |
arsenal futbol kulübüyle bağlantılı kimse |
gunner n.
|
|
499 |
Football |
plymouth argyle futbol kulübüyle bağlantılı kimse |
pilgrim n.
|
|
500 |
Football |
stoke city football club ile bağlantılı kimse |
potter n.
|
|