Anglais | Turc | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Common Usage | apparently adv. | görünüşte | ||
Behaviour which is apparently irrational usually has an explanation. Görünüşte mantıksız olan davranışların genellikle bir açıklaması vardır. More Sentences |
||||
General | ||||
General | apparently adv. | belli ki | ||
Tom apparently thought Mary would be here. Tom belli ki Mary'nin burada olacağını düşünmüş. More Sentences |
||||
General | apparently adv. | görünüşe bakılırsa | ||
Tom apparently didn't want to go to Mary and John's wedding. Görünüşe bakılırsa, Tom, Mary ve John'un düğününe gitmek istemiyordu. More Sentences |
||||
General | apparently adv. | görünüşte | ||
Tom apparently won. Tom görünüşte kazandı. More Sentences |
||||
General | apparently adv. | görünen o ki | ||
Apparently, we should not expect much from Washington in the short term either. Görünen o ki, kısa vadede Washington'dan da fazla bir şey beklememeliyiz. More Sentences |
||||
General | apparently adv. | görünüşe göre | ||
Apparently neither the country of origin nor the receiving country carries out controls. Görünüşe göre ne menşe ülke ne de alıcı ülke kontroller gerçekleştiriyor. More Sentences |
||||
Colloquial | ||||
Colloquial | apparently adv. | görünüşe göre | ||
There is a political anxiety whereby all the countries apparently feel able to compromise fundamental legal principles. Görünüşe göre tüm ülkelerin temel hukuki ilkelerden taviz verebileceklerini düşündükleri bir siyasi kaygı söz konusu. More Sentences |
||||
General | ||||
General | apparently adv. | anlaşılan | ||
General | apparently adv. | görünürde | ||
General | apparently adv. | görünür bir şekilde | ||
General | apparently adv. | anlaşıldığı kadar | ||
General | apparently adv. | galiba | ||
Colloquial | ||||
Colloquial | apparently expr. | anlaşılan | ||
Colloquial | apparently expr. | zahir/zaar (halk dilinde) |
Anglais | Turc | |
---|---|---|
Medical | ||
Medical | apparently low-set ears n. | belirgin biçimde düşük yerleşimli kulaklar |