aşan - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

aşan



Sens de "aşan" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 4 résultat(s)

Turc Anglais
General
aşan exceeder n.
aşan exuperant adj.
aşan overreaching adj.
aşan run-over adj.

Sens de "aşan" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 213 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
insan bilincinin sınırını aşan transcendental adj.
General
ses duvarını aşan bir uçağın yol açtığı patlama sesi sonic boom n.
haddini aşan exceeder n.
setleri aşan dalga breaking wave n.
eskiden süvarilerin giydiği dizi aşan çizme jackboots n.
aşan bölüm exceeding part n.
aşan kısım exceeding part n.
kapasiteyi aşan şey overburden n.
sermaye, kredi veya yetki sınırlarını aşan ihraç (senet overissue n.
hedefi aşan kimse overreacher n.
haddini aşan kimse overrunner n.
haddini aşan suçlama wild accusation n.
onaylanmış tedarik hedefini ve ekonomik maksatla alıkonma stokunu aşan fakat bazı acil durumlarda kullanılmak üzere elde tutulan malzemeler contingency retention stock n.
hız limitini aşan kimse scorcher n.
engelleri aşan ilerleme push n.
sınırları aşan davranış stretch n.
sınırı aşan kimse surpasser n.
talebi aşan miktarda üretmek overproduce v.
boyunu aşan sularda iş yapmak get into deep water v.
boyunu aşan bir işe karışmak get out of one's depth v.
atlantik okyanusu'nu aşan (gemi veya uçak) transatlantic adj.
disiplinleri aşan transdisciplinary adj.
boyunu aşan out of one's depth adj.
haddini aşan presuming adj.
okyanusu aşan (gemi vs) transocean adj.
insan bilincinin sınırını aşan transcendent adj.
pasifik okyanusu'nu aşan (gemi vs) transpacific adj.
hepsini/başka her şeyi geçen/aşan transcendent adj.
ölçüyü aşan outrageous adj.
haddi aşan exorbitant adj.
kendini aşan transeunt adj.
kendini aşan transient adj.
sınırı aşan encroaching adj.
ölçüyü aşan ungodly adj.
insan bilincinin sınırını aşan highflying adj.
insan bilincinin sınırını aşan high-flying adj.
geleneksel limitleri aşan licentious adj.
kapsamı aşan dehors adj.
anlaşmayı aşan dehors adj.
uzun mesafe aşan long-haul adj.
değerini aşan overdue adj.
yakışık olanı aşan overdue adj.
sınırları aşan over-the-top adj.
kapsam ve etki bakımından diğerlerini aşan olympian adj.
sınırları aşan diabaterial adj.
yüzde onu aşan double-digit adj.
ulusal sınırları aşan international adj.
makul sınırları aşan dizzy adj.
ahlaki ve dini sınırları aşan sinning adj.
tahammül sınırlarını aşan transgressive adj.
haddini aşan transgressive adj.
gökyüzünü aşan supercelestial adj.
kimyayı aşan superchemical adj.
etik değerleri aşan superethical adj.
zekayı aşan superintellectual adj.
normali aşan superordinary adj.
kişiselliği aşan superpersonal adj.
siyaseti aşan superpolitic adj.
krallığı aşan superregal adj.
dünyeviliği aşan supersecular adj.
normali aşan supranormal adj.
boyunu aşan beyond one's depth adv.
boynunu aşan beyond one's depth adv.
Colloquial
hız sınırlarını aşan kimse speed merchant n.
haddini aşan biri/bir şey olmak be the (absolute) limit [old-fashioned] v.
iyi niyetli fakat maksadını aşan well intended but excessive adj.
ölçüyü aşan unholy adj.
(birini) aşan beyond (one) adj.
haddini aşan beyond the pale expr.
kabiliyetini/zekanı aşan beyond your ken [old-fashioned] expr.
kabiliyetini/zekanı aşan outside your ken [old-fashioned] expr.
(bir şeyi/sayıyı) aşan upward of (something) expr.
(bir şeyi/sayıyı) aşan upwards of (something) expr.
Idioms
kendi sınırlarını aşan bir plan/eylem a bridge too far n.
(birini) aşan huckleberry above (one's) persimmon [dated] [us] n.
(birinin) yeteneklerini aşan huckleberry above (one's) persimmon [dated] [us] n.
(birinin) becerilerini aşan huckleberry above (one's) persimmon [dated] [us] n.
boyunu aşan işlere kalkışmak be out of one's depth v.
boyunu aşan işlere girişmek be in over one's head v.
boyunu aşan işlere kalkışmak bite off more than one can chew v.
boyunu aşan işlere girişmek get in over one's head v.
sorumluluğunu aşan işler yapmaya çalışmak cut a fat hog v.
boyunu aşan işlere kalkışmak cut a fat hog v.
gücünü aşan işlere kalkışmak cut a fat hog v.
kapasitesini aşan bir işi üstlenmek/yüklenmek cut a fat hog v.
(birini) aşan biriyle birlikte olmak hit above (one's) weight v.
bir bankada bulunan hesabındaki miktarı aşan bir çek yazıp onu başka bir bankada bozdurmak fly kites v.
tahammül sınırlarını aşan hard-to-stomach adj.
(birini) aşan above (one's) bend adj.
(birinin) bilgisini/kapasitesini aşan above (one's) bend adj.
(birinin) yeteneklerini aşan above (one's) bend adj.
(birinin) bilgisini/gücünü aşan above (one's) huckleberry adj.
(birini) aşan above (one's) huckleberry adj.
(birinin) yeteneklerini aşan above (one's) huckleberry adj.
(birinin) bütçesini çok aşan too rich for (one's) blood adj.
haddi aşan the (absolute) limit expr.
kabiliyetini/zekasını aşan outside (one's) ken expr.
(biri) kapasitesini aşan bir işe girişmiş (one's) eyes are bigger than (one's) stomach expr.
(birinin) bütçesini çok aşan a bit (too) rich for (one's) blood expr.
(birinin) bilgisini aşan a bit beyond (one's) ken expr.
(birinin) aklının erdiği seviyeyi aşan a bit beyond (one's) ken expr.
(birini) aşan a bit beyond (one's) ken expr.
(birinin) bütçesini çok aşan a little (bit) (too) rich for (one's) blood expr.
boyunu aşan suda beyond (one's) depth expr.
(birini) aşan beyond (one's) ken expr.
(birinin) imkanlarını/gücünü aşan beyond (one's) means expr.
boyunu geçen/aşan beyond comparison expr.
boyunu geçen/aşan beyond depth expr.
kabiliyetini/zekasını aşan beyond ken expr.
birini aşan beyond ken expr.
bilgisini aşan beyond ken expr.
beni aşan beyond me expr.
kabiliyetimi/zekamı aşan beyond me expr.
bilgimi aşan beyond me expr.
imkanlarını/gücünü aşan beyond means expr.
kabiliyetini zekanı aşan beyond/outside your ken [old-fashioned] expr.
boyunu aşan/boyundan büyük işlere kalkışmış in over one's head expr.
boyunu aşan suda in over one's head expr.
boyunu aşan suyun içinde in over one's head expr.
boyunu aşan işlere girişmiş in over one's head expr.
kapasitesini aşan bir işe girişmiş one's eyes are bigger than stomach expr.
(birini) aşan out of (one's) league expr.
(birinin) bilgisini/yeteneğini aşan out of (one's) league expr.
(birinin) bütçesini aşan out of (one's) league expr.
(birinin) satın alma gücünü aşan out of (one's) league expr.
(birini) maddi olarak aşan out of (one's) league expr.
boyunu aşan out of depth expr.
boyunu aşan out of your depth expr.
boyu aşan over head expr.
çizgiyi aşan over the line expr.
haddini aşan over the line expr.
boyunu aşan over your head expr.
haddini aşan over your head expr.
çizmeyi aşan over your head expr.
Speaking
boyunu aşan işlere kalkıştın you're in way over your head expr.
boyunu aşan işlere karıştın you're in way over your head expr.
Trade/Economic
belli bir seviyeyi aşan vergi oranlarının ekonomik büyümeyi engelleyerek devlet gelirlerini azalttığı teorisini gösteren bir eğri laffer curve n.
hesabı aşan miktarda çekilen ve bankaca kabul edilen çek overdraft n.
ihraç edilmiş hisse senetlerinin özvarlıkların değerini aşan kısmı watered capital n.
kredi limitini aşan çek overdraft n.
kredi limitini aşan borç loan on overdraft n.
kredi limitini aşan poliçe overdraft n.
sınırlar aşan ağlar transnational networks n.
sınırı aşan hesap overdrawn account n.
sınırı aşan exorbitant n.
hesabı aşan miktarda çekilen ve bankaca kabul edilen çek overdraught [uk] n.
bekleneni aşan maliyet overrun n.
aşan maliyet overrun n.
bankalardaki hesabı aşan tutarda çek yazmak overdraw v.
hesap bakiyesini aşan tutarda çek keşide etmek overdraw v.
sermayeyi aşan iş yapmak overtrade v.
maliyeti gelirini aşan red adj.
aşağıdaki tutarlardan daha yüksek olanını aşan represents more than the greater of expr.
Law
aşan şey surplusage n.
kastı aşan adam öldürme involuntary manslaughter n.
sınır aşan yargı yetkisi long arm statute n.
yetkiyi aşan fiil ultra vires act n.
yetkiyi aşan davranış ultra vires act n.
yetkiyi aşan ultra vires n.
vize süresini aşan kimse overstayer n.
anayasanın otoritesini aşan extraconstitutional adj.
davacıya verilen tazminatı aşan (hasar) vindictive adj.
sınır aşan (yargı yetkisi) long-arm adj.
külfet veya sorumlulukların avantajlarını dengeleyen veya aşan (sözleşme) onerous adj.
kilo sınırını aşan overweight adj.
ağırlık sınırını aşan overweight adj.
hukukun sınırlarını aşan preterlegal adj.
Politics
kirleticilerin sınır aşan taşınımı transboundary movement of pollutants n.
özel hukuk ve ticaret hukuku konularındaki sınır aşan uyuşmazlıklarda adli yardım komitesi committee on legal aid in cross-border disputes in civil and commercial matters n.
sınır aşan sular transboundary waters n.
Insurance
12 ayı aşan poliçe long term n.
müşterinin bütçesini aşan sigorta overinsurance n.
Tourism
okyanus veya deniz aşan seyahatlerde karanın ilk müşahadesi landfall n.
Technical
ses duvarını aşan bir uçağın çıkardığı ses sonic boom n.
belirli bir frekansı aşan frekans aralığının yükselmesi veya düşürülmesi ile ses kayıt sisteminin iletim verimliliğinde kademeli düşüş roll off n.
yük veya yolcu taşımacılığında alınan mesafeyi aşan ve maliyet hesaplamalarında kullanılan mil hesabı constructive mileage n.
bir kıtadan diğerini aşan transcontinental adj.
Computer
süreyi aşan elektronik posta overdue e-mail n.
süreyi aşan öğeler overdue items n.
uzunluğu 26 karakteri aşan alan adı long domain name n.
Marine
okyanus aşan yolcu gemileri ocean-going liners n.
Medical
önerilen günlük miktarı fazlasıyla aşan vitamin dozu megavitamin n.
Psychology
bireyin sınırlarını aşan transpersonal adj.
Pathology
kafatasının uzunluğu genişliğini anormal şekilde aşan scaphocephalous adj.
Math
sıradan geometrik işlemleri veya serileri aşan hypergeometric adj.
Statistics
aşan yaşam sınaması exceedance life test n.
Biology
okyanusta kıta sahanlığından uzaktaki 200 metreyi aşan derinliklerde yaşayan oceanic adj.
gen seviyesini aşan supragenic adj.
Marine Biology
ulusal sınırı aşan balıkçılık trans-national fishery n.
Agriculture
(kapasiteyi aşan sayıda) çiftlik hayvanı gütmek overstock v.
Literature
ölçüyü aşan extrametrical adj.
mısra sonunda ölçüyü aşan hecesi olan rove-over adj.
History
eskiden süvarilerin, balıkçıların giydiği dizi aşan çizme jack boots n.
tarihin sınırlarını aşan transhistorical adj.
Philosophy
insan bilincinin sınırını aşan var oluş transcendental n.
(kant felsefesinde) insan bilincinin sınırını aşan nesne transcendental object n.
karl jaspers'in varoluşçuluk felsefesinde var olanla insan bilincinin sınırlarını aşan arasında aracılık eden bir simge cipher n.
insan bilincinin sınırını aşan transempirical adj.
akılcılığı aşan suprarational adj.
insan bilincinin sınırını aşan bir şekilde transcendingly adv.
insan bilincinin sınırını aşan bir şekilde transcendently adv.
Geography
13.000 fiti aşan dağ thirteener n.
denizleri aşan transmarine adj.
Military
yaş haddini aşan overage in grade n.
ödeneklerdeki mevcut tutarları aşan borçların meydana gelmesi antideficiency violations n.
göreceli olarak kısa bir zaman diliminde, özellikle de askeri uçak kazası, kasırga, sel, deprem veya silahlı saldırı gibi yerel lojistik destek kapasitesini aşan tek bir olayda verilen çok sayıdaki zayiat mass casualty n.
Sport
(amerikan futbolunda) dizilme çizgisini aşan defans oyuncusunun bloklandığı taktik trap play n.
(amerikan futbolunda) dizilme çizgisini aşan defans oyuncusunun bloklandığı taktik mousetrap n.
Basketball
nba'de salary cap'i aşan takımların bir oyuncuyu serbest bırakabilme hakkı amnesty clause n.
Art
gerçekçilik akımını aşan superreal adj.
Theatre
(sanatçı) kendini aşan rolde oynayan overparted adj.
Printery
tam boyu normal sayfayı aşan katlanmış kısım foldout n.
Archaic
sıradan halkı aşan supravulgar adj.