Turc | Anglais | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | açıkça belirtilmemiş | unstated adj. | ||
The true reason for his resignation remained unstated. Adamın istifasının ardındaki açıkça belirtilmemiş neden, bir sır olarak kaldı. More Sentences |
||||
General | açıkça belirtilmemiş | unspecified adj. | ||
General | açıkça belirtilmemiş | unarticulated adj. |